kız bebek isimleri

Kız İsimleri ve Anlamları – 2023 Popüler ve Modern Kız Bebek İsimleri

Kız isimleri, kızınız için harika bir isim seçmek büyük bir sorumluluktur. Kesinlikle eğlenceli bir deneyim olsa da, stresli de olabilir! Sonuçta, yeni bir ebeveyn olarak vereceğiniz ilk ve en önemli kararlardan biri kız bebeğinize isim koymaktır.

Erkek bebek isimleri için fikir al.

Mükemmel bir kız isimleri arayışında olan çoğu ebeveyn gibiyseniz, özel bir anlam katmayı, bir aile veya kültürel geleneği onurlandırmayı veya kendi başına benzersiz bir isim bulmayı umuyor olabilirsiniz.

Yaklaşımınız ne olursa olsun, Nüfus idaresi tarafından kaydedilen en popüler kız bebek isimleri yer aldığı bu liste, tüm seçeneklerinizi değerlendirmenize, deneyimin keyfini çıkarmanıza ve favori bir seçim listenizi daraltmanıza yardımcı olacaktır.

Aşağıdaki liste, 2022 yılına ait Türkiye’de verilen doğum belgesi verilerini yansıtmaktadır.

2023 Yılının En İyi ve Popüler Kız Bebek İsimleri

Kız İsimleriKullanım Sayısı
Zeynep10063
Elif6448
Asel6432
Asya6306
Defne5795
Nehir5244
Azra5194
Zümra4835
Eylül4422
Ecrin4179
Meryem3645
Lina3495
Eslem3463
Masal3311
Ebrar3269
Elisa3254
Ela3163
Alya2962
Zehra2934
Miray2907
Duru2775
Hiranur2615
Buğlem2611
Ada2606
Yağmur2605
Esila2329
İkra2326
Öykü2214
Gökçe2201
Melek2184

Loader image

  • Aleda: Nazlı, kaprisli
  • Pamira: Orta Asya’da bir yayla
  • Lema: Parıltı, parlayış
  • Çilen: Hafif yağan yağmur
  • Dilbeste: Gönül bağlamış, âşık.
  • Alım: Gözü gönlü, çelen güzel
  • Lila: Eflatun, leylak rengi
  • Erna: Cilveli, şen şakrak sevgili
  • Caneda: İçten, sevimli kişi
  • Dildar: Güzel yüz
  • Kayra: Sayılan birinden gelen iyilik lütuf
  • Belgin: Kesin, eksiksiz beliren
  • Behin: İyinin iyisi
  • İlsu: Ülkenin suyu, bereketi
  • Balca: Bal gibi tatlı kız
  • Peyda: Belli, ortaya çıkan
  • Açelya: Fundagillerden çok renkli çiçekler açan bitki
  • Mehir: Ay parçası
  • Algın: Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun
  • Liyan: Parlak
  • Ayande: Gelen, gelici, istikbal
  • Gerçek: Yakıştırma ve yalanı olmayan
  • Belgi: İşaret
  • Dildade : Gönül vermiş, düşkün, tutkun
  • Leyal: Geceler
  • Çilay: Ayın üzerinde beliren açık renkli lekeler
  • Özün: Şiir. Hak edilmiş ün.
  • Dürre: İnci tanesi
  • Mehru: Ay yüzlü güzel
  • Beria: Olgunluk ve güzelliğiyle üstün olan sevgili
  • Selis: Akıcı söz
  • Gece: Gün batımından ağarmasına kadar geçen süre
  • Duygun: Duygulu, hassas, hisli kişi
  • Belur: Billur
  • Alçin: Kırmızı renkli küçük bir kuş
  • Büge: Bent, su bendi.
  • Beylem: Çiçek demedi, buket, sunuş.
  • Devin: Hareket, kımıldama
  • İda: Kazdağları’nın eski adı
  • Lal: Dili tutulmuş, dilsiz
  • Vira: Durmadan, aralıksız, sürekli
  • Eşay: Ayın güzelliğiyle eşdeğer güzelliğe sahip olan
  • Serpin: Yağmur
  • Ongü: Sağlık, mutluluk

  • İkra : Oku anlamında olan İkra, Kur'an-ı Kerim ‘de yer almaktadır.
  • Serap : Hayal anlamında olan Serap ismi, Kur'an’da Nebe suresinin 20. ayetinde geçmektedir.
  • Beyza : Günahı olmayan, ak, beyaz anlamlarındadır.
  • Hamiyet : Koruma, kollama anlamına gelen Hamiyet, Gasiye suresi’nde yer almaktadır.
  • Evsa : Meryem suresinde yer alan Evsa ismi, emreden insan anlamındadır.
  • Asel : Muhammed Suresinde geçen Asel, cenetteki bal anlamına gelmektedir.
  • Lina : Kuran’da bahsedilen Lina ismi, Hurma fidesi demektir.
  • Melike : Bakara suresinde yer alan Melike ismi, hükümdarlığı temsil eden isimlerdendir.
  • Cennet : İyilik yapanların sonsuz mutluluğa kavulacakları yer anlamında kullanılmaktadır. Kuran'da farklı 62 ayette geçmektedir.
  • Esved : Hem kız hemde erkek ismi olarak kullanılan Esved, Bakara suresinde geçer ve kara anlamındadır.
  • Huri : Kuran’da farklı ayetlerde geçen Huri, güzel anlamına gelmektedir.
  • Sidre : Cenetteki ağaçlardan birisi olan Sidre, Kuran’da 3 farklı ayette yer almaktadır.
  • Elif : Arap alfabesinin ilk harfi olan Elif , ince uzun boylu kız anlamına gelmektedir.
  • Aliye : Duhan 31, Hud 82, Hicr 74 surelerinde bulunan Aliye ismi yüce anlamındadır.
  • Ufuk : Hem kız hem de erkek ismi olarak Ufuk, Necm suresinde geçmektedir.
  • Zeliha : Peri gibi güzel olmak anlamındadır.
  • Azer : Hem kız hem de erkeğe konulabilen Azer ismi Kuran’da Enam suresi 74. ayette geçmektedir. Hz. İbrahim’in babasının adı, Kasım ayının bir başka adı anlamındadır.
  • Bereket : Araf ve Hud surelerinde geçen Bereket, hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılmakta ve bolluk anlamındadır.
  • Kadem : Nahl suresinde yer alan Kadem, uğurlu anlamına gelmektedir.
  • Ahsa : Kuran’ın birçok ayetinde geçen Ahsa, sayma ya da hesap etme anlamına gelmektedir.
  • Sema : Gökyüzün anlamına gelen Sema ile ilgili Kur'an’da pek çok ayet bulunmaktadır.
  • Leyal : Leyal, Kuran’da gece anlamında kullanılmıştır. Meryem ve Sebe surelerinde yer almaktadır.
  • Ebrar : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılmakta olan Ebrar, iyilik sever, hayırsever anlamındadır.
  • Tuğyan : 3 farklı surede bulunan Tuğyan ismi, coşkun anlamına gelmektedir.
  • Kader : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Kader, Kuran’da birçok ayette geçmektedir. Alınyazısı anlamına gelir.
  • Feriha : Bakara ve Tevbe suresinde geçen Feriha ismi, ferahlığa erişmek anlamındadır.
  • Sacide : Secde eden anlamına gelen Sacide ismi, Kuran’da Zümer suresinde yer almaktadır.
  • Melike : Bakara suresinde yer alan Melike ismi, Hükümdar’ın eşi anlamındadır.
  • Münteha : Kuran’da farklı surelerde yer alan Münteha, son anlamında kullanılmaktadır.
  • Esma : Kuran’da Allah'ın güzel isimlerinden biridir. Aynı zamanda duyma ve işitme anlamında da kullanılır. Sahabe isimlerinden biridir.
  • Melek : Kuran-ı Kerim’de birçok ayette geçen Melek ismi, Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi bir varlıktır.
  • Havva : Yaratılan ilk kadın olarak bilinmektedir.
  • Berka : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Berka şimşek anlamındadır. Rad 12. Ve Rum 24. Ayetlerde yer alır.
  • Kevser : Kuran’ı Kerim’in bir suresi olan Kevser, cennette bulunan ırmak anlamına gelmektedir.
  • Hamiye : Koruyan anlamına gelen Hamiye, kızgın, çok sıcak anlamlarınada gelmektedir.
  • Mensure : Dağınık anlamında olan Mensure, Kuran’da İnsan suresinde yer almaktadır.
  • Lema : Lema, parlak olan şey anlamındadır. Kur'an’da iki farklı surede yer almaktadır.
  • Nadiye : Bir mecliste bulunma, toplantıya katılma anlamında olan Nadiye, Kur'an’da Alak Suresinde yer almaktadır.
  • Merve : Mekke’de bir dağın adı olan Merve, Kuran’da Bakara suresinde yer almaktadır.
  • Atiye : Araf, Haci Hicr, Taha surelerinde geçen Atiye ismi bağışlama ya da gelecek anlamlarında kullanılmaktadır.
  • Saliha : Kuran'da birbirinden farklı 6 surede geçen Saliha, dinin emirlerini yerine getiren kişilere verilen addır.
  • Sıdıka : Meryem Suresinde geçen sıdıka, sadık kalan, doğru söyleyen kişi anlamında gelmektedir.
  • Yüsra : Kolay olan anlamına gelmektedir. Kur'an’da iki farklı ayette yer almaktadır.
  • Zülfa : Kur'an’da farklı surelerde yer alan Zülfa, yakınlık anlamında kullanılmaktadır.
  • Halide : Nisa, Tevbe, Haşr surelerinde geçen Halide, sonsuz anlamındadır.
  • Azra :Medine’nin bir diğer adı olan Azra ismi Kuran’da yer almaktadır. El değmemiş anlamına sahiptir.
  • Radife : İnsanlar öldükten sonra üflenecek olan sur’un ikincisi anlamındadır. Kur'an’da surenin içerisinde yer alır.
  • Serap : Nebe suresinde yer alan Serap, bir yanılsama biçimidir.
  • Nüha : Taha suresinde yer alan Nüha ismi, akıl anlamına gelmektedir.
  • Evsan : Put anlamına gelen Evsan, Kuran’da iki farklı surede geçmektedir.
  • Emel : Hicr ve Kehf suresinde geçen isim gerçekleştirilmesi istenen ve beklenen anlamındadır.
  • Hacer : Kuran’da birkaç ayette yer alan Hacer ismi, Kabe’nin duvarındaki siyah olarak anlamlandırılmaktadır.
  • Neşe : Sevinç anlamına gelen Neşe ismi, Kuran’da 3 farklı surede geçmektedir.
  • Anife : Kuran’da Muhammed suresinde yer alan Anife, gençlik çağının başlangıcı anlamındadır.
  • Firdevs : Cennet en güzel yeri, cennet bahçesi anlamına gelen Firdevs Kuran’da farklı surelerde yer almaktadır.
  • Meşkure : Kuran’da İnsan suresinde yer alan Meşkure, beğenilmeye değer bir şey olarak anlamlandırılmaktadır.
  • Hayat : Kuran’da birçok ayette geçmektedir. Yaşaman devamlılığını ifade etmektedir.
  • Ela : Farsça kökeninden gelen Ela ismi, göz rengi olarak bilinir.
  • Alime : Bakara 60, Araf 160 surelerinde yer alan Alime, bilgi sahibi olan kız anlamındadır. Bakara suresinde geçen kız isimlerinden biridir.
  • Aksa : Kasas 20, Yasin 20 ayetlerinde geçen Aksa ismi en uzak yer anlamına gelmektedir. Yasin suresinde geçen kız isimlerindendir.
  • Medine : Hz. Muhammed’in mezarının bulunduğu şehirin ismidir.
  • Duha : Kuşluk vakti anlamına gelen Duha, hem kız hemde erkek ismi olarak kullanılmaktadır.
  • Hazen : Arapça hüzün keder anlamına gelen Hazen , Kur'an’da iki farklı surede geçmektedir.
  • Benna : Sad suresi 37. ayette geçen Benna, yapı kuran kişi anlamındadır.
  • Sündüs : İpek kumaş anlamına gelen Sündüs, Kur'an’da Duhan ve Kehf surelerinde geçmektedir.
  • Azze : Kuran’da bir çok ayette yer alan Azze ismi saygıdeğer, saygılı anlamlarındadır.
  • Serra : Kuran’da iki farklı surede geçen Serra, Arapça kökenli bir kelime olup genişlik, rahatlık anlamına gelmektedir.
  • Sera : Arapça ve Farsça farklı anlamlara gelen Sera ismi, Kur'an’da bir ayette yer almaktadır. Farsça, köşk anlamına gelirken; Arapça, yer anlamına gelmektedir.
  • Karye : Küçük yerleşişm yeri anlamına gelen Karye, Kur'an’da birçok ayette geçmektedir.
  • Benan : Hem erkek hem de kız ismi olarak kullanılan Benan ismi Enfal ve Kıyamet surelerinde geçmektedir. Parmakla gösterilen kişi anlamındadır.
  • Huda : Bakara suresinin 2 ayetinde geçen Huda, doğru yol ya da doğru yol gösteren kişi anlamına gelmektedir.
  • Ecrin : Ecrin, Allah'ın hediyesi olan sevap anlamına gelmektedir.
  • Malike : Sahiplik anlamına gelmektedir.
  • Müberra : Nur suresinde yer alan Müberra ismi, temiz insan olarak anlamlandırılmaktadır.
  • Dünya : Kuran’da birçok ayette geçen Dünya, üzerinde yaşadığımız toprak ve deniz anlamına gelirken; hayal, düşünce anlamında da kullanılmaktadır.
  • Evla : Daha iyi olmak anlamında olan Evsa, Nisa ve Meryem Suresinde geçmektedir.
  • Maide : Kuran’da yer alan bir surenin ismi olan Maide, yemek anlamına gelmektedir.
  • Züleyha : Zeliha isminde olduğu gibi peri anlamına gelmektedir.
  • Tuğba : Cenette bulunduğuna inanılan bir ağaç ismidir.
  • Efide : Kalp anlamına gelen Efide, Kuran’da Ahkaf ve Secde surelerinde geçmektedir.
  • Nisa : Kadın anlamına gelen Nisa, ayrıca Kur'an’da bir surenin ismidir.
  • Asiye : Hz. Musa’yı nehirsen çıkartıp büyüten Firavun’un eşinin ismi olan Asiye, asi ve acı çeken kadın anlamlarındadır.
  • Asi : Hem erkek hem de kız ismi olarak kullanılan Asi, dik baslı, baş kaldıran anlamındadır. Kuran’da Bakara 283. ve İnsan 24. ayetlerinde bulunmaktadır.
  • Sultan : Hem kız hem de erkek isminde kullanılan Sultan, Kur'an’da birçok ayette geçmektedir.
  • Mavera : Kuran’da farklı surelerde yer alan Mavera ismi, bir şeyin arka tarafında kalmayı tercih etmek demektir.
  • Berzah : Rahman suresinin 20. Ayetinde yer alan Berzah ismi dünya ile ahiret arasında kalan ölen insanların ruhlarının gittiği mekandır.
  • Aden : Hud Suresi ve Necm Suresinde yer alan Aden ismi Allah’ın yasakladığı kavim isimlerindendir.
  • Duhan : Kıyamet gününde çıkacak olan duman anlamına gelmektedir.
  • Ahsen : Kuran’da 50’den fazla ayette yer alan Ahsen adı en güzel olanı çağrıştırmaktadır.
  • Tayyibe : Kuran’da birçok ayette geçen Tayyibe, temiz anlamındadır.
  • İrem : Fecr Suresinde geçen İrem ismi, cennete benzeyen bahçe anlamındadır.
  • Vildan : Kuran’da birçok ayette yer almaktadır.
  • Yezra : Şura suresinde geçen Yezra, çoğalmak anlamındadır.
  • Şüheda : Nisa suresinde geçen Şüheda, şehit anlamındadır.
  • Beyna : Zuhruf suresinin 32. Ayetinde yer alan Beyna ismi, iyi ya da kötünün arasında kalmış anlamındadır.
  • Nur : Kuran’da birçok surede geçen Nur, aydınlık anlamındadır.
  • Sara : Prenses anlamına gelen Sara, Kur'an’da bir surede yer almaktadır.
  • Eda : Kuran’da Bakara 178. Ve Meryem 59. Ayetlerde davranış, tutum anlamında yer almıştır.
  • Bükre : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Bükre, Fetih suresi 9. ayette yer almaktadır. Sabah vakti anlamındadır.
  • Kübra : Çok büyük anlamına gelmektedir.
  • Ecre : Kuranda 4 farklı surede geçen Ecre ismi, ödül anlamı taşır.
  • Emine : Emin, güvenilir anlamlarına gelen Emine, Kuran’da Bakara, Araf ve Nahl surelerinde geçmektedir.
  • Selime : Sağlam kişilik anlamına gelen Selime, Kur'an’da bir ayette geçmektedir.
  • Hasibe : Kuranda 3 farklı ayette geçen Hasibe, saygın ve değerli kişi anlamına gelmektedir.
  • Aleyna: Kuran’da Aleyna sıkıntılardan kurtulmak anlamında kullanılan bir isimdir.
  • Esra : İsra Suresinde yer alan Esra ismi karanlıkta yol gösteren anlamına gelmektedir.
  • Ezel : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Ezel, başlangıcı olmayan anlamında kullanılmaktadır.
  • Reyhan : Vakia suresinde geçen Reyhan, güzel koku anlamındadır.
  • Mukaddes : Kuran’da yer alan Mukaddes ismi mübarek olan şeylere atıfta bulunmak demektir.
  • Hüsna : Kuran’da birçok ayette yer alan Hüsna, Allah’ın isimlerinin de genel adıdır.
  • Meryem : Meryem, dindar kadın anlamına gelmektedir. Kur'an’da yer alan surenin ismidir.
  • Şura : Kuran’da Şura isimli bir sure bulunmaktadır. Meclis, danışma gibi anlamlarda kullanılmaktadır.
  • Nuran : Kuran’da birçok surede geçen Nuran, Nur ismi gibi aydınlık anlamındadır.

Alfabetik diğer kız isimleri ve anlamları

Kız Bebek İsimleri

# A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W X Y Z
Şu anda bu dizinde 5516 kız isimleri var.
A

Aba
Abla, ana.

Abaç
Annesine benzeyen, annesinin yapısında olan.

Abadan
şen, bayındır, mamur.

Abak
Eski Türklerde ölmüş ataların tapınılan heykelleri.

Abakay
Eski Türklerin büyük kadınlara verdiği ünvan.

Abasıyanık
Gönlünü kaptırmış, vurulmuş, kendinden geçmiş, aşık olmuş.

Abay
Ay’ın suya akseden yansıması.

Abaza
1. Kuzeybatı Kafkasya’da yaşayan bir halk. 2. Bu halka mensup olan kims

Abbase
Ahmed b. Hanbel’in hanımının ismi. Hz. Abbas’a mensup olan.

Abdar
1. Sulu, taze. 2. Parlak. 3. Sağlam vücutlu. 4. Nükteli. 5. Zarif, güzel, hoş. 6. Su veren hizmetçi.

Abendam
Güzel vü­cutlu, güzellik.

Abgül
Su gibi berrak ve duru olan gül.

Abıru
Yüz suyu, namus.

Abşar
Şelale

Abucan
Çok güzel dost.

Aça
Ana, analık

Açalya
Açelya

Açanay
Ay gibi ışık saçan

Açangül
Açılan gül çiçeği

Acar
1. Becerikli. 2. Atılgan, ele avuca sığmaz. 3. Halk. 4. Yeni, taze

Acarbegüm
Güzel yüzlü, sevimli.

Acarbike
Güzel ve alımlı kadın

Acarhatun
Sevimli, güzel yüzlü kadın

Açe
Sumatra adasının en kuzey kısmı. Önceleri burada Açe İslam devleti h

Açelya
Kokusuz çiçekler açan bitki.

Acem
1. Açık ve doğru Arapça konuşamayan kimse 2. İran haklarından birine mensup.

Acer
Hz. İsmail (a.s.)´in annesi

Açıl
Büyü, serpil, geliş” anlamında bir söz. Açılmak eylemin­den emir;

Açılay
Ayın şekilleri, yansıması

Açılel
Cömert, paylaşmasını bilen

Açkıngül
Açılmış gül gibi güzel olan.

Acunbüke
Çok güzel ve cana yakın

Acungüneş
Dünyayı aydınlatan güneş

Acunışık
Dünyayı aydınlatan ışık.

Ada
Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası, cezire

Adacan
Sevimli, cana yakın

Adagül
Adada yetişen gül

Adalet
Hak ve hukuku uygunluk, hakkı gözetmek

Adani
Doğurgan, üretken.

Adanır
Adı ünlenen kimse

Adel
soyluluk, asillik, aristokrasi; soylular, asilzadeler.

Aden
Cennet Bahçesi

Adeviye
1. İyilik, yar­dımseverlik. 2. Ünlü hanım mutasav-vıfe.İyilikseverl

Adile
Adaletli, hukuklu kişi

Adin
Cennet.

Adıcan
Adı ile sevilen, adı sevgili, dost olan.

Adıgül
Adını gülden alan

Adıgüzel
Adı beğenilen, hayranlık uyandıran, sevilen.

Adın
ad sözcüğünün tekil ikinci kişi iyelik eki almış hali

Adınur
Adını ışıktan alan, adı ışık saçan.

Adışah
Adını şahtan alan.

Adışık
Adı güzel olan, adı ışık saçan.

Adniye
Cennetlik.

Adviye
İyilik yapmak, yardımseverlik.

Afafet
1. Afiflik, temizlik, temiz olan. 2. Fenalıktan, günah işlemekten kaçınma. 3. Namuslu olmak.

Afat
Afet, tufan. 2. Çok güzel kadın.

Afet
Çok güzel kadın manasındadır.

Afif
1. İffetli, namuslu, ırz ve namus sahibi kadın. 2. Doğru, haramdan sakınan, yolsuzluğa sapmaz kişi.

Afife
Temiz, namuslu, iffetli.

Afitab
l. Güneş, gün ışığı. 2. Çok güzel, dilber, parlak yüz.

Afitap
Güneş / Çok güzel manalarını taşır.

Afiye
Sağlık, sağlamlık.

Afra
Ayın 13. gecesi, beyaz toprak.

Afret
Kadın. hanım, bayan.

Afşar
Atak, uyumlu

Afşin
Silah, zırh.

Aftabe
1. Su kabı. 2. Güneş biçiminde yapılan mücevher

Ağaça
Melike. 2. Kadın hükümdar.

Ağahanım
Zengin hanım, malı mülkü bol olan hanım.

Ağahatun
Zengin, hatun, varlıklı kadın.

Ağan
Ka.- Akanyıldız, ağma

Ağanbegüm
Göğe doğru yükselen kadın.

Ağbet
Akça yüzlü.

Ağca
Beyaz tenli kadın.

Ağgelin
Akça, pakça gelin.

Ağgül
Beyaz gül. 2. Gül gibi saflık taşıyan güzel.

Ağgün
Aydınlık gün.

Ağgünlü
günü aydınlık olan, ak günlü

Ağış
Göğe doğru yükselme, yükseliş.

Ağıt
Ölen bir kimsenin ardından okunan ezgi, söylenen söz

Aguş
Kucak.

Ahenk
Uyumlu, uyum içinde olan

Ahfa
Kalb, ruh, sır, hafi, ahfa şeklinde sıralanan “letafeti hamse” sonuncusuna verilen ad.

Ahla
Çok tatı. Pek şi­rin.

Ahmer
Kırmızı, kızıl.

Ahra
Daha layık, mü­nasip, uygun.

Ahsa
Arabistan’ın KuveytKatar kısmına verilen isim Erkek ve kadın adı olarak kullanılır

Ahsen
En güzel, en iyi

Ahter
Yıldız.

Ahu
Güzel kadın

Ahucan
Çok güzel dost

Ahueda
Nazlı güzel

Ahuela
Çok güzel gözlü

Ahufer
Göz kamaştıran güzellik.

Ahugöz
Gözleriyle güzelliğini bütünleştiren.

Ahugül
Çok güzel

Ahugüzar
Becerikli güzel

Ahunaz
Nazlı güzel, nazenin

Ahunigar
Resim gibi güzel.

Ahunisa
Çok güzel kadın

Ahunur
Göz kamaştıran güzelliğe sahip olan

Ahuşan
Güzelliğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Ahuse
Coşkulu güzellik

Ahusel
Çoşkulu güzellik

Ahuşen
Güzel ve neşeli.

Ahuser
Güzelliği gözler önünde olan, göz kamaştıran güzellik.

Ahuses
Güzel sesli

Ahusoy
Çok güzel bir soydan gelen.

Ahusu
Su kadar temiz ve güzel olan.

Ahusun
Güzelliği gözler önünde olan.

Ahutan
Tan vaktinin güzelliğine sahip olan.

Ahuten
Çok güzel bir tene sahip olan.

Ahuyar
Güzel sevgili, yar.

Aişe
Zenginlik ve bolluk gören.

Ajda
Çentik, çentikli, filiz.

Ajik
Badem, küçük dal, sürgün, filiz.

Ajlan
Hızlı, çabuk, telaşlı

Akaltan
Hem ak hemde al olan tan

Akaltın
Ak renkte altın, beyaz altın

Akaltun
Ak renkte altın, beyaz altın

Akanay
Yıldız kümesi.

Akanean
Sevgiliye akıp giden can.

Akangün
Hızlıca giden gün.

Akant
Iyi dilekli ant, ak ant, ak yemin

Akanyıldız
geceleri gökte görülen, hızla akıp giden ışıklı gökcismi

Akarsu
Belirli bir yatak üzerinde, yer üstünde ve yeraltında akan su. 2. Tek sıra inciden veya elmastan gerdanlık.

Akartuna
Akıp gitmekte olan Tuna, akar durumdaki Türk; akıncı Türk

Akartürk
su gibi akıp gider durumdaki Türk akıncı Türk

Akasiye
Akasya ağacı ve çiçeği.

Akasma
Beyaz, mavi, morumsu, pembe çiçek veren yabani, tırmanıcı bir bitki.

Akasya
Güzel kokulu çiçekleri olan bir ağaç

Akay
Ayın en parlak hali

Akbacı
Temiz, dürüst, içten.

Akbahar
Baharın güzelliğini temizliğiyle birleştiren.

Akbaşak
ak renkli başak

Akbilge
Alim, bilgili, dürüst kimse.

Akça
Temiz, saf, iyi niyetli kişi. 2. Beyaza yakın renkte olan.

Akçagül
Beyazımsı gül gibi olan kadın.

Akçakiraz
Bir kiraz çeşidi.

Akcan
Temiz ve dürüst kişi, candan insan

Akçasu
Berrak su gibi olan.

Akçay
Berrak, temiz, duru akan çay

Akçiçek
Ak renkli çiçek, beyaz renkli çiçek.

Akçıl
Beyazımsı, solgun.

Akda
Himaye altında olan cariye, kadın, köle.

Akdes
Kutsallığa yakın olan

Akdil
Saf dilli.

Akdolun
Temizliği ve saflığı her zaman için kendinde bulunduran.

Akeda
Nazlı temiz güzel.

Akel
Eli uğurlu anlamında

Akela
Temizliği ve gözlerinin güzelliğiyle herkesi büyüleyen.

Akfer
Beyaz ışık saçan.

Akgül
Beyaz gül

Akgülen
Temizliğiyle, saflığıyla tebessümü yüzünden hiç eksik etmeyen.

Akgün
Işıklı gün

Akgüneş
ak aydınlık Güneş; akça pakça ve güneş gibi aydınlatıcı

Akgüngör
aydınlık, gönençli, dirlik düzenlik içinde bir göresin anlamına bir dilek

Akhanım
Temiz, dürüst, saygıdeğer.

Akibe
Son bitim.

Akide
Bir şeye inanarak bağlanış. 2. İnanç, din inancı.

Akife
Bir şey üzerinde azimle duran, sabırlı

Akik
Yüzük taşı. 2. Çok değerli olan.

Akile
Akıllı, akıl sahibi, kavrayışlı.

Akipek
İpek gibi yumuşak insan.

Akis
1. Yankı. 2. Işığın veya bir şeklin bir satha çarpıp orada görünm

Akışık
Beyaz, parlak ışık.

Akkadın
Temiz, dürüst ve saygıdeğer kadın.

Akkız
Beyaz kadın.

Akkor
Beyazlaşmış ateş

Akkutlu
Dürüstlüğüyle kutsanmış olan.

Akmar
Aylar, yıldızlar.

Akmer
Ay gibi beyaz (yüz)

Akmeriç
ak, aydınlık meriç

Akmut
ak dilek, ak göneniş

Akmutlu
bütün istek ve özlemleri yerine gelmiş olan; ak gönençli

Aknaz
Nazlı kız.

Aknigar
Beyaz resim.

Aknur
Beyaz, temiz ışık.

Akol
Dürüstlüğünle tanın.

Akören
ak, aydınlık kent kalıntısı

Akpak
Tertemiz, çok dürüst.

Akpınar
Berrak ve temiz su.

Akra
En güzel, en uygun olan

Akşan
Temizliğiyle bilinen.

Aksel
Beyaz renkte taşkın su.

Aksen
Sen aksın, kirlenmemişsin, temizsin.

Akses
Sesi aydınlık saçan.

Aksev
Aydınlığı sev, ışık saç

Akseven
Ak rengi seven kimse.

Aksevil
Ak tenli ol ve sevil; akça pakça sevilen kimse.

Akşin
Beyaz tenli kadın.

Aksın
Temiz, doğru, dürüstsün., Akip Gitmek

Aksu
Temiz su gibi.

Aksülün
Beyaz tenli.

Aksuna
Güzelliğiyle ilgi çeken

Aktaç
Dürüstlüğü ve temizliği nedeniyle şereflendirilmesi gereken. 2. Gelin tacı.

Aktan
Aydınlık, mehtaplı gece.

Akten
Beyaz tenli olan.

Aktolun
Beyaz dolunay. 2. Beyaz ay.

Akülke
Aydınlık ülke, mutlu ülke.

Aküs
Nazik, zarif, çekicilik, cazibe.

Akyar
Beyaz tenli sevgili

Akyıl
Temiz, güzel sene.

Akyıldız
Çoban yıldızı, uğurlu, kutlu yıldız.

Ala
Çok renkli, rengârenk

Â

Âlâ Nur
Yüce yüksek ışık

A

Aladal
Çok renkli genç.

Alafer
Karışık renkli ışık.

Alagöz
Açık kestane renginde gözü olan.

Alagül
Çok renkli gül

Alagülen
Her şeye gülen.

Alagun
Yazın güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava.

Alagüz
Sonbaharın rengini taşıyan.

Alakuş
Karışık renkleri olan kuş

Alamet
1. İşaret, iz, nişan. 2. Remiz, sembol. 3. Belirti, emare. 4. Çok iri, şaşılacak büyüklükte(meç.).

Alanay
Ayın ışık saçtığı zaman.

Alanaz
Her şeyde nazlanan.

Alangoya
Altın geyik. Ünlü Moğol destanının kut­sal sayılan kadın kahraman

Alangu
Altın geyik. Ünlü Moğol destanının kut­sal sayılan kadın kahraman

Alanur
Yarı ışıklı

Alapınar
Alaca pınar, ala pınar.

Alara
Mitolojide bir yer adı. Prenses manasındadır.

Alarcın
Güzelliğini ateşin kırmızılığından alan

Alaşan
İyi, kaliteli isim.

Alaşen
Keyfi yerinde olan.

Alases
Çok renkli bir sese sahip olan.

Alasoy
· Çok renkli bir soydan gelen.

Alasu
İyi ve temiz su.

Alaten
Teni karışık renkli olan.

Alayar
Renkli sevgili.

Alaz
Alev

Albeni
Çekicilik, güzellik.

Alcan
Can alıcı güzel. Can alan, cesur, yürekli.

Alçiçek
Kırmızı çiçek

Alçin
Bir küçük kuş.

Alcık
Yanaklarının pembeliğiyle sevimli olan.

Aldaş
Her iki yanağıda kırmızı olan.

Aldeniz
Kızıl renkli deniz.

Aleda
Nazlı, kaprisli

Alela
Yanakları kırmızı, gözleri ela olan.

Alev
Ateşin çıkardığı yalım

Aleyna
Esenlik ve güzelliklere sahip, esenlik içinde olan.

Algım
Sevdalı vurgun.

Algın
Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun

Algül
Kırmızı gül.

Algun
1. Aklı alınmış. 2. Al renginde, koyu ve parlak pem­be. 3. Tümsek, te

Algune
1. Serap. 2. Allık.

Algüzar
becerikli, allı kadın.

Alime
Çok okumuş, bilgin, aydın kadın.

Alin
Yükselen ışık, ışığın kaynağıdır.

Alipek
Al renkli ipek.

Alisa
Asil soydan olan

Aliya
Kızların güzeli, sultani, güçlüsü.

Aliye
Yüce olan

Alize
Tropik bölgelerde esen rüzgâr

Alım
Cazibe, gözü, gönlü çeken güzellik. 2. Kurum, çalım, gurur.

Alkım
Gökkuşağı

Alkış
Birini Övme

Alkız
Kırmızı yanaklı, sağlıklı kız

Alköz
Kırmızı ateş.

Allı
Al renkli, al renge boyanmış.

Allıbahar
Al rengine bürünmüş bahar çiçekleri.

Allıcan
Al renkli yürekten dost

Allıçiçek
Al renkli çiçek.

Allıgül
Al renkli gül. 2. Kırmızı gül.

Allıgülen
Gülüşünde sıcaklık hissedilen

Allıgün
Al rengine bürünmüş gün.

Allıgüz
Al rengine bürünmüş sonbahar.

Allıı
Al renkli, al renge boyanmış.

Allıkız
Sağlıklı, al yanaklı kız.

Allınaz
Kırmızılara bürünmüş nazlı güzel.

Allınur
Al renkli ışık saçan.

Allışan
Kırmızılara bürünmesiyle tanınan.

Allışen
Sıcak kanlı.

Allısu
Al rengine bürünmüş su.

Allıtan
şafak vaktinin kızıllığı gibi güzel olan.

Allıten
Al renkli bir tene sahip olan.

Almabanu
Hanımefendi, prenses.

Almagül
Gül gibi güzel.

Almila
Al elma.

Almina
Al elma.

Almira
Ay tutulması esnasında ayın çevresinde görünen kızıllık.

Almıla
Almak.

Alpike
Kahraman kraliçe

Alpnur
Yiğit, cesur, yürekli, güzel kadın.

Alsan
Ün al, adın duyulsun.

Alseven
Mutluluk duyan.

Alsevin
Mutluluk duy.

Alsu
Al renkli su.

Alsuda
Suya yansıyan ay ışığı.

Alsun
Güzelliğini sunan.

Altaç
Al renkli taç.

Alten
Al renkli tene sahip olan.

Altın
Parlak, işlenebilen, değerli bir maden

Altın (Altun)
Değerli bir metal (Paslanmayan, en iyi iletken)

Altınay
Üstün nitelikli, değerli kimse.

Altınbaşak
Değerli kişi.

Altınbike
Altın gibi değerli kadın.

Altınçiçek
Üstün nitelikli, değerli kadın.

Altındal
Gelecek vaat eden genç

Altıngül
Üstün nitelikli, değerli kadın.

Altınhanım
Üstün nitelikli, değerli kadın.

Altıniz
Değerli yol.

Altınışık
Işığın en güçlü anı.

Altınışın
Işığın en güçlü anı.

Altınız
Işığın en güçlü anı.

Altınsaç
Sarı saçlı kadın.

Altıntaç
Altından taç.

Altun/ Altın
Değerli bir metal (Paslanmayan, en iyi iletken)

Altuna
Kırmızı akan Tuna Irmağı.

Aluçe
Alıç, yeşil erik.

Alun
En yüksek melekler topluluğunun adıdır.

Alüze
Gamlı, kederli.

Alya
Yüksek yer, yükseklik, gök

Amade
Hazır, hazır olmak

Amber
1. Güzel koku. 2. Güzellerin saçı.

Amelya
Çalışkan, gayretli.

Amile
Bir işi yapmakla yükümlü olan.

Amine
Gönlü emin, kalbinde korku olmayan.

Amira
Emir veren prenses, yönetici kadın

Amiran
miran

Amire
Buyuran, emreden. ·2. Bir işte emir verme yetkisinde olan.

Amre
Yaşam süren, yaşayan.

Anabacı
Anne ve kız kardeş.

Anabörü
Dişi kurt.

Anahanım
Anne olmuş kadın.

Anakadın
Anne olmuş kadın.

Anakız
Anne ve kız.

Anar
Anımsar, hatırlar.

Anargül
Anımsayan, hatırlayan güzel kadın.

Anber
Güzel kokulu, kül rengi madde.

Andaç
Anılar, hatıralar

Andelip
Bülbül.

Anife
1. Sert, şiddetli. 2. Haşin. 3. Geçmişte, pek yakında, burnun ucu denecek kadar yakından gecen. 4. Biraz önce, belirtilen, bahsedilen.

Anisa
Cana yakın.

Anı
Yaşanmış olaylardan belleğin sakladığı.

Anıl
1. Anılmak eylemi. 2. Meşhur, ünlü. 3. Hatırlanan.

Anka
Kaf Dağı'nda bulunduğu söylenen masal kuşu

Apak
Bembeyaz, çok ak, çok temiz.

Aral
Birbirine yakın adalar topluluğu.

Aram
Sakin, huzurlu.

Aramcan
1. Gönül rahatı. 2. Sevgili, sevilen güzel.

Arasti
Süslü, hazırlanmış

Arca
Temiz, namuslu.

Arcan
Candan, namuslu dost.

Ardal
Çevresine saygılı olan.

Ardıç
Güzel kokusu ile bilinen bir ağaç türü.

Arefe
Herhangi bir zamandan, bir önceki zaman, önceki gün.

Aren
1. Çölde bulunan en parlak ve gösterişli kum. 2. Çöl kumu. 3. Parlak kum tanesi.

Argana
Akıllı, bilgili.

Argül
Gençliğini ve güzelliğini koruyan.

Argüzar
Becerikli ve güzel kadın

Arife
Bilgi sahibi zarif kadın

Arıçel
Barış elçisi.

Arıel
Temiz, dürüst çalışan, hilesiz.

Arın
Katışıksız, temiz, kirden uzak

Arjin
Yaşam ateşi.

Arkay
1. Yükselen.2. Çeşitli yönlere doğru çıkık bir durumda olan.

Armağan
Hediye, ödül

Arman
1. Özlem, hasret. 2. Pişmanlık, teessüf.

Armanç
İdeal, ülkü.

Armina
Cesur, yürekli.

Armine
Emine. 2. Korkusuz, yürekli.

Armoni
Ses uyumu.

Arnisa
Namuslu kadın

Arrafe
1 Falcı, kahin. Müneccim. 2. Hekim. 3. Göçebe Arap aşiretlerinin örfe vakıf umumi bilgileri.

Arsal
Namusuyla övünen.

Arsay
Çok saygın kadın.

Arsel
Çok coşkulu kadın.

Arsen
Kurtuluş, özgürlük

Arser
Gözler önünde olan.

Arsima
Yüzü ay gibi parlak, nurlu, uğurlu olan.

Arsoy
Çok namuslu bir soydan gelen.

Arsu
Su kadar berrak

Arsun
Yüreğindeki temizliği yansıtan.

Artaç
Arkadaş, meslektaş, dost.

Artanç
İnce ruhlu, duyarlı, sanatkar.

Artemis
Eski Yunan Tanrıçalarından biri, bereketin, ormanların ve dağların tanrıçası.

Artukmaç
Güzide, benzersiz.

Arukız
Sevimli kız, güzel kız.

Arüsek
1. Gelin, küçük gelin. 2. Bebek gibi güzel kız. 3. İşlemecilikte kullanılan yeşil parlak sedef. 4. Ateş böceği. 5. Küçük bir mancınık çeşidi.

Arva
En güzel kadın

Arven
Akşam yıldızı, güzellik, tazelik.

Arya
Operada sanatçının orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı

Arziye
Toprakla ilgili, topraktan yetişen.

Arzu
İstek

Arzucan
Candan isteyen

Arzucuk
Candan sevilen.

Arzuela
Güzel gözlü kız.

Arzufer
Çevresine ışık saçan.

Arzugül
İstenilen, beğenilen gül.

Arzugülen
Sürekli tebessüm etmesi temenni edilen.

Arzugüzar
Yetenekleriyle her işin üstesinden gelmeye çabalayan. .

Arzuhan
İsteklerin efendisi.

Arzula
İste, heves et.

Arzum
İsteğim dileğim, hevesim.

Arzuman
1. İstek, bahşiş. 2. Emel, heves, meyi. 3. Özlemek, müştak olmak. “Arzum” olarak da kullanılır. Meşhur halk hikayelerinde Kamber’in sevgilisi.

Arzunaz
Naz yapan, nazenin.

Arzunur
Yüreğindeki güzelliği dışarı saçan.

Arzusal
Kendini kanıtlamaya çabalayan, uğraşan.

Arzusel
Coşkulu istek.

Arzusoy
Meraklı bir soydan gelen.

Arzusu
Özünü içtenlikle dışarı vuran.

Arzuyar
İstekli sevgili.

Asalbegüm
Gerçek hanımefendi.

Asalbike
Gerçek hanım, gerçek güzel.

Asalet
Soyluluk. 2. Bir görevi yüklenmiş olan, o görevin sahibi olan kimse.

Asel
Cennetteki 4 ırmaktan biri, bal ırmağı.

Asena
Dişi kurt, güzel kız

Asfer
Yüzü soluk olan.

Asgar
En küçük, daha küçük.

Asi
Başkaldırıcı, dikbaşlı.

Aşikane
Belli etmeye çabalayan.

Aşikar
Meydanda olan apaçık.

Aşikare
Açıkça, belli ederek saklamadan.

Asilay
Ay gibi asil olan.

Asile
asi

Asime
İffetli, günahtan, haramdan çekinen.

Asime/Asıma
1. Günahtan, haramdan çekinen. 2. Namuslu, iffetli.

Asimegül
Günah ve haramdan sakınan gül yüzlü.

Aşina
Bildik, tanıdık.

Asiye
İsyankâr, üzüntülü

Asıfe
Şiddetle esen rüzgar. Kur’an’da Yunus 22, İbrahim 18 ve En’am suresi 81. ayetlerde geçer.

Asılşah
Kudreti geçmişinden gelen.

Asılsay
Çok saygın bir aileden gelen.

Asılşen
Durmaksızın tebessüm eden.

Asılsu
Geçmişi su gibi berrak ve temiz olan.

Asılsun
Geçmişini gözler önüne seren.

Asıltan
Tan vakti kadar etkileyici ve romantik olan.

Asılyar
Gerçek sevgili.

Asılyel
Gönül dostu.

Asıma
Temiz, namuslu, sağlam karakterli

Aşına
Bildik, tanıdık.

Aşk
Sevgi ve tutkuyla bağlılık

Aşkım
Sevdiğim, sevgilim

Aşkın
Aşmış, ileri, üstün

Aşkınay
Dolunay.

Aslin
Eski ermenilerdeki bir kraliçenin adı

Asliye
Asılla, temelle ilgili olan.

Aslı
Esası, özü olan

Aslıcan
Aslı ve can isimlerinin birleşimi ile oluşur. Esas can manasındadır.

Aslıcık
Kendine benzeyen, sevimli

Aslıdaş
Birbirine benzeyen.

Aslıgül
Kökü gül çiçeğinden gelen, özünde gül olan.

Aslıgülen
Çok neşeli olan.

Aslıgüz
Sonbaharın hüznünü yaşayan.

Aslıgüzar
Yeteneği doğuştan olan.

Aslıhan
Kökeni soylu han soyundan

Aslıkan
Geçmişini kendi iradesinde barındıran.

Aslım
Soyum sopum, kökenim; benim olan Aslı anlamlarını taşır.

Aslınaz
Nazlı olması geçmişinden gelen

Aslınur
Esası ışık olan.

Aslışan
şanı şöhreti geçmişinden gelen.

Aslısel
İçi içene sığmayan, coşkulu

Aslısın
Geçmişi gözler önüne seren

Aslısoy
Çok büyük bir geçmişi olan.

Aslısu
Geçmişi su kadar temiz olan

Aslıtan
Tan vakti kadar etkileyici ve romantic olan

Aslıten
Ağır başlı olan

Aslıyar
Gerçek sevgili

Aslıyel
Gönüldostu

Asma
Dalları çardak üzerine yayılan bitkilere genel olarak verilen ad 2. Belirli bir tür üzüm veren bitki.

Asmin
Yüksek dağlarda yetişen nadir bir çiçek adıdır.

Asrin
Bu çağa ayak uyduran, çağdaş bir insan.

Asu
Asi, isyankar

Asucan
Yerinde duramayan, hınzır çocuk

Asudal
Genç, afacan

Asudaş
Aynı düşüncede olan.

Asude
Sessiz, sakin dinlendirici

Asuela
Ela gözlü, yaramaz

Asufer
Işık saçan afacan.

Asugül
Hırçın gül.

Asugün
Hırçın çocuk.

Asugüz
Sert geçen sonbahar.

Asugüzar
Karakteri hırçın olan.

Asuhan
Gücünü hırçınlığıyla gösteren.

Asuman
Gökyüzü.

Asunaz
Nazlı yaramaz.

Asunur
Hırçınlığını dışarı vuran.

Asusoy
Hırçınlığı soyundan gelen.

Asutan
şafak vaktinin romantik hırçınlığı.

Asuten
Kızgınlığını belli eden.

Asuyar
Hırçın sevgili.

Asuyel
Sert rüzgar.

Asya
Yeryüzünün anakaralarından (kıta) birinin adı

Atagül
Ataların anısı olan gül gibi güzel.

Atasagun
Eski Türklerde hekimlere verilen isim.

Atican
Taçlar.

Atike
Güzel kız.

Atiye
Armağan, hediye.

Atiyye
Bahşiş, hediye.

Atıfa
İlişkili bulma.

Atıfe
iyimserlik. 2. Sevgi, acıma.

Atıfet
iyimserlik. 2. Sevgi, acıma, içtenlik.

Atlas
1. Üstü ipekten, altı pamuktan kumaş. 2. Büyük harita. 3. Köse, tüysüz.

Atsan
Susuz, susamış, teşne.

Attab
Yumuşak huylu. Sertlik yanlısı olmayan. Uyumlu. Attab b. Esid. Sahabeden. Mekke valiliği yapmıştır. Rasulullah tarafından atanmıştır.

Atufet
Şefkat, merhamet.

Atyeb
Çok güzel, pek güzel.

Aura
Canlı varlıkların enerji bedenine verilen isimdir. Ruhsal olan gözle görülemeyen nurdur.

Aurora
Kutup ışıması. Güneşten gelen yüklü parçacıkların dünyanın manyetik kutuplarında oluşturduğu ışımaya verilen isimdir.

Avgan
Mavi, gök mavisi, deniz mavisi.

Avi
Su rengi, sulak, suya ait.

Aviye
Temiz, pak.

Avniye
Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarında giyilen bir çeşit yağmurluk. Yardım etmiş. Yardımla ilgili anlamlarını taşır.

Avşar
1. Oğuz Türklerinin boylarından biri.

Avsır
şelale.

Avsün
Efsun, kutsama.

Avüba
İklim, mevsim.

Avunç
Teselli bulma, avunma.

Avzer
Yaldız, parlak, süs,

Awaz
Beste, bestekar, ses, nida.

Ayaça
Sevgili hanım, sevgili kibar hanım.

Ayal
.Eş, hanım, zevce.

Ayaltın
Altın gibi parlak ay.

Ayan
Sözü dinlenen saygın, otoriter kadın.

Ayande
Çağdaş, 2. şimdiki, güncel.

Ayanfer
Bir yerin çok gözde olan kişileri, ileri gelenleri.

Ayas
1. Dolunay. 2. Mehtap.

Ayasun
Ay kadar güzel.

Ayaz
1. Duru ve sakin havada çıkan kuru soğuk. 2. Açık, bulutsuz hava. 3. Aydınlık, ışık. 4. Mehtap.

Aybahar
Ay kadar güzel, bahar kadar romantik.

Aybanu
Ay gibi güzel ve parlak hanımefendi.

Aybek
Put, sanem. İsim olarak kullanılmaz.

Ayben
Ben Ay gibi güzelim anlamında

Aybeniz
Ay gibi parlak tenli, ay benizli

Ayber
Ay meyvası.

Aybige
Büyük ay, dolunay.

Aybike
Ay gibi güzel ve el değmemiş kadın.

Aybiken
Eski Türk hükümdarlarından birinin hanımının ismi.

Aybirgen
Ay veren, ay sunan.

Aybüke
Ay gibi güzel kız.

Ayca
Ayın ilk dördünde aldığı yay biçimi, hilal.

Aycadır
Ay gibidir.

Ayçağ
Ay gibi parlak çağ.

Aycagül
Ay gibi parlak olan güzel.

Aycahan
Ay gibi parlak olan güzel.

Aycan
İçi aydınlık

Aycennet
Ey cennet!” anlamında kullanılan bir ad.

Ayceren
Ay gibi güzel ve parlak ceylan.

Ayçiçek
iri ve sarı renkli çiçekleri olan tohumlarından yağ çıkartılan bitki. 2. Ay gibi saf ve çiçek gibi masum.

Aycihan
Cihanı aydınlatan ışık.

Ayçil
“Ayçıl” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Ayçin
Ayçın, ay gibi, aya benzer

Ayçıl
1. Ay gibi sürekli ışık ve parıltı yayan.

Ayda
Bir bitki adı

Aydacan
Candan, sevecen güzel.

Aydafer
Ay ışığını yansıtan.

Aydagül
Ayda, her ay gül anlamına bir dilek.

Aydagün
Geceyle gündüzü birleştiren.

Aydagür
Coşkulu kişi.

Aydan
Ay kadar güzel.

Aydanay
Ay’dan daha beyaz, daha parlak, daha ışıldayan.

Aydanaz
Nazlı güzel, nazenin.

Aydanur
Ay ışığı gibi.

Aydaşan
Güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Aydaşen
Güzel ve de şen şakrak olan.

Aydasoy
Ay kadar güzel bir soydan gelen.

Aydasu
Güzelliği ve saflığı yüreğinde taşıyan.

Aydasun
Güzelliğin ve saflığın örneği olan.

Aydeniz
Hem ay hem de deniz

Aydenk
Ay kadar güzel.

Aydil
Ay gibi açık sözlü.

Aydilek
Parlak, aydınlık dilek, iyi dilek güzel dilek.

Aydinç
Ay gibi dinç olan.

Aydın
1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı

Aydınay
1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı

Aydoğdu
Doğmakta olan ay. Ay doğdu Bey. Ertuğrul Gazi’nin oğlu veya torunu (1302).

Ayduru
Ay gibi duru, parlak ve lekesiz olan.

Ayeda
Nazlı güzel.

Ayela
Güzelliği gözlerinde yansıyan.

Ayevi
Ay çevresinde oluşan ışık çemberi

Ayfer
Ay gibi ışık saçan.

Aygen
Gönül arkadaşı

Aygönül
Güzel gönüllü

Aygücan
Güzel ve yürekten kişi.

Aygül
Ay gibi güzel ve parlak renkli.

Aygülen
Tebessümünü yüzünden hiç eksik etmeyen.

Aygüler
Tebessümünü yüzünden hiç eksik etmeyen.

Aygün
Hem ay, hem gün

Aygünaz
Nazlı güzel.

Aygüner
Ay gibi güzel ve korkusuz olan.

Aygünur
Işık saçan güzel.

Aygüsoy
Yürekli insanların soyundan gelen.

Aygüsu
Güzelliği ve saflığı karakterinde olan.

Aygüzar
Güzelliğini ve yeteneğini birleştirmiş olan.

Aygüzel
Ay kadar güzel olan.

Ayhanım
Ay kadar güzel ve saygıdeğer olan.

Ayhatun
Ay kadar güzel ve saygıdeğer olan.

Ayilkin
İlk çocuklara takılan isim.

Ayışığı
Ay ışığı.

Aykal
Ay gibi parlak ve ışıklı kal

Aykaş
Kaşları ay gibi hilal olan.

Ayke
Sık koruluk.

Aykız
Ay gibi güzel yüzlü kız

Aykut
Kut getiren Ay, uğur getiren Ay, kutlu Ay.

Ayla
Ayın çevresindeki hare.

Aylan
Ay gibi güzel değerlere sahip olan

Aylin
Ayın çevresinde görülen ışıklı daire.

Aylis
Cennette bir bahçe, ay parçası.

Ayliz
Ay parıltısı.

Aymina
Cennette ki en güzel hurinin adı.

Aymira
Ay tutulması sırasında ayın etrafında görülen kızıl renk.

Aynamelek
Melek gibi, melek görünüşlü kadın.

Aynaz
Nazlı güzel.

Ayndilge
Pınar, su, kaynak. Antakya Halep arasında, Suriye sınırına çok yakın bir yerde bulunan kaynak su. Tarihte bu kaynak dolayısıyla önemli yerleşim bölgesi olmuştur.

Aynigar
Resmedilecek kadar güzel olan.

Aynisa
Çok güzel kadın.

Ayniye
1. Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarında giyilen bir çeşit yağmurluk. 2. Yardım etmiş. Yardımla ilgili.

Ayniyet
Aslının aynısı olma, özdeşlik.

Aynıfer
Gözün ışığı.

Aynıhayat
Hayatın gözü, hayat pınarı.

Aynşems
1. Güneş kaynağı. 2. Mısır’da bir kasaba. 3. Bir cins değerli taş.

Aynur
Ay gibi ışıklı.

Aypare
Ay parçası

Ayper
Ay parçası, Tek ay

Ayperi
Peri kızı gibi.

Aypınar
Hem ay, hem pınar.

Ayral
Benzerlerinden farklı olan, kendine özgü, değişik

Ayris
Ay ışığının kumsaldaki parıltısı.

Aysal
Ay gibi olan güzelliğiyle nam salmış olan.

Aysan
Ay gibi, ay yüzlü

Aysar
Ayın evrelerine göre huyu değişen kimse

Ayse
Rahat yaşam süren, yaşayan.

Ayşecan
Neşe ile yaşayan.

Ayşegül
Güler yüzlü, rahat ve huzurlu.

Ayşehan
Egemen olarak yaşayan.

Aysel
Ay kadar parlak.

Ayşem
Ay ışığı – Benim Ayşem

Aysema
Ay gibi parıldayan yüz

Aysen
Ay gibi güzel.

Ayşenur
Işıklı hayat

Ayser
Ay ışığı, Parlaklık, aydınlık.

Ayseren
Güzelliğini gözler önüne seren

Aysev
Çok seven.

Ayseven
Ay gibi güzel ve sevgi dolu

Aysever
Ay gibi güzel ve aydınlık sever.

Aysevil
Ay gibi güzel ve sevilen.

Aysevim
Ay gibi güzel ve sevimli.

Ayşil
“Ayşıl” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Ayşim
“Ayşin” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Aysima
Yüzü ay gibi parlak, nurlu, ışıklı

Ayşin
Ay gibi, aya benzeyen.

Ayşirin
Güzelliği ve sevimliliği benliğinde olan.

Aysıl
Aya benzeyen.

Aysın
Sen aysın, ay kadar güzelsin

Aysoy
Çok güzel bir soydan gelen.

Aysu
Ay gibi parıltılı ve su gibi berrak

Aysuda
Güzelliği suya yansımış olan.

Ayşule
1. Ay kıvılcımı. 2. Ay ışığı.

Aysun
Ay gibi güzel ve parlaksın.

Aysuna
Su gibi berrak ay.

Aysunar
Güzellik timsali.

Aysunay
Ay gibi ışık saçar,

Aytan
Ayın battığı, günün açtığı an.

Ayten
Parlak tenli.

Aytu
Ay’a benzeyen tuğlu.

Aytül
Narin güzel.

Aytuna
1. Çok bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli. 4. Karaor-manlardan doğan, Karadeniz’e dökülen, Avrupa’nın Volga’dan sonra en uzun ırmağı.

Aytunca
Balkan Yanmadası’nda Meriç ırmağının kolu.

Ayyüksel
Yükselen ay.

Ayza
Ay gibi güzel yüzlü kız.

Ayzer
1. Altın renginde ay. 2. Ay’ın altın rengini aldığı an.

Azade
Başı boş, serbest, özgür

Azahi
Özgürlük, hürriyet

Azel
Hür, Serbest

Azime
Kesin kararlılık, sebat.

Azimet
1. Kuvveüi bir iradeye dayanan karar, yemin anlamına gelmektedir. 2. Herhangi bir kolaylığa başvurmaksızın bütün güçlüklerin irade gücüyle yenilerek yapılması gerekli olan dini vecibeler.

Azize
Onur sahibi yüce, ermiş.

Azmidil
Gönül yüceliği.

Azmiye
Niyetli, kararlı

Azra
Üstünde yürünmemiş kum.

Azref
1. Çok zarif, en zarif. 2. Çok zeki.

Azze
1. Dişi ceylan yavrusu 2. Ceylan kadar zarif. 3. Yüce, onurlu.

B

Bacı
1. Büyük kız kardeş, abla. 2. Kız kardeş.

Bacım
benim kız kardeşim

Bade
Şarap, aşk, sevgi

Badegül
Bade ve gül kelimelerinin birleşiminden meydana gelmiş bir isimdir.

Badem
Gülgillerden ülkemizin her bölgesinde yetişen ağaç türüdür, bu ağacın yaş ve kuru yenen meyvesine verilen isimdir.

Badiye
Bad-i, e – ye

Bağdagül
Bahçedeki gül.

Bağdat
Irak’ın başkenti

Bağış
1. Bağışlanan şey, ihsan. 2. Sıçrayış, atlama.

Bağlam
1. Cinsleri ayrı ya da birbirlerine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, deste. 2. Bir koşuttaki dörtlüklerin herbiri. 3. Herhangi bir olayda, olaylar durumlar ilişkiler örgüsü ya da bağlantısı. 4. Dilbilgisinde, önce veya sonra gelen k

Bağlan
Birisini sev ve her zaman sadık ol

Bahamra
İrak’ta bir yer.

Bahanur
Bir şeyin değeri, bedeli.

Bahar
İlkbahar.

Baharcan
Genç ve candan dost

Bahargül
Bahar gülü

Bahariye
Divan edebiyatında bahar tasviriyle başlayan kaside

Baharnaz
Genç ve nazlı

Baharsu
Genç ve saf olan

Baharsun
Gençliği ve saflığıyla örnek olan

Bahira
1. Kulağı yarık dişi deve veya koyun. Hayvan yavru doğurduğunda veya 5 yavru dişi olduğu zaman hayvanın kulağı kesilerek belirtilirdi. Kur’anı Kerim, bu adetleri kaldırmıştır.

Bahire
Ba-hire

Bahise
Ba

Bahiye
Şehvetli kadın. İsim olarak kullanılmaması uygundur.

Bahriye
Deniz ile ilgili.

Bahtiser
Talihli, şanslı, iyi yazgılı. İşleri başından beri iyi giden.

Bahtiyar
Mutlu, talihli, Hayatından memnunolan

Bahtınaz
Nazlı bir karaktere sahip olan

Bahtınur
Talihi ile ışık saçan

Bahtışen
Neşeli, şanslı bir kadere sahip olan

Bahtıser
Talihli, şanslı, iyi yazgılı olan.

Bakanay
Gökyüzünde duran ay, açık seçik.

Bakinaz
Sürekli nazlanan, çok nazlı.

Bakiye
Arta kalan

Bakyazı
Sevilen bir olaydan sonra verilen ziyafet.

Bala
Yavru, çocuk

Balaca
bala, ufacık küçücük küçük ve güzel

Balahanım
Küçük hanım

Balahatun
Üstün, asil kanlı. Değerli soy mensubu. Balahatun

Balahun
Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin ikinci karısının adı

Balamir
Ünlü bir Türk kağanı.

Balca
Bal damlası

Balcın
1. Bal’a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi.

Baldan
Bal gibi tatlı, şirin ve güzel olan.

Balgın
1. Bal’a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi.

Balhan
Hazar denizi sahilinde Anuderyanın eski yatağının denize vardığı yerde bir dağ silsilesi.

Balı
Parıltı, ışıltı

Balım
Bal, şeker.

Balın
Yar, sevgili

Balkan
Sarp ve geniş ormanlıklarla bezeli sıradağlar.

Balkı
1. Parıltı, ışık. 2. Güzel parlak, süslü. 3. Şimşek.

Balkın
Pırıldayan, parlak

Balkız
Bal kadar tatlı kız

Ballı
Şirin, güzel, tatlı dilli.

Balsarı
Sarışın.

Balşeker
Bal gibi tatlı olan.

Balsu
Tatlı su

Banu
Kadın, prenses

Banugül
Ev kadını, bayan

Banuhan
Hatun hükümdar

Barcin
Bir tür ipekli kumaş.

Barçın
Süslü ipek kumaş, Türkleri yöneten yedi kadın hakandan üçüncüsünün ismi

Baria
Güzel, tam, mükemmel, üstün.

Barika
Işık, parıltı, şimşek yıldırım parıltısı

Barkan
1. Çöllerde rüzgarın esme yönüne dikey doğrultuda oluşan ay biçimindeki küçük kumsal külle. 2. Hareketli kumul.

Başak
Tahılların tanelerinin bulunduğu kısım

Başar
Başarılı ol anlamında

Başaran
yapacağı işte başarıya ulaşan işi gereken biçimde bitiren, yapan, Amacına ulaşan; becerikli

Başarı
başarmak eylemiyle ortaya konulan iş, başarılan iş

Başay
Birinci, ilkay.

Başçık
Çiçeklerin erkek organlarında çiçek tozunu taşıyan torbacık.

Başgöze
akarsuyun çıktığı yer

Basiret
1. Uzağı görme, seziş, sezgi, uyanıklık. 2. Anlayış, kavrayış.

Basıra
1. Gören, görücü. 2. Görme gücü, görüş. 3. Göz.

Basriye
Görme ile ilgili olan.

Batı
Güneşin battığı yön ve bu yöndeki ülkeler.

Batıgül
Batı’da açan yetişen gül.

Batıhan
Güneşin battığı yön ve bu yöndeki ülkeler.

Bayca
Zengin, varlıklı.

Baylan
1. Nazlı, şımarık. 2.Bayla büyüdü bir dediği iki edilmedi.

Bayzar
Aydınlık, ışıltı.

Bedahşan
Amuderya’nın kaynağı olan Perc’in yukarı mecrasının sol sahilindeki dağlık memleket.

Bedahşi
Amuderya’nın kaynağı olan Perc’in yukarı mecrasının sol sahilindeki dağlık memleket.

Bedel
1. Değer, kıymet. 2. Bir şeyin yerine verilen, yerini tutan şey, karşılık.

Beder
1. Süs, bezek. 2. Nakış, kumaş nakışı.

Bedia
Güzellik, üstün değerli olan.

Bediha
Beğenilen, takdir edilen.

Bedihe
1. Başlangıç. 2. Güzel söz.

Bedil
Candan, gönülden

Bedinur
Güzellik, üstün değerli olan kadın

Bediran
1. İşleri kötü idare eden. 2. Çapkın kadın.

Bedirnisa
Ay gibi güzel kadın.

Bedis
1. Süs, bezek; nakış. 2. Resim, heykel, şekil. bk. Bediz

Bediz
Açık, belli, görünen; süs bezek, bediş.

Bedran
Hoş, latif.

Bedreka
Kılavuz, yol gösterici.

Bedreke
Yol gösteren, kılavuz.

Bedriye
Ayın on dördüncü geceki haliyle ilgili.

Bedrunnisa
Dolunay yüzlü kadın.

Begüm
Hanımefendi.

Begüm / Begün
Saygıdeğer kadın

Begün/ Begüm
Saygıdeğer hanımefendi

Behice
Güleryüz.

Behin
İyinin iyisi

Behire
1. Hayırlı ve iyiliksever, soylu kadın. 2. Şişmanlık yüzünden yür

Behiye
Güzel, hoş, çekici

Behmar
Çok ziyade, fazla.

Behnane
1. İyi huylu kadın. 2. Güler yüzlü kdaın.

Behra
Onun için, ondan dolayı, onun sayesinde.

Behrem
Asfur çiçeği kırmızı gül.

Bekem
sağlam, dayanıklı kırmızı boya ağacı

Beken
Dayanıklı, güçlü.

Bekriye
1. Her şeyin evveli, ilk çocuk. 2. Genç ve taze kız. 3. Dişi deve yavrusu.

Belçim
Çim yaprağı.

Belçin
Dağ gülü.

Belde
Memleket, şehir, kasaba

Belemir
Peygamber çiçeği, mavikantaron olarak bilinen çiçek

Belen
İki dağ arasından geçen yol, geçit; tepe, yüksek yer, üzeri yassı tepe.

Beler
beleme işini yapar, çocuğu kundaklar, sarar sarmalar anlamında bir ad;

Belfin
Kar tanesi

Belfü
Kar tanesi

Belgi
İşaret

Belgin
Kesin, tam, kusursuz.

Belgün
Aydınlık gün

Belhi
Belh şehrine mensup (Afganistan).

Belik
Saç örgüsü

Belin
Korku, şaşkınlık, hayret

Belinay
Ayın gölün yüzeyine yansıması, peygamber çiçeği.

Belis
Aşkın ilk meyvesi.

Belit
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağ

Beliz
İşaret ve iz.

Belkıs
Efsanevi kraliçe

Belma
Uysal, sakin.

Belmen
Çok güzel kadın.

Belur
Billur, billurdan olan

Benal
ben-al

Benan
Parmakla gösterilecek kadar güzel.

Benay
Çok güzel, ay yüzlü, ay gibi parlak.

Bende
1. Bağlanmış kimse, tutsak. 2. Kul, köle. 3. Yürekten bağlı. 4. Büyük aşkla seven.

Benek
1. Herhangi bir şey üzerindeki ufak leke, nokta. 2. Güneş lekeleri yör

Benevşe
1. Menekşe. 2. Mor renk.

Bengi
Sonsuz

Bengigül
Sonsuza dek güzel olarak kalacak olan.

Bengisu
İnsana ölmezlik verdiğine inanılan su, Abı – hayat

Bengu
Ebediyet.

Bengühan
Hükümdarlığı sürekli olan.

Bengül
Gül gibi

Benian
“Beni anımsa” anlamında kullanılan bir ad.

Benice
Ölümsüz, sonsuz

Beniz
Yüz

Benli
Vücudunda ben bulunan.

Benligül
Vücudunda ben olan güzel.

Benna
Yapı yapan, mimar, kalfa, dülger.

Bennu
Hayali bir kuş.

Bennur
Ben nur gibi parlak ve güzelim anlamında kullanılan bir ad.

Bensu
Su gibi aziz benlik

Berca
Yerinde tam doğru ve münasip. Kadın ve erkek adı olarak kullanılabilir.

Berce
Şiirdeki en anlamlı, en kolay anlaşılır, en güzel dize

Berceste
1. Seçilmiş, beğenilmiş. 2. Hoş, güzel.

Berçin
Toplayıcı.

Bercis
1. Jüpiter gezegeni. 2. Çok süt veren deve.

Bereket
1. Bolluk. 2. Meymenet, saadet, mutluluk, Allah vergisi.

Beren
1. Güçlü, kuvvetli 2. Akıllı, zek, . 3. Tanınmış, ünlü.

Berfin
Kar gibi beyaz.

Berfu
Kar tanesi.

Bergin
Güçlü, sağlam.

Bergüzar
Anılmak için verilen şey.

Bergüzin
Seçkin, beğenilmiş makbul.

Beria
Güzellik ve olgunlukta akranlarından üstün olan.

Berika
Şimşek ışıltısı.

Beril
Mavi yeşil renkli değerli bir madendir. Arınmış, aklanmış.

Berin
Manen çok yüksek

Berire
İnam ve ihsan sahibi. Saliha ve vazifesini yapan hanım.

Beritan
Yayla kızı.

Berivan
Dağda açan çiçek.

Beriye
Salim, kurtulmuş, aklanmış, arı, temiz.

Berka
Kuzey Afrika’da eski bir şehir. Kadın ve erkek adı olarak kullanılır.

Berke
Zerdali, kayısı, kamçı, değnek

Berkiye
Şimşek gibi, parlak.

Bermude
Nesne, şey.

Berna
Gençlik, dirilik, enerji, delikanlı.

Berra
1. Hayırsever. 2. Bereket ve bolluk getiren.

Berrak
Duru, temiz, şeffaf

Berraka
Aydınlık görünüşlü güzel kadın.

Berran
Keskin, kesici

Berre
Temizleyici, arındırıcı.* (*Peygamberimiz hanımlarından ikisinin ilk isimlerini değiştirmiştir. Biri Cüveyriye, diğeri Zeynep Binti Cahş annemizdir. Her ikisinin ilk isimleri “Berre” idi. Ayrıca üvey kızının adı da “Berre” iken onu “Zeynep” olarak değiştirmiştir. Berre manası temizleyicidir. Ancak ” o kendi nefsini temizler” diyerek kibir ve gurura sebep olmaması için değiştirmiştir.)

Berrin
Karada yaşayan, yüksek yüce

Berru
İyilik eden, iyiliği ve mükâfâtı çok olan, sözünü yerine getiren.

Berşan
Bir peygamberin din ve kitabını kabul eden kişi. Ümmet.

Berşe
Hep, bütün, çok.

Bersu
Suyun berrak hali.

Berzen
Yöre, mahalle, yol.

Besalet
Korkusuzluk, yüreklilik.

Besamet
Güler yüzlülük, şenlik.

Beşaret
1. Müjde, muştu, iyi haber. 2. Güler yüzlülük, gülümseme.

Beşgül
Beş tane gül.

Besime
Tebessüm eden, gülen

Beşire
1. Müjde getiren, müjdeci. 2. Güler yüzlü, güleç.

Besisu
Bitkilerin damarlarında dolaşan besleyici su

Besra
Seçkin kimse, dürüst insan.

Beste
Ezgilerin özgün dizimi

Bestegül
Gül kadar güzel ve duygulu

Bestenigar
Türk müziğinde bileşik bir makam

Beşuş
1. Okşadıkça süt veren deve. 2. Araplarca çok meşhur ve meş’um bir kadın.

Betigül
Gül yüzlü.

Betigün
Aydınlık yüz

Betim
1. Bir nesnenin kendine özgü belirtilerini tam ve açık bir biçimde, söz ya da yazıyla anlatma, tasvir. 2. Herhangi bir şeyin resmi ya da heykeli.

Betül
Namuslu, temiz, iyi.

Betül / Betil
Erkek eli degmemis, erkekten uzak yasayan, namuslu kadin, Temiz, iffetli

Betülay
Namuslu, iffetli, ay gibi güzel kadun.

Beyan
1. Bildirme, söyleme, açıklama. 2. Belagat ilimlerinden ikincisi. 3. Belli apaçık.

Beyaz
Pür, saf, temiz. Beyaz renk ismi

Beyda
Tehlikeli yer, mevkii. Mekke ve Medine arasındaki bir çöl

Beyhan
Beylik yöneticisi

Beylem
Açılmamış pamuk kozası, çiçek buketi.

Beysu
Güçlü akan su.

Beysun
Nazik insan.

Beytiye
Eve ait, evle ilgili.

Beyza
Bembeyaz. Saf, günahsız, katıksız

Beyzanur
Işık saçan nur. Bembeyaz ışıklı.

Bezen
Süs, benek, zinet.

Bezmialem
Dünya meclisi, sohbet toplantısı. Bezmi Alem Sultan. Sultan Abdülmecid’in annesi.

Bidayet
Başlama, başlangıç.

Bige
Evlenmemiş, bakire kadın.

Bigül
Gülmesi temenni edilen

Bihruz
İyi gün, güzel gün anlamında. Bihruze Hatun Şah İsmail’in zevcesi. Çaldıran’da yenilip her şeyini bırakan Şah İsmail’in zevcesi.

Bihter
En iyi, daha iyi, pekiyi

Bihterin
En iyi, pek iyi.

Bike
Evlenmemiş, çocuğu olmamış kadın

Bike / Bikem
Kadın, hanım

Bikem
Kadın, hanım

Bikem/ Bike
Kadın, hanım

Bilay
Ay gibi asil ol.

Bilcan
Bilgili dost

Bilge
Bilgili, ahlaklı, derin bilgi sahibi kimse.

Bilge Hatun
Kutluk Han’ın annesi. Türk hükümdarı (VIII.yy-).

Bilgehatun
KuÜuk Han’ın annesi. Türk hükümdarı(VIII.yy).

Bilgem
Bilgili, ahlaklı

Bilgen
Bilen, bilgili

Bilgesu
Bilge ve su isimlerinin birleşimden oluşmuş.

Bilget
Havadis, malumat

Bilgin
Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilginur
Bilginin ışığı, bilginin aydınlığı.

Bilgiser
Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilgiye
Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilgün
Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilhan
Çok bilgili

Billur
Kristal, şeffaf

Bilnaz
Çok naz eden

Bilnur
Bilge kişi

Bilsen
Kendini bil.

Binay
Bin tane ay.

Bingül
Bin tane gül.

Bingün
Bin tane gün.

Binhan
Hanların hanı.

Binnaz
Çok nazlı

Binnur
Çok ışıklı, aydınlık

Biray
Ay gibi tek, eşsiz

Birbet
Yüzü benzersiz

Bircan
Biricik ve cana yakın.

Birce
Biricik, bir tanecik

Bircis
Gezegen, Jüpiter, müşteri yıldızı, bercis.

Birdem
Doğduğunda alınan ilk nefes

Birgen
Yalnızlığı seven, yalnızlığa alışık

Birgi
Batı Anadolu’da İzmir ilinin Ödemiş ilçesinin merkezi, Bozdağ eteklerinde kurulmuştur.

Birgül
Tek ve benzersiz gül.

Biricik
Tek olan, eşsiz

Birim
Bir tanem, biriciğim

Birke
Suların biriktiği yer.

Birma
Çin Hindi’nde bir yer. Birmanya diye de tanınır. Birmanya müslümanları ülkelerinin % 30’una ulaşmışlardır.

Birşah
Bir olan şah, hükümdar.

Birsel
Bir sel gibisin, bir selsin.

Birsen
Yanlızca sen.

Birsev
Tek sevgili.

Birsin
Biriciksin, teksin, eşin benzerin yok

Birsu
Özel bir su biricik su gibi.

Birtek
Eşi benzeri, ikincisi olmayan, biricik; çok sevilen; bir ve tek olan.

Biryar
Tek sevilen

Bitengül
Güllerin bitmesi.

Boysel
Uzun boylu.

Bucak
Genellikle, geniş verimli bakımlı alanlara verilen ad (Köşe bucaktaki anlamı gibi)

Buçe
Gökten düşen ilk kar tanesi, aynı zamanda cennette bulunan sarmaşığın ismi.

Bueda
Nazlılığıyla bilinen

Buğçe
Cennette bulunan sarmaşığın ismi aynı zamanda yere düşen ilk kar tanesi.

Buğday
Tohumu ekmek yapımında kullanılan bitki ve aynı bitkinin başağı

Büge
Bent, su benti

Buğlem
Cenneti müjdeleyen melek.

Buğu
Bir cisim üzerinde ince tabaka durumunda yoğunlaşmış sıvı

Bugül
İşte güzelliğin ta kendisi anlamında

Buhayra
1. Küçük deniz. 2. Mısır’m kuzeybatısında bir şehir.

Buka
1. Ülke, yer. 2. Büyük bina. 3. Ben, benek. Buka Han Altınordu devletinin Bayagut boyundan Nogay Yarguçi adlı prensin oğlu.

Büke
Bilgili, akıllı, zeki

Bükem
Zekice davranışları olan

Buket
Çiçekler topluluğu

Bukle
Kıvrılmış, lüleli saç.

Büklüm
Bükülmüş kıvrılmış şeylerin oluşturduğu halka.

Bukra
Sabah.

Büküm
Bükme eylemi

Bülbül
1. Sesinin güzelliğiyle ünlü ötücü kuş. 2. Sesi çok güzel olan kimse. Bülbül Hatun Bayezid H.’in eşi.(Öl. Bursa 1515). Şehzade Ahmed’in annesi.

Bulca
Bulunmuş bir biçimde.

Bulem
Cenneti haber veren melek

Bulut
Su buharlarının yoğunlaşmasıyla meydana gelen ve gökyüzünde mahiyetine göre farklı yükseklikte bulunan hava kütlesi.

Burçak
Baklagillerden bir bitkidir.

Burcay
Kale burcundan görülen ay

Burçe
Küçük takım yıldızı.

Burçin
Dişi geyik

Burcu
Güzel koku, güzel kokan.

Burfe
Cennet meyvesi

Bürge
Canlı, taşkın, coşkun

Burkan
Uygur Türklerinin Budaya verdikleri ad. – İsim olarak kullanılmaz.

Bürke
1. Martı. 2. Havuz, gölcük.

Burkhan
Put, heykel, Buda heykeli. – İsim olarak kullanılması yanlıştır.

Bürran
Keskin olan

Buse
Öpücük.

Busenur
Nurlu öpücük.

Büşra
İyi haber

Büte
Fidan.

Büteyra
1. Güneş. 2. Sabah.

Buyan
1. Mutluluk, uğur, talih. 2. İyi biliş, sevab.

Büyüm
Büyüleyici, büyülü güzel

Ç

Çabam
Bir işi yapmak için sarf edilen kişisel gayret

C

Cabire
(bkz. Cabir).

Cabiye
1. Hazine 2. Şam’ın güneybatısında, Çavlan’da bir yer. 3. Havuz.

Ç

Çağ
Belirli bir özellik göz önünde bulundurularak ele alınan zaman dilimi

Çağa
Çocuk.

Çağan
Bayram, şenlik.

Çağda
Yeni bir çağa adım atılmış

Çağıl
Çağlayan suyun sesi

Çağılı
1. Çağla ilgili. 2. Çakıl. 3. Çağla.

Çağıltı
suyun, akarken taşlara, kayalara çarparak çıkardığı tatlı ses

Çağın
Yıldırım, şimşek.

Çağla
Badem, erik ve Kaysı gibi meyvelerin ham hali

Çağlak
Gürül gürül akan şelale.

Çağlan
Bir ırmağın denize kavuştuğu yer

Çağlar
Çağlayan, şelale

Çağlayan
Bir akarsunun yüksek olmayan bir yerden çağıltıyla köpürerek döküldüğü yer

Çağnur
Çağına ışık saçan

Çağrı
Davet

Çağrınur
Aydınlığa, ışığa davet eden kimse.

C

Cahide
Çalışan, çaba gösteren.

Caize
Uygun, yerinde, yakışık alan. 2. Armağan. 3. Yol yiyeceği.

Ç

Çakıl
Su yataklarında sürtünmeyle yuvarlaklaşmış küçük taşlar

Çakır
Mavimsi, mavi renkli, gri benekli gözleri olan kişi

Çalap
1. Tanrı. 2. Ateş. -İsim olarak kullanılmaz.

C

Calibe
Kendine çeken, çekici, güzel. 2. Albenisi olan, sevecen

Ç

Çalıkuşu
Serçegillerden, çalılık yerleri seven ötücü bir kuş.

C

Can
Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık

Cana
“Ey can, ey sevgili!” anlamında kullanılan bir ad

Canal
Cana bağlı, cana yakın

Canalp
Özünde güç, yiğitlik, mertlik bulunan kimse.

Canan
Sevgili, yar

Canane
Sevgili, gönül verilen, âşık olunan.

Canaş
Sevgili, dost, arkadaş.

Canay
Ay gibi temiz

Canbahar
Baharın güzelliğiyle içtenliğini yüreğinde taşıyan. 2. Baharın romantizmi yaşayan.

Canbek
1. Gözü pek, cesur. 2. Güçlü, kuvvetli.

Candan
İçten, yürekten, samimi manalarını taşır. Yakınlık belirtir.

Candaş
Candan, değerli dost

Canece
Sevimli, içten

Caneda
İçten, sevimli kişi

Canel
Eli can kadar değerli olan.

Canela
Gözlerinin güzelliğinden içtenliği okunan

Caney
Cana yakın

Canfeda
Uğrunda can verilebilecek olan.

Canfer
içtenliğiyle çevresini aydınlatan.

Canfes
Üzerinde desen bulunmayan, ince dokunmuş, parlak, tok, ipekli kumaş.

Canfeza
Can artıran, gönle ferahlık veren anlamlarındadır.

Canfidan
Özü fidan gibi düzgün olan kimse.

Canfide
Özü çiçek fidesi gibi temiz ve güzel olan kimse.

Cangil
Canlardan olan. 2. içten insan.

Cangül
Özü gül gibi saf ve temiz olan kimse.Gül gibi canlı. Güzel, temiz kim

Cangün
İnsanı canlandıran, yüzünü güldüren, içine huzur veren gün

Cangüzar
Cana dokunan. 2. Becerikliliğiyle herkese yardım eden.

Canhanım
Sevimli, cana yakın kadın.

Canib
Ön taraf, cihet. Türk dil kuralına göre “b/p” olarak kullanılır.

Canik
Atik, çevik. Gözü açık ve becerikli

Canip
Ön taraf, cihet.

Canipek
Özü ipek gibi tertemiz olan kimse.

Canıpek
Acıya, sıkıntıya karşı dayanıklı olan kimse.

Cankat
Hayata neşe ve renk katan

Cankız
Sevilen, sevimli, şirin kız

Cankut
Sevimli, cana yakın

Cannur
Işık saçan dost, sevgili.

Canözen
Yaşamına özen ve saygı gösteren kimse.

Canözlem
Hasret çekilen kimse.

Canperver
insanda çoşku uyandıran.

Canruba
Gönül alan, sevgili.

Canşan
şöhret sahibi olduğu halde içtenliğini yitirmeyen .

Cansel
Hayat veren su

Cansen
Sevilen ve hoşlanılan kimseye hitaben.

Canser
“Canını, özünü ortaya koy” anlamında kullanılan bir ad.

Canses
Sesi can veren.

Canset
Küçük kraliçe, prenses.

Cansev
içten sev. 2. Yürekten seven.

Cansever
“İnsanı seven” anlamında kullanılan bir ad.

Cansipar
Canını feda eden.

Cansın
Can gibi yakın olan.

Cansu
Can suyu, hayat veren su

Cansun
içtenliği ve sevecenliği başkalarına da aşılamaya çabalayan anlamında.

Cansunar
içtenliği ve sevecenliği başkalarına da aşılamaya çabalayan anlamında.

Canten
Ruh ve beden.

Canyar
Yürekten sevilen.

Canyel
Rüzgar kadar hızlı olan.

Ç

Çapan
Ulak, postacı, haber getiren.

C

Cavidan
Ölümsüz, sonsuza kadar yaşayan

Cavide
Sonsuz.

Cavlan
Büyük çağlayan.

Ç

Çavlı
Ava alıştınlmamıaş doğan. Çavlı Çandar.(Öl. 1146). Selçuklu emiri. Sultan Mesud döneminde yararlı işler yaptı.

Çaykara
Küçük akarsu, yazın kuruyan küçük akarsu.

C

Cazibe
Çekici, alımlı, sevimli, güzel

Cebire
1. Zorlamak. 2. Düzeltme, onarma. 3. Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak.

Cebriye
Yazgı, kader.

Cedide
1. Yeni, kullanılmamış. 2. Pek az zamandan beri bilenen veya mevcut olan

Cehven
Kurtuba’da yerleşmiş, birçok alim, fakih, vezir yetiştirmiş meşhur bir Arap ailesi.

Ç

Çekimli
Alımlı olan, albenili.

Çelen
1. Yakışıklı, güzel gözüken. 2. Tepelerin kar tutmayan zirvesi. 3. Becerikli ve kurnaz kimse.

Çeleng
Zarif, ince, göz kamaştırıcı.

Çelenk
Çiçek dal ve yapraklarla yapılmış halka. 2. Kadınların başlarına taktıkları mücevher veya madenden yapılmış sorguç.

Çelgin
Yaralı av hayvanı. 2. Güzel, masum.

C

Celilay
Ulu, yüce ay.

Celile
Ulu, büyük, yüce.

Ç

Çeltik
Kabuğu ayıklanmamış pirinç.

C

Celvetiye
Aziz Mahmud Hüdayi’nin kurduğu tarikatının adı.

Cemalnur
Yüz Nuru/ Güzellik Nuru

Ceman
1. Salma salma yürüyen. 2. Nazlı sevgili.

Cemanur
Yüz Nuru/ Güzellik Nuru

Ç

Çemen
Maydonozgillerden bir bitki ve bunun tohumu.

Çemenzar
Otlak. Çimenlik.

C

Cemile
Hoşa giden davranış

Ceminur
Çok nurlu, aydınlık kimse. Zarif.

Cemiyet
Toplum. 2. Demek, kurum.

Cemre
Ateş parçası, kor, şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi

Cemresu
Cemre ve su isimlerinin birleşiminden meydana gelen isimdir.

Cenah
Taraf, yön.

Cenan
Yürek, gönül kalp

Cennet
Dinsel inançlara göre iyilerin ölünce gideceğine inanılan yer.

Ceren
Ceylan, ceylan yavrusu

Ç

Çeri
Asker, savaşçı.

C

Cerib
Hububat için kullanılan bir ölçek.

Ceride
Gazete. 2. Kayıt, bilgi.

Cerime
Zarar görmek, bedel ödemek.

Cesaret
Yüreklilik, korkusuzluk.

Cesime
Büyük, iri, kocaman.

Ç

Çeşman
Gözler.

Çeşmiahu
Çok güzel gözlü.

Çeşmibadem
Badem gözlü.

Çeşminaz
Süzerek bakma, bakış.

Çeşpan
Layık, uygun, münasip, yakışır.

Çetme
Ham karpuz, kelek.

C

Cevale
Cevval yada cevahir anlamında

Cevher
Bir şeyin özü, güç, enerji

Cevhere
Hicri 5. asırda Bağdat’ta yaşamış meşhur bir İslam hanımı.

Ç

Çevren
Gökyüzünün yerle bitişik gibi görünen kenarları, ufuk

Çevrim
1. Bir süreklilik içinde değişim. 2. Sınır. 3. Girdap.

C

Cevriye
Haksızlık, eziyet, çile, sitem.

Cevza
İkizler burcunun eski adı

Ceyda
İyilik seven

Ceydacan
Güzel ve yürekten dost

Ceydagül
Güzel, bir gül kadar güzel.

Ceydagüz
Sonbahar güzelliğinde ve romantizminde olan.

Ceydahan
Güzel, 2. Güzel ve otoriter.

Ceydanaz
Nazlı güzel.

Ceydanur
Işık saçan güzel.

Ceydaşan
Güzelliğiyle şöhret olan.

Ceydasu
Güzelliğiyle bütünleşen temizliği ve saflığı olan.

Ceyhan
Güney Anadolu’da Toroslar’dan doğan ve Akdeniz’e dökülen nehir.

Ç

Çeyiz
Gelin için hazırlanan eşyalar.

C

Ceyla
İnsanlığa atfedilmiş, bağışlanmış.

Ceylan
Güzel gözlü, zarif, ince, narin

Ceylin
Cennetin kapısı, cennete açılan kapıdır.

Ceylinaz
Cennetin kapısındaki görevli melek.

Ceysu
Su gibi berrak olan.

Cezire
Denizdeki ada.

Cezlan
Mutlu.

Cezmiye
Kesin karar veren

Ç

Çiçek
Bitkilerin üreme organlarını taşıyan renkli bölümü

C

Cici
Sevimli cana yakın, hoş güzel, hoşa giden.

Ç

Çiğde
Suyun derin olmayan yeri, sığ yer

Çiğdem
Zambakgillerden bir tür kır bitkisi

C

Cihan
Dünya, alem

Cihanay
Dünyanın en güzeli.

Cihanbanu
Dünya hükümdarı

Cihancan
Dünyanın en iyi dostu.

Cihandide
Dünyayı gezip görmüş.

Cihanefruz
Dünyayı parlatan, aydınlatan.

Cihanfer
Cihanı, dünyayı aydınlatan, dünyanın ışığı.

Cihangül
Güllerle bezenmiş dünya.

Cihannaz
Dünyanın en nazlısı.

Cihannur
Alemi aydınlatan nurlu ışık

Cihanser
Cihan’ın başı. Kadın ve erkek adı olarak kullanılır.

Cihansu
Dünyanın suyu.

Cihansuz
1. Cihan yakan. 2. Gaznclilerdcn Buhran Şahı mağlup edip, Gaznice ve Büst şehirlerini yakıpyıkan, gaddar vahşi AlaeddinHüseyirie verilen ad.

Cihanter
Dünyayı aydınlatan ışık.

Ç

Çil
Yeni ve parlak, yüzde oluşan kahverengi küçük benekler

Çilay
Ayın üzerinde olan lekeler

Çile
Zahmet, sıkıntı. 2. Her türlü iplik kangalı.

Çilek
Kırmızı renkli bir meyve

Çilem
Bana ait olan çile

Çilen
Hafif yağan yağmur, çisenti

Çilenti
Hafif yağmur, serpinti.

Çiler
Şarkı söyleyen, şakıyan.

Çilhan
Yüzü çil çil olan hükümdar.

Çilhanım
Çilli hanımefendi.

C

Cili
Ayın üzerinde beliren açık renk lekeler.

Cilve
Hoşa gitmek için takınılan tavır, işve, naz.

Cilvekar
Cilveli olan, kırıtan, nazlı.

Cilveli
Cilve yapan.

Cilvenaz
Nazı özellikle yapan, cilveyle nazı bir arada bulunduran.

Cilvesaz
Cilve yapan, cilveli.

Ç

Çim
Bahçelerin yeşillendirilmesinde kullanılan bir bitki.

Çimen
Doğal olarak biten çim, yeşillik

Çimnaz
Çok nazlı.

C

Cinan
Cennetler

Cinas
Çok anlamı olan bir kelimeyi farklı konuda farklı anlam yükleme işi.

Ç

Çinel
Doğru, dürüst, namuslu kimse.

Çiner
Doğru, dürüst, namuslu kimse.

Çiray
1. Yüz çizgileri, yüz güzelliği. 2. Beniz, yüz. 3. insan resmi.

Çire
1. Maharetli, becerikli. 2. Kahraman, yiğit.

C

Cirim
Hacim

Ciryal
1. Bir nevi kırmızı boya. 2. Altının kırmızılığı. 3. Temiz renk. 4. Saf.

Ç

Çise
İnce yağan yağmur.

Çise / Çisem
Çiseleyen yağmur damlası

Çise(M)
Hafif yağan yağmur(um)

Çisel
Hafif yağan yağmur.

Çiselen
Yağmur damlası, çise damlası

Çisem
Çiseleyen yağmur damlası

Çisen
Toz gibi yağan yağmur,

Çisil
İnce ince yağan yağmur.

Çitlembik
1. Mercimekten biraz büyük, buruk lezzette meyvesi olan bir ağaç.

C

Civan
Yeni yetme, körpe, genç

Civelek
Canlı, neşeli, sokulgan

Ç

Çıdam
Sabır, direniş.

Çığ
Dağlarda, bir yerden koparak yuvarlandıkça büyüyen kar yığını

Çığıl
Başa takılan altın

Çığın
Omuz başı; çıkın, bohça

Çığlık
İnce ve keskin bağırış

Çıldam
Çabuk, acele.

Çılga
1 – Giresun yöresinde “küçük ark, su yolu” anlamındadır.

Çınay
Ayın en parlak zamanı. 2. Saklı ay.

Çınla
çın çın diye ses verir; “çınlamaktan buyruk

Çıra
Macar halk müziği, çingene müziği.

Çırağ
Meşale, ışık, kandil

Çırnaz
Zayıf, ince yapılı, nayif.

Çırok
Masal, öykü.

Çıvgın
Rüzgarlı havada yağan karla karşık yağmur.

C

Cıvıl
Hareketli, sesli, kaynaşan.

Cıvıltı
Kuşların ötüşürken çıkarttıkları ses.

Ç

Çobanyıldızı
Venüs gezegeni. 2. Venüs kadar güzel.

Çoğul
Kelimelerin belirli eklerle birden çok arlığı veya kişiyi bildirme biçimi.

Çoğun
Çok defa, ekseriya.

Çolpan
Gözleri uzağı iyi gören, ilerigörüşlü

Çorpan
Çoban yıldızı, zühre

C

Cudiye
Cömert, eli açık.

Cümane
Tek inci anlamında. Hz. Ali(r.a.)’nin kızkardeşi ve Rasulullah’ın amcasının kızı olan hanım sahabi.

Cumhuriyet
Milletin egemenliği kendi elinde tuttuğu, devlet biçimi.

D

Dafne
Defnegillerden, yaprakları güzel kokulu ve yaz kış yeşil olan bir ağaç, develik

Dağhan
Eski Türklerde dağ tanrısı. – İsim olarak kullanılmaz.

Dahiye
Üstün zeka sahibi.

Daime
Sürekli, devamlı, kalıcı, müdavim.

Dal
ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri

Dalan
İnce, zarif, narin.

Dalay
Deniz.

Dalga
Hareketli su kütlesi

Dalince
Dal gibi zarif ve ince.

Dalım
Tutunacak güç, dayanacak yer anlamında. 2. Ağacın dalı.

Dalya
Yıldız çiçeği

Damla
Az miktardaki su.

Damlam
Damla kadar küçük, Güzel, bereketli olan.

Daniş
1. Bilim, bilgi. 2. Bilhi sahipleri.

Darçin
Tarçın, güzel kokulu bir baharat.

Darin
Hüküm sürmek.

Daristan
Orman.

Daya
Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

Dayahatun
Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

Daye
Süt nine, süt anne, dadı. 2. Çocuk yetiştiren.

Dayehatun
Çok emek vermiş, dadı.

Define
Toprağa gömülmüş kıymetli ve değerli eşya.

Defne
Bir kokulu bitki

Değer
Bedel, uygun, layik.

Değerli
Değeri yüksek olan, kıymetli.

Deha
Üstün akıl.

Dehan
Ağız

Dehna
Kumun rengi dolayısıyla Arabistan’da ıssız iller adıyla anılan bir çölün adı.

Dehri
Dünyanın sonsuzluğuna inanıp öteki dünyayı inkar eden, ruhun da cesetle birlikte öldüğüne inanan. Materyalist. İsim olarak kullanılmaz.

Delal
Sevgili, değerli.

Delfin
Suda yaşayan, yunus.

Delistan
İçinde çok çeşitli çiçek bulunan bahçe.

Dema
Soluk, nefes.

Demar
Damar. 2. Hırs. 3. Duygu, sinir. 4. Soy, yaradılış.

Demet
Bağlanmış çiçek topluluğu, ışık huzmesi.

Demgüzar
Ömür süren, zaman geçiren.

Demhoş
Nefesi güzel kokan.

Demi
Kadife, şeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy

Demre
Antalya’nın turistlik yerlerinden biri, Noel Baba’nın doğduğuna inanılan tarihi yer.

Denef
Beyaz renkli ipek kumaş.

Deniz
Derya, büyük tuzlu su birikintisi

Deran
Çaresiz, biçare.

Derem
Para, akçe.

Deren
Toplayan, düzenleyen, pekiştiren

Derim
Çadır.

Derin
Sığ olmayan, içli.

Derin Su
Yüzeyi tabanından uzak olan. Rengi, kokusu ve tadı olmayan, saydam, sıvı madde

Derince
Merdiven.

Derman
Çare, tedavi

Dersu
Hepsi, kamilen, baştan başa hep.

Derya
Deniz.

Deryab
Akıllı, anlayışlı.

Deryace
1. Küçük deniz. 2. Göl.

Deryadil
Gönlü geniş, herşeyi hoş gören.

Deryanur
Bilgisiyle ışık saçan

Desen
Çiçek, çizgi gibi süs şekilleri

Deşeni
Zulme uğramış, zalimlerin elinde kalmış.

Destan
Kahramanlık olaylarını konu alan şiir

Deste
Demet, bağlanmış olma hali.

Destecan
Herkese içtenlikle bağlanan.

Destegül
Bağlanmış gül demeti

Destegür
Çok gür.

Destegüz
Sonbahar hayranı.

Destenaz
Hayranlık uyandıracak kadar zarif bir nazı olan.

Destenur
Işık demeti.

Destgir
Nazik, kibar, yardıma hazır.

Destgür
Yardım sever, iyiliksever.

Destina
Kader, yazgı.

Destmal
MendiL.

Deva
İlaç, çare, şifa

Devin
Hareket; hareket et, hareketli oluş.

Devinsu
Suyun ritmik hareketleri, akarsu

Devlet
Büyüklük, kudret, varlık, orun.

Devran
Zaman; devir

Devrim
Önemli ve temelli değişiklik, inkilap

Devrin
Bir kişi veya olayın gündemde olduğu tarih dönemi

Dewran
Devir, çark. 2. Zaman.

Diba
Altın ve gümüş işlemeli bir tür ipek kumaş

Dibace
Başlangıç, önsöz. 2. Bir kitabın süslenmiş-olan ilk sayfaları.

Dicle
Bir nehir adı

Diclehan
Dicle nehrinin yöresinde yaşayanları buyruğu altına alan

Diclehatun
Ulu kadın.

Didar
Güzel yüz, görme

Dide
Göz.

Didem
Gözüm, gözüm gibi sevdiğim sevgilim, çok sevdiğim.

Didem/Diğdem
“Gözüm, gözüm gibi sevdiğim, sevgilim” anlamında kullanılan bir ad.

Didik
Yaşayış, hayat, varlık, sağlık, geçim. 2. Huzur.

Dikilerek
oluşturulan ağaçlık, çam ve başka ağaçların gövdeleri

Dila
İçten gönülden seven.

Dilağsu
Nehirdeki en güzel su damlası

Dilan
Gönüller, yürekler

Dilara
Gönül alan, gönlü okşayan, gönlü dinlendiren manalarındadır.

Dilaram
Kalbe huzur veren

Dilasa
Gönlü rahatlandıran, avutan.

Dilasude
Gönlü rahat, huzurlu.

Dilaşup
Gönül çalan.

Dilaviz
Gönlün takıldığı, gönüle takılan.

Dilay
Gönlü aydınlatan ay.

Dilbahar
Konuşmasının güzelliğiyle insanın gönlünü ferahlatan.

Dilbant
Gönül çalan.

Dilbaz
Güzel söz söyleyen, göze hoş görünen. Konuşmasıyla kandıran kişi manasındadır.

Dilbent
Gönül bağı, gönül bağlayan.

Dilber
Gönlü alıp götüren güzel manasındadır. Alımlı güzel kadın demektir.

Dilberan
Dilberler, güzeller

Dilberay
Ay gibi güzel kadın.

Dilbeste
Gönül bağlamış, âşık.

Dilbu
Gönül kokusu.

Dilcan
İçi dışı bir olan.

Dilce
Gönlü dilinde olan.

Dilcu
Gönlü çeken.

Dildade
Gönül vermiş, âşık. ay gibi parlak, ışıklı olan / ışıl ışıl berrak konuşan.

Dildan
Sevmek.

Dildar
Gönlü baskı altında tutan sevgili

Dildaş
Aynı konulan paylaşanlar.

Dilde
Ünü her tarafa yayılmış, herkesin konuştuğu, herkesin dilinde olan

Dilderen
Sevgi toplayan, gönül alan, beğenilen.

Dileda
Konuşmaya nazlanan

Dilefruz
Yürek yandıran, sevimli.

Dilege
Güzel ve düzgün konuşan.

Dilek
İstek, arzu

Dilela
Gözü gönlü bir olan

Dilem
Gönül ilacı

Dilemma
İkilem

Diler
İsteyen, dileyen

Dilfer
Diliyle herkesin gönlünü ferahlatan

Dilferah
Gönlü ferah, sevinçli.

Dilfeza
Gönlü genişleten, gönlü artıran.

Dilfigar
Gönlü yaralı olan, âşık.

Dilfiruz
Gönle ferahlık veren, sevindiren.

Dilfüruz
Gönüle ferahlık veren, sevindiren.

Dilge
Güzel konuşan kişi.

Dilgüdaz
Gönle eziyet veren.

Dilgüzar
Herkesin derdine derman bulan.

Dilhan
İçten gönülden söyleyen

Dilhayat
Gönül canlılığı.

Dilhıraş
Yürek parçalayıcı.

Dilhun
İçi kan ağlayan.

Dilhuş
Gönlü hoş, yüreği rahat.

Diligüzar
Durmaksızın becerikliliğini öven.

Dilinaz
Konuşmaya nazlanan.

Dilinigar
Resmeden.

Dilinisa
Çok konuşan kadınlar.

Dilinur
Konuşmasıyla, gönüllere ferahlık veren.

Dilişan
Hatipliğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Dilişen
Şen şakrak konuşmalar yapan.

Dilisu
Temiz konuşan.

Dilkeste
Gönül çekici.

Dilküşa
İç açıcı, gönül açıcı, yüreği ferahlandıran.

Dilmaç
Çeviri yapan kimse

Dilman
Dil bilen, güzel söz söyleyen. bk. Dilmen.

Dilman/ Dilmen
Dil bilen, güzel söz söyleyen.

Dilnigir
Gönülde resim edilen sevgili.

Dilnişin
Gönülde yer tutan, hoş, güzel.

Dilnur
Gönlü nurlu

Dilnüvaz
Gönül okşayıcı

Dilp
Neşeli, mutlu, memnun.

Dilrah
Gönül yolu.

Dilriş
Gönlü yaralı.

Dilruba
Gönül kapan, herkesi kendine bağlayan.

Dilruba/Dilrüba
Gönül kapan, gönül alan

Dilşad
1. İçi rahat. 2. Kalbinde neşe, sevinç olan.

Dilsafa
Gönlü şen, rahat, dertsiz.

Dilşah
Gönül şahı, sevgili.

Dilşan
Hatiplik yeteneğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Dilşat
Gönlü hoş, sevinçli

Dilsaz
Gönül yapan, tatlı davranan.

Dilşen
Gönlü şen, sevinçli.

Dilser
Hatiplik yeteneğini sergileyen.

Dilseren
Hatiplik yeteneğini gözler önüne seren

Dilsever
Konuşmayı seven.

Dilşikar
Gönül avlayan.

Dilşikeste
Gönlü kırık.

Dilsitan
Gönül alan güzel.

Dilsoy
Hatiplik yeteneği gelişmiş bir soydan gelen.

Dilsu
Gönlü su gibi berrak olan.

Dilşükufe
Gönül çiçeği.

Dilsuz
Gönül yakan, yürek yakan.

Dilten
Vücut diliyle konuşan.

Dilyar
Konuşkan sevgili.

Dimağ
Akıl, beyin.

Dinçay
Ayın en parlak, en net görülebilen hali. 2. Aydınlık ilerici kişi.

Dinçel
Güçlü el.

Diniz
Sakin, dingin

Dirahşan
Parlak, parıldayan.

Dirayet
Zekâ, bilgi, kavrayış

Diren
Harmanda sapları yaymaya yarayan uzun çatallı ağaçtan yapılmış araç

Dirik
Diri, canlı. 2. Acar.

Diril
dirilmekten buyruk; el dokuması bez

Dirim
Yaşam, hayat 2. Yaşama gücü.

Dirisu
Temiz faydalı, doru su gibi olan.

Dirok
Tarih, hikaye, öykü.

Dirsehan
Dede Korkut hikayelerinde, çocuğu olmadığı için hor görülen sonra da Boğaç Han adında yiğit bir oğula sahip olan kahramanın adı.

Diyar
Ülke, dünya.

Diyari
Armağan, hediye.

Doğa
Tabiat, yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü

Doğanbike
Doğan, dünyaya gelen kız.

Doğangün
Doğmakta olan gün

Doğannur
Nur gibi parlak olarak doğan.

Doğay
“Ey ay, artık doğ, kendini göster” anlamında kullanılan bir ad.

Doğu
Güneşin doğduğu ana yön

Dolunay
Ayın tam yuvarlak olduğu an

Domurcuk
Tomurcuk.

Döndü
l. Henüz evlenmemiş kız. 2. Gittiği yerden geri gelen.

Döne
“Bundan sonraki çocuklar erkek olsun” anlamında kullanılan bir ad.

Dönem
Belirli bir tarihsel niteliği olan zaman birimi.

Dönüş
Dönme işi, dönme.

Dora
Doruk, zirve

Doyum
Ganimet almış.

Ducihan
İki cihan

Düden
1. Yer altında akan suların kireçli tabakaları eriterek meydana getirdikleri tabii kuyu. 2. Bataklık, girdap.

Dudu
1. Hanım. 2. Abla. 3. Küçük kardeş.

Dudubikem
“Evlenmemiş ablam, kardeşim” anlamında kullanılan bir ad.

Duducan
Hanımefendiliğinde samimi olan.

Dudugül
Güzelliği ve saygınlığı taşıyabilen.

Duduhan
Abla, kardeş.

Duha
Kuşluk vakti. Kuran’ı Kerim’ de 93. Surenin ismidir aynı zamanda.

Duhan
Kur`an-ı Kerim`de bir sure adıdır ve manası dumandır.

Duhter
Kız.

Dülfin
Arap astronomları tarafından Delphinus yıldız kümesine verilen isim.

Düman
Sis.

Dünya
Yeryüzü

Durali
Kız çocuğu olmayan ailelerin en son doğan erkek çocuklarına verdikleri isim.

Duranay
Ayın en uzun süre gökyüzünde kaldığı zaman.

Durcan
“Yaşa, uzun ömürlü ol” anlamında kullanılan bir ad.

Dürdane
İnci tanesi

Durdu
(bkz. Dursaliha).

Durean
Ömrün uzun olsun, canlı kal.

Dürefşan
İnci gibi sözleri olan.

Düri
Düriye

Düriye
İnci gibi ışıldayan, parlak.

Düriyye
1. İnci gibi parlayan, parlak. 2. Parıltılı yıldız.

Durkadın
“Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.

Durkız
“Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.

Dürnev
İnci. 2. İnci tanesi.

Dürnur
İnci ışığı.

Dürre
İnce tanesi.

Dürriye
İnci gibi parlayan

Dürrüşehvar
Padişahlara yaraşır değerde inci.

Dursaliha
Erkek çocuğu olmayan ailelerin en son doğan kız çocuklarına verdikleri ad.

Dursune
Son olması istenen kız çocuklarına verilen adlardandır.

Duru
Saf, berrak

Durugül
Özü temiz güzel kadın.

Durugün
Berrak gün.

Durugür
Sağı solu belli olmayan.

Durugüz
Sessiz geçen sonbahar.

Duruhan
Özü temiz yiğit.

Durukadın
Özü temiz kadın.

Durunaz
Naz yapmak istemeyen

Durunur
Sakinliğiyle gönüllere ışık saçan.

Duruşan
Şöhretine rağmen sessiz, sakin bir hayat süren.

Durusel
Temiz akan su, akarsu.

Durusev
Sessiz, temiz ve sevilen kadın.

Duruseven
Kendisi gibi olanı seven.

Durusoy
Temiz olarak tanınmış kimse.

Durusu
Arı, temiz, berrak sular gibi olan.

Durutan
Tan vaktinin sessizliğini yaşayan.

Duruten
Çok temiz, pürüzsüz bir cilde sahip olan.

Duruyar
Sessiz, sakin sevgili.

Dürveş
İnci gibi.

Düş
Hayal, rüya, güzel rüya

Duşize
El değmemiş kız.

Düşsel
Hayal gibi olan

Düşüm
Hayalimdeki, düşlediğim, istediğim anlamında

Düşünsel
Düşünce ile ilgili

Duyal
Hassas, hisli, çabuk duygulanan.

Duygu
His, gönülde uyanan yankı ya da tepki

Duygucan
Yüreği çok duygulu olan.

Duygucuk
Sevimli, kendi halinde olan, sevecen ..

Duygudaş
Duyguları başkasıyla aynı olan,

Duygugül
Duygulu ve gül gibi güzel.

Duygugün
Doğduğunda duygulu anlar yaşatan ve de gül gibi bir güzelliğe sahip olan.

Duygugür
Duygularını coşkuyla ifade eden.

Duygugüz
Duygularında sonbahar hüznünü yaşayan.

Duygun
Duygulu, hassas

Duygunaz
Duygularını ifade etmekte nazlanan.

Duygunisa
Duygulu, hassas kadın

Duygunur
Duygularıyla herkesi aydınlatan.

Duygusal
çevresine duygu saçan. 2. Çok duygusal.

Duygusan
Duygusallığıyla tanınan.

Duygusay
Herkese karşı saygılı olan.

Duygusel
Coşkun duygulara sahip olan.

Duyguşen
Şen şakrak hisleri olan.

Duyguser
Duygularını rahatlıkla herkese ifade edebilen.

Duygusev
Duygulu olanı sev.

Duyguseven
Kendi gibi duygulu olanı seven.

Duygusoy
Çok duygulu bir soydan gelen.

Duygusu
Temiz duygulara sahip olan.

Duygusun
Duygularını yansıtan.

Duygutan
Tan vakti gibi hüzünlü duygulara sahip olan.

Duyguyar
Duygulu sevgili.

Duysal
Duymakla, hissetmekle ilgili olandır

Duysun
İşitilsin, bilinsin, şöhretli olsun.

Duyu
Hissetme, algılama

Duyuş
İşitme, hissetme, bilinme.

Düzey
Seviye karşılığı olarak uydurulmuş olmayan.

Düzgün
1. Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan. 2. Düzeltilmiş, tesviye edilmiş. 3. İyi düzen verilmiş. 4. İntizamlı, nizamlı. 5. Yolunda, rayında. 6. Kadınların yüzlerine sürdükleri beyaz veya kırmızı boya.

E

Ebed
Sonu olmayan gelecek. İsim olarak kullanılmaz.

Ebedi
Sonsuz, sonrasız, ölümsüz. 2. Ölümsüzlük.

Eber
Hayırlı, şerefli, faziletli.

Ebra
Ürkme, kaçma. Birden bire ölme (!!! Çok kötü enerjili bir isim)

Ebrar
Özü sözü doğru olan, hamiyetli, İffetli kişi manasındadır.

Ebru
1. Kaş. 2. Bulut renginde, buluta benzer, bulut gibi dalgalı, bulutlu. 3. Kağıt üzerine kendine has usulle yapılan, mermer, damarları gibi dalgalı şekilli süsleme. Ciltçilikte ve hüsn-ü hat’ta kullanılır.

Ebrunur
Ebru ve nur isimlerinin birleşimden oluşmuş isimdir.

Ebyar
Pek ak, pek beyaz.

Ece
Güzel kadın, kraliçe manalarını taşır.

Eceaypar
Ay parçası gibi parlayan kraliçe.

Eceban
Kraliçe hükümdarlığı.

Ececan
Kraliçelik eden. 2. Ana gibi cana yakın.

Ecegül
Gül gibi güzel kraliçe.

Ecegün
Çok güzel bir günde doğan

Ecehan
Yönetici güzel kadın, hükümdar, kraliçe.

Ecem
Kraliçem.

Ecemsu
Su kraliçesi.

Ecenaz
Nazlı güzel kadın anlamındadır.

Ecenur
Nurlu, ışıklı kraliçe.

Ecer
Yen, güzel, iyi.

Eceşan
Güzelliğiyle şöhretlenmiş olan

Ecesay
Güzelliğiyle çevresinde saygı uyandıran

Ecesel
Coşkulu bir güzelliğe sahip olan

Eceşen
Neşeli, şen şakrak ve güzel

Eceser
Güzelliği gözler önünde olan

Eceseren
Güzelliğini gizlemeden yaşayan

Ecesoy
Saygın ve güzel soydan gelen

Ecesu
Su gibi berrak ve çok güzel.

Ecesun
Güzelliğini sunan, gösteren

Ecetan
Tan vakti kadar güzel

Eceten
Çok güzel tene sahip olan

Eceyar
Çok güzel sevgili.

Echer
Son derece güzel kadın. İkinci manası gündüz iyi görmeyen karmaşık gözlüdür.

Ecmel
En güzel, en yakışıklıanlamındadır.

Ecre
Mükâfat. Ecr kökünden gelir.

Ecren
Allah’ın hediyesi anlamını taşımaktadır.

Ecrin
Allah’in hediyesi demektir.

Eda
Naz, işve, davranış, tavır, namaz kılma… Manalarını taşır.

Edaay
Ay gibi güzel ve nazlı

Edacan
Nazlı ama içten olan kimse

Edacık
Nazlılığıyla sevilen.

Edadil
İşveli, dilli olan

Edagöz
Gözlerinden nazı ve işvesi okunan.

Edagül
Gül gibi güzel ve nazlı

Edagün
Nazlı gün, nazenin

Edagüz
Nazlı sonbahar.

Edagüzar
Becerilerini göstermekte nazlanan.

Edahses
Nazlı ses.

Edalı
Nazlı, işveli,

Edalıay
Nazlı bir ay gibi.

Edalıcan
içtenliğinde nazlanan.

Edalıgöz
İşveli göz.

Edalıgül
Nazlı bir gül gibi.

Edalınaz
Naz yapar gibi.

Edalınur
Işık saçmak nazlanır gibi olan.

Edanaz
Naz yapar gibi

Edanur
Işık saçan nazlı güzel.

Edasal
İşvesiyle tanınan.

Edaşan
Nazlılığıyla şan, şöhret sahibi olmuş.

Edasay
Nazlı hanımefendi.

Edasel
Nazlı, çoşkulu.

Edaşen
Neşeli ama nazlı.

Edases
Nazlı ve işveli bir sese sahip olan.

Edasev
Nazlı sev.

Edaseven
Kendisi gibi nazlı olanı seven.

Edasever
Kendisi gibi nazlı olanı seven.

Edasoy
Nazlı bir soydan gelen.

Edasu
Eda ve Su isimlerinin birleşiminden oluşur. Nazlı su gibi bir anlam taşır.

Edasun
Nazlandığını belli eden.

Edayar
Nazlı sevgili.

Edayel
Nazlı nazlı esen rüzgar.

Edayüz
Nazlılığı yüzünden okunan.

Edeb
Terbiye, nezaket, düzenli.

Eder
Kıymet, değer

Edibe
Nazik, edepli, terbiyeli.

Edis
Uluğa ermiş olan

Ediz
Değeri yüksek, kıymetli

Edviye
“Adviye” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Eengüz
Rüzgarlı sonbahar.

Efhem
1. Çabuk anlayan. 2. Zihni açık olan. 3. Daha ulu, çok büyük şeref sahibi fehametli.

Efide
Yürekler, kalpler, gönüller.

Efil
Rüzgar, dalgalanma

Eflin
Cennetin 8 kapısının biri. Cennete açılan kapı.

Efnan
Cennetteki güzel gözlü kız.

Efnem
Cennete açan çiçek

Efra
Allah’tan gelen esinti. İşi gücü olmayan adam, gibi anlamları olduğu yazıyor. Kökeni ve anlamı tam bilinmiyor. Harfler güzel ama anlamlar belirsiz ve kötü.

Efraz
Kaldıran, yükselten. Firaz Yükselten, mümtaz, büyük, meşhur, maruf.

Efridun
Cemşid soyundan anlayış ve zekasıyla meşhur bir İran hükümdarı.

Efrug
1. Parıltı, ışık. 2. Nur.

Efruz
1. Şule, parıltı. 2. Aydınlatan, parlatan. 3. Tutuşturan, yakan. Gösterişli güzel.

Efsa
Sihirbaz, efsuncu, büyücü. (Kötü manalı bir isim!!!)

Efşan
Dağıtan, saçan, serpen manalarındadır.

Efsane
Eski çağlardan beri söylene gelen, olağanüstü varlıkları, olayları konu edinen hayali hikaye. 2. Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikaye.

Efşar
Sıkılma, özü çıkarılma.

Efser
Taç, başlık

Efsun
Büyülü, sihir

Efşure
Özsu.

Eftal
En değerli en yüksek.

Eftalya
Denizkızı

Eftelya
Bir dönemin ünlü gayri müslim ses sanatçısı, denizkızı Eftelya.

Efza
Artıran, çoğaltan.

Ege
Türkiye'nin batısında yer alan deniz, ulu

Egegül
Egenin gülü.

Egenaz
Ege’nin nazlı kızı

Egenur
Egenin aydınlığı.

Egesel
Ege gibi çoşkulu olan.

Egesoy
Egeli soyundan gelen

Eğin
Sırt, arka, güvenilen.

Ehad
1. Bir, tek. 2. İlk sayı. 3. Allah’ın isimlerinden, bir ve tek olan Allah. İsim olarak kullanılmaz.

Ehil
1. Sahip, malik. 2. Becerikli, yetenekli. 3. Bir yerde oturan.

Ehliyet
1. İşe yarar halde bulunuş, bir işi hakedebilecek durumda bulunuş, selahiyet, yetki. Mahirlik, iktidar, liyakat, kabiliyet, kifayet, mensubiyet. 3. İktidar, kabiliyet ve liyakat vesikası.

Ekim
Bir ay, ekme işlemi.

Ekin
1. Ekilmiş tahılın filiz vermiş biçimi, tarlada bitmiş tahıl. 2. Buğday. 3. Kültür.

Ela
Alacalı renkli; gözde kestaneye çalan sarı renkli manasındadır.

Ela/Elanur
Sarıya çalar kestane rengi

Elaay
Güzel gözlü ve ay gibi parıldayan.

Elacan
Ela gözlü, içten kimse

Elacık
Küçük ela gözleri olan.

Elafer
Ela renkli ışık saçan.

Elagöz
Ela gözlü güzel.

Elagül
Güzel gözlü ve zarif görünümlü.

Elagüz
Mahsun sonbahar.

Elagüzar
Ela gözlü becerildi güzel.

Elaldı
El-aldı. 2. Başkasına kaptırılan.

Elam
Türkçe

Elanaz
Ela gözlü, nazlı güzel

Elanigar
Gözleri elalı resim.

Elanisa
Ela gözlü kadınlar.

Elanur
Gözü sarıya çalan kestane renginde olan güzel manasındadır.

Elaşan
Gözlerinin güzelliğiyle şöhret olmuş.

Elasel
Gözlerinin güzelliğiyle çoşkulu olan.

Elaşen
Gözlerinin güzelliğiyle neşe saçan.

Elaser
Gözlerinin güzelliğini sergileyen.

Elasev
Ela gözlü sev.

Elaseven
Ela rengi seven.

Elasever
Kendi gibi güzel gözlüleri seven.

Elasoy
Güzel gözleri olan bir soydan gelen.

Elasu
Ela gözlerinden temizlik akan.

Elasun
Gözlerinin güzelliğini sunan.

Elatan
Gözlerinde tan vaktinin güzelliğini yansıtan.

Elaten
Ten rengi güzel olan.

Elay
Elalı, karışık gibi bir manası vardır. El+ Ay köklerinin birleşiminden oluşur.

Elayar
Ela gözlü güzel sevgili.

Elayüz
Çok güzel yüz.

Elbin
Bin tane el, birlik

Elbir
El birliği, güç birliği

Elbirle
El birliği ile.

Elbirlik
Beraberlik, dayanışma, el ele verme.

Elbiz
Bizim yer, yöremiz

Elburz
1. Kafkaslarda en yüksek dağ. 2. Uzun boylu yakışıklı kimse.

Elçi/Elçim
Elçi olarak gönderilen manasındadır.

Elçim
Elçi olarak gönderilen

Elçin
Demet, deste anlamlarını taşır. Ayrıca Ağustos böceği demektir.

Eldem
Cana yakın, sevimli

Elem
Acı, keder, sancı, kaygı.

Elen
Nadide bulunması güç mücevher.

Elezan
Göğe yükselen ezan sesi anlamındadır.

Elfida
Feda etme, gözden çıkarma, verme.

Elfin
Küçük yaramaz, ele avuca sığmaz.

Elfiye
1. 1000 mısralık manzume. 2. Manzum risaleler.

Elgiz
Şehri koruyan tanrıçadır.

Elif
İslami alfabenin ilk harfidir. Ebccd hesabında değeri “1” birdir. Musikide “la” notasını ifade için kullanılır. Ülfet eden, dost, tanıdık ve alışmış, alışkın, alışık manalarını taşır. – İki kelimeli isimler yapılabilir (Elif Su, Elif Nur v.s.).

Elife
Tutku, istek, alışılan şey

Elik
Dağ keçisi

Elim
Çok acı veren

Elime
Dert ve elem veren

Elis
Güzel kokulu bir çiçek.

Elisa
Benî İsrail Peygamberlerindendir. Bir diğer yandan HIV testine de ELİSA denir; bu manada kötü enerjili bir isimdir.

Elit
Seçkin, üstün

Eliz
Yabancı yerdeyiz, yabancıyız ve el izi anlamındadır.

Elizan
Uzaktan duyulan ezan sesidir.

Ella
Sonsuzluk.

Elmas
Değerli bir taştır.

Elmasım
Değer verme. 2. Değer vererek seslenme durumu.

Elmina
Mina dağında açan çiçek manasına rastlıyoruz. Ayrıca Al ve Mina kelimelerinin birleşiminden oluşan bir isim olan Elmina’ nın güneş tutulmasındaki kızıllığa verilen ad olduğu da söylenir.

Elmira
Emir veren prensestir.

Elnare
Ülkesinin ışığı, odlar yurdu. Azerbaycan’ın diğer ismi ile eşanlamlıdır.

Elnur
Elin nuru anlamındadır.

Eltaf
Çok latif çok güzel.

Elvan
Renkler, çeşitler

Elveda
Bir daha kavuşulamayacağı düşünülen bir şeyden ayrılırken kullan

Elvida
Allah’a ısmarladık. Allah’a emanet olun yollu ayrılık hitabı. Erkek ve kadın ismi olarak kullanılır.

Elvin
Cennet çiceği, Gökkuşağının her bir tayfına verilen isim, Sıcak – Sadakat, sonsuz arkadaslik

Elyak
En layık olan, en çok yakışan.

Elzem
Gerekli olan, vazgeçilmez.

Emanet
1. Emniyet edilen kimseye bırakılan şey, eşya veya kimse. 2. Osmanlı devletinde bazı devlet dairelerine verilen isim.

Emeç
Gaye, amaç, hedef manalarındadır.

Emek
1. Uzun ve yorucu çalışma. 2. Bir amaç uğruna harcanan yoğun beden ve zihin gücü.

Emel
Hedef, umut, arzu.

Emen
Bir şeyi yetiştirmek amacıyla dikmek için açılan çukur. 2. Zahmetli iş.

Emet
Bolluk getiren, bolluk, berekettir. Son sonuç da demektir.

Emeti
Bereket, bolluk. 2. Hala.

Emetullah
Allah´ın kulu (kadınlar için kullanılır).

Emine
İnanılır, güvenilir.

Emira
Eski Mısır’da prenseslere verilen unvandır.

Emire
Büyük bir ülkeden, soydan olan.

Emiş
Emmek işi veya biçimi. 2. “Emine” isminin kısaca söyleniş biçimi.

Emniyet
Güvenlik. 2. Güven, inanma, itimat

Emoş
“Emine” isminin kısaltılarak söylenmiş bir başka biçimi.

Emra
Ece, emreden, kraliçe

Emraz
Hastalıkla ilgili.

Emriye
Emirle, buyrukla ilgili.

Enda
Yüce, ulu, yüksek, âlâ anlamındadır.

Endam
Vücut, beden, ten, boy bos.

Ener
Dağ eteği

Enfa
Çok yararlı, daha çok faydalı.

Enfes
Güzeller içindeki en güzel olan. Nefiss.

Enginay
Aşağılara doğru inmiş Ay, engine inmiş Ay.

Enginaz
Çok nazlı olan.

Engingül
Her yam gül gibi güzel ve bakımlı olan.

Enginiz
İnmiş iz; engindeki iz.

Enginsel
İçindeki çoşku her yeri alabilecek kadar büyük olan.

Enhar
Irmaklar, çaylar. Enhar. Kur’an-ı Kerim’de cennetin altından akan ırmaklar.

Enise
Sevimli / Dost / Cana yakın arkadaş

Enmutlu
mutluluklar içinde en mutlu olan

Ennur
Nur yağdıran.

Erçil
Doğru, inanılır, güvenilir kişi

Ercin
Merdiven, basamak.

Erda
Beyaz karınca

Erdemay
Erdemli ve Ay kadar güzel olandır.

Erdenay
Bakır ay

Erdibike
Olgunluğa erişmiş, deneyimli kadın.

Erdibikem
“Olgunluğa erişmiş, deneyimli kadınım” anlamında kullanılan bir ad.

Erem
Cennet

Eren
1. Erkek. 2. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 3. Deneyimli, akıllı kimseler. 4. Dost. 5. Hayırlı çocuk.

Erendal
Her zaman genç ve körpe kalacağına inanan.

Erendil
Her şeyi bilip söyleyen.

Erendiz
Jüpiter gezegeninin adı

Erengül
Ermiş, yetişmiş, açmış gül

Erengün
Ulaşıp gelen gün.

Erengüz
Biten sonbahar

Erennaz
Naz yapmaya son veren, nazdan vazgeçen.

Erennur
Evliya gibi ışık saçan

Erenşan
Olağanüstü sezgileriyle ünlenmiş olan

Erensel
Çoşkulu bir akıllılığa sahip olan.

Erensen
Ermiş olan, evliya.

Erenser
Ermişliğini gösteren.

Erensu
Ermiş gibi ve su gibi aziz olan.

Erentan
Tan vaktinin çekimine kapılan.

Erenyar
Ermiş sevgili.

Erenyüz
Yüzü evliya gibi nurlu olan.

Erge
Şımarık, nazlı

Ergem
Nazlım, canım.

Ergi
İyi bir şeye erişme hali

Ergim
Eriştiğim, ulaştığım, benim olan ergidir.

Ergül
Erlerin gülü

Ergüler
Erken mutlu olur, erken güler.

Erguvan
Çok güzel lila, mor renkli çiçekleri olan bir ağaç.

Eribe
Akıllı, zeki, olgun, yetkin.

Erik
Beyaz çiçekli bir ağaç ve bunun çeşitli renklerde ekşimsi veya tatlı sulu meyvesi.

Erike
Taht.

Erim
1. Bir şeyin erebileceği uzaklık. 2. Vakıf olmak, yetmek.

Erinç
Dirlik, rahat, huzur

Eriş
Tüm arzularını gerçekleştir, istediklerini elde et temennisi.

Erişen
Amacına ulaşan, istediğini elde eden.

Eriz
Cömert, mertlik yolu

Erke
Enerji, iş başarma gücü, nazlı

Erkin
Hiçbir koşula bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, özgür.

Erkinay
Özgür Ay, özgürce dolaşan Ay.

Erma
Çok güzel, nazlı, cilveli

Ermiye
Dolu yağmasına neden olan bulutlar.

Erna
İşveli, cilveli, şen şakrak kişi.

Ersevim
Sevimli, sempatik erkek.

Erseyim
Sevimli, sempatik erkek.

Erva
1. Yumuşaklık, letafet. 2. Güzel görünen.

Ervanur
Allah’ın gönderdiği ışık.

Ervin
Şahsiyetli, kişilikli, şerefli, itibarlı.

Erzan
Bol, uygun, layık

Esalet
Asalet.

Eşay
Ayin güzelliğiyle eşdeğer güzelliğe sahip olan

Eşe
Teyze. 2. “Ayşe” isminin kısaltılmış bir biçimi.

Esel
Rüzgarlı diyar, rüzgar alan ülkeler.

Esen
Ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı sıhhatli sağlam

Esenay
Ayın önünden geçen rüzgarlı bulutlar

Esencan
Sağlıklı ve içten olan.

Esencik
Sağlıklı ve sevimli olan.

Esengil
Esintili olan.

Esengöz
Sağlıklı ve güzel göz.

Esengül
Sağlıklı gül.

Esengülen
Rüzgar gibi gülen.

Esengün
Sağlıklı gün.

Esenkal
Sağlıklı olması temenni edilen.

Esenli
Çok sağlıklı.

Esennaz
Nazlı nazlı esen rüzgar.

Esennur
Işık saçarak rüzgar gibi giden

Esensal
Sağlık saçan.

Esensel
Rüzgar gibi coşkulu olan.

Esenses
Rüzgar gibi esen

Esensoy
Sağlıklı bir soydan gelen.

Esensu
Rüzgârlı su.

Esensun
Sağlık temennisi sunan.

Esenyar
Sağlıklı sevgili

Esenyel
Hafif esen rüzgar

Esenyüz
Sağlıklı oluşu yüzünden okunan.

Eser
Ortaya konan yapıt

Eseray
Ay’dan da güzel yorumlanmış olan.

Esercan
Yüreğinden geldiği gibi davranan

Esercik
Sevimliliği içten olan.

Eserdal
Gençlik ateşiyle keyfine göre davranan.

Eserdil
Keyifli sohbetleri olan.

Esergül
Gül gibi canlı olan.

Esergün
Keyifli gün

Esergüz
Keyifli sonbahar.

Eserkan
Keyifli bir soydan gelen.

Esernaz
Nazlı nazlı esen.

Esernur
Işık saçarak esen.

Esersu
Su gibi berrak ve yürekten olan.

Esersun
Yapıtlarını sunan.

Esertan
Tan vaktinin keyfi.

Eseryar
Keyif veren sevgili.

Eseryel
Esip geçen.

Esgin
Rüzgarlı. 2. Esen. yel.

Eshar
Seher, sabahın oluşu.

Esil
Şerefli, itibarlı ve otoriter kişi, uzun ve dolgun yüz. Doğru şey. Kavi, muhkem, sağlam

Esila
Öğle vakti ile ikindi vakti arasında geçen zaman diliminin Kuran’ da geçen adıdır.

Esim
Esme işi, rüzgârın esişi, esinti.

Esin
Sabah rüzgarı, ilham, güzel fikir

Esinay
Aydan etkilenen.

Esincan
içtenliğiyle başkalarına ilham veren.

Esincik
Sevimli, duygulu.

Esingül
İlham veren gül

Esingün
ilham veren gün.

Esingüz
Güzelliğinden etkilenilen. 2. Romantik sonbaharı yaşayan.

Esinnaz
Nazlı nazlı esen.

Esinnur
İlham veren, ışık saçan.

Esinsel
Coşkulu duygular içinde olan.

Esinses
Sesiyle ilham veren

Esinsoy
Soyuyla iftihar eden.

Esinsu
Berraklığıyla ilham veren.

Esintan
Tan vaktinden esinlenen.

Esintay
Gençliğiyle herkesi kendine hayran bıraktıran.

Esinti
Belli belirsiz hissedilen hafif yel.

Esintürk
İlham veren Türk.

Esinyar
ilham veren, sevgili.

Esinyüz
Yüzünün güzelliğiyle başkalarına ilham veren.

Eslem
Daha sağlam, en selâmetli.

Eslim
Teslimiyet, Allah’a teslim olandır.

Eslina
Dünyalar güzeli.

Esma
İsim manasındadır.

Esmacan
Adı can olan.

Esmagül
Adı gül

Esmahan
Hükümdar adları.

Esmahatun
İsmiyle anılan kadın.

Esman
Bedeller, kıymetler, değerler.

Esmanaz
Adı naz

Esmanigar
Adı nigar.

Esmanur
Adı nur.

Esmaşan
Adı şan.

Esmasu
Adı su.

Esmatan
Adı tan.

Esmayar
Adı yar.

Esme
Esme işi

Esmenisa
Adı nisa.

Esmer
Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday renginde olan. 2. Siyaha çalan buğday rengi.

Esmeray
Esmer kadın.

Esmercan
Esmerliği ve içtenliğiyle çok sevilen.

Esmergül
Eşi benzeri . bulunmaz güzellikte olan.

Esmergüz
Sonbahar akşamı.

Esmernaz
Nazlı esmer.

Esmersev
Esmerliğiyle sevilen.

Esmerseven
Esmerleri seven. 2. Kendi gibi olanı seven.

Esmersever
Kendi gibi esmer olanı seven.

Esmersu
Berraklığı gecenin kararlılığına karışmış olan.

Esmira
Zümrüt taşı.

Esna
Bir işin yapıldığı an.

Esra
Çabuk, hızlı

Esved
Siyah, kara.

Etfal
En değerli en yüksek.

Eti
Tarihte bir Anadolu devleti.

Etik
Ahlak bilimi, töre bilimi. 2. Ahlakla ilgili, ahlaki.

Etike
Eğitmen. 2. Yol gösterici.

Eva
Havva. Yaratılan ilk kadın

Evcan
Evini seven, evcil.

Evcimen
Evi yaşanacak bir yuva yapan, evine ve ev işlerine çok bağlı, Evi çekip çeviren, evine düşkün.

Evdegül
Evde olan güzel.

Eve
Havva. Yaratılan ilk kadın.

Evecen
Hamarat. ev işlerini kısa sürede halledebilen.

Evin
Bir şeyin içindeki öz, buğday tanesinin olgunlaşmış içi

Evinç
Evini seven, evine bağlı.

Evingül
Evin gülü, evin güzeli.

Evla
Uygun olan manasındadır.

Evnur
Eve nur saçan.

Evra
Hisar, kale anlamındadır.

Evran
Talih, alınyazısı

Evre
Dönem, çağ.

Evren
1. Büyük yılan, ejderha. 2. Felek, zaman. 3. Kainat, dünya. 4. Yaşanılan vasat.

Evrim
Aşamalarla kendini gösteren ilerleme, değişim

Evsa
Sihirbaz, efsuncu, insana tesir eden anlamındadır.

Evsan
Putlar, harçlar. İsim olarak kullanılmaz.

Evsar
Taç.

Evşen
Hafif / Şen olan ev gibi de tanımlanabilir.

Evser
Taç, çelenk.

Evvel
1. İlk başlangıç, ilkin. 2. Allah’ın 99 isiminden biri.

Eygül
İyi, gül gibi.

Eylem
Siyasal ve toplumsal hareket, bir kişinin dış etki altında kalmadan kendisinin gerçekleştirdiği davranış

Eylül
Bir ay, hüzünlü

Eyşan
Şanlı, güzelliği ile ünlü.

Eyşe
Güzel, akıllı

Eysu
Suya seslenen

Ezamet
1. Büyüklük, ululuk. 2. Çalım, kıvnm.

Ezel
Başlangıcı belli olmayan

Ezeli
Öncesiz, başlangıçsız.

Ezfer
Güzel kokulu.

Ezgi
Beste, müzik parçası

Ezgin
Paraca durumu bozuk olan, çürük ezik gibi negatif manaları vardır.

Ezgü
Tarz, yol, biçim, bir melodinin içinde belirli yerlerde tekrar edilen ses dizisi

Ezhan
İnsanda akıl, fikir, zeka, hafıza anlayış, kavrayış, kudretleri.

Ezheran
Ay ve güneş.

Eznev
Yeni baştan, yeniden.

Ezo
Ezik, dirençli

Ezra
Sözü düzgün doğru olan adam manasındadır. Ayrıca beyaz kulaklı siyah at demektir.

Ezrak
Gök rengi. 2- Saf temiz su. 3. Mavi gözlü.

F

Faden
İplik

Fadik
Fatma adının bir söyleniş biçimi

Fadile
Erdemli, fazilet sahibi. 2. Saygın kişi.

Fadile / Fadıla
Erdemli üstün kişi.

Fadim
1. Çocuğunu sütten kesen kadın. 2. Hz. Muhammet’in ilk eşi Hz. Hatic

Fadime
Fatma adının bir söyleniş biçimi (Fa-tı-ma)

Fadiş
Fatma adının bir söyleniş biçimi

Fadıla
Fazilet sahibi kadın

Fahika
Manevi yönden üstün olan, yüce

Fahiman
Yüce kişi. 2. itibarı olan kişi.

Fahime
Büyük, ulu, yüce.

Fahire
Övünülecek, iftihar edilecek

Fahriye
Bir işi çıkar beklemeden yapan kimsedir.

Fahrünisa
Övünülecek değerde kadın

Fahrünissa
Övünülecek değerde kadın

Fahrünnisa
Kadının erdemi, onuru, büyüklük ve ululuğu.

Faide
Fayda, yarar.

Faika
Manevi yönden üstün olan, Üstünlük, ileri görüşlülük.

Faize
İsteklerine kavuşan, başarılı

Fakihe
Zeki, anlayışlı. 2. Fıkıh biliminde uzman olan.

Farah
Neşe, mutluluk, sevinç.

Faraziye
Gerçekte olmayıp, varsayılan.

Fariha
“Feriha” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Farika
Ayırt edilmesine neden olan, özellik.

Farise
Anlayışlı – Bir şeyi önceden hissedebilen, zeki kişi.

Fariza
Farz, Allah’ın emri. 2. Gerekli, elzem. 3. Görev, borç. 4. Hisse, pay.

Fasihe
Açık, yanlışsız, etkili bir biçimde söylenen. 2. Açık seçik.

Fatine
Anlayışlı, uyanık, çabuk kavrayan.

Fatıma
(Arapça)1. Sütten kesilmiş. 2. Kendisi ve zürriyeti cehennemden uzak

Fatma
Çocuğunu sütten kesen anne demektir. Hz. Muhammed’ in kızının adıdır. Orijinal hali Fatıma’ dır.

Fatmagül
Gül gibi güzel yeni anne olmuş kadın

Fatmanur
Fatma ve nur kelimelerinden türetilen isim

Fato
“Fatoş” adının bir başka söyleniş biçimi.

Fatoş
Fatma’nın farklı söylenişi.

Fazile
Fazilet sahibi.

Fazilet
Erdem, insanın iyi huyları

Faziye
Erdemli, temiz

Fazıla
Erdemli.

Fecir
Şafak vakti

Fecriye
Tan yerinin ağarması. 2. Şafak kızıllığı

Fehiman
“Fahiman” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Fehime
Anlayışlı, çabuk kavrayan

Fehmiye
Anlayışlı kavrayışlı.

Fekahet
Şakacılık, hoş mizaçlılık.

Felat
Kurtuluş, Fırat’ın iki büyük kolundan biri.

Felin
Mantar.

Fenniye
Fene, bilime ilişkin, bilimle ilgili.

Fer
Işık, aydınlık

Feradis
Cennet, uçmak

Ferah
Bol geniş / Rahatlık veren / Gönlü şenlendiren

Ferahay
Güzelliğiyle insanın gönlünü şenlendiren.

Ferahcan
İçtenliğiyle insanı rahatlatan.

Ferahdil
Tatlı dilli.

Ferahet
Onuruna düşkün olan, onurlu.

Ferahfeza
Sevinci arttıran, neşelendiren. 2. Türk müziğinde, yegah perdesinde karar kılan makamlardan biri.

Ferahgül
Güzelliğiyle neşe saçan

Ferahnak
Sevinçli, neşeli. 2. Alaturka müzikte bileşik bir makam.

Ferahnaz
Nazlılığıyla insanı sıkmayan.

Ferahnisa
İnsanın gönlünü açan, iç rahatlığı veren kadın.

Ferahnüma
İçindeki sevinci, neşeyi dışarı vuran, gösteren.

Ferahnur
İnsanın gönlünü ışık saçarak aydınlatan

Ferahru
Yüzünden tebessümü hiç eksik etmeyen.

Ferahsal
İnsanın yüreğini, gönlünü ferahlatan.

Ferahşan
Gönlü şenlendirmesiyle tanınan.

Ferahşen
Gönlü şenlendiren.

Ferahsu
Su gibi ferahlatan.

Ferahtan
Tan vakti gibi insanı ferahlatan.

Ferahyar
Gönlü şenlendiren sevgili.

Ferahyüz
Görünümüyle insanı rahatlatan.

Feramuş
Unutma, hatırdan çıkartma.

Feraset
Çabuk anlama, sezme, 2~ Uyanıklık.

Feray
Ay ışığı, rahat huzurlu kişi

Feraye
Ay ışığı, ayın parlaklığı.

Fercan
İnsanın ruhuna aydınlık veren bir içtenliğe sahip olan

Ferda
Gelecek zaman, yarın, kıyamet

Ferdacan
İçtenliğini hiç kaybetmeyecek olan

Ferdağ
Dağ gibi güçlü.

Ferdagül
Her zaman gül güzelliğinde olacak olan.

Ferdanaz
Hep nazlı, olan.

Ferdane
Tek, yalnız.

Ferdaniye
Eşsiz olma durumu.

Ferdanur
Durmaksızın ışık saçan.

Ferdiye
Birlik, tek olma. 2. Bireylik.

Fergül
ışıklı ve gül gibi güzel olan.

Fergün
Aydınlık gün.

Ferhan
Sevinçli, gönlü hoş

Ferheng
Bilgi, ustalık. 2. Sözlük.

Ferhunde
Mesut, mutlu.

Feri
Detaylı, ayrıntılı, ikincil

Feriba
Sevinçli.

Feribe
Aldatan, kandıran.

Ferican
Can ışığı, ruh aydınlığı.

Feride
Tek eşsiz, benzeri olmayan

Ferigül
Güle benzeyen.

Feriha
Sevinçli, ferah

Ferinaz
Nazlı güzel.

Ferinur
lşıl ışıl parıldayan.

Feris
Şık, zarif

Ferisal
ışığını saç anlamında.

Ferişan
Şanı ve şöhretiyle göz kamaştıran.

Ferişen
Neşe saçan.

Feriser
Çok ışıklı olmasıyla göz kamaştıran

Ferisoy
Işık saçan bir soydan gelen.

Ferişte
Melek.

Ferisu
Temizliği ve berraklığıyla ışık saçan

Feriyar
Işık saçan sevgili.

Fermude
Buyrulmuş, emir ferman.

Fernaz
Nazlı güzel.

Fernur
Aydınlık, ışık

Fersal
Her yanından ışık saçan.

Fersude
Eskimiş, yıpranmış, örselenmiş

Feruze
“Firuze” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Ferve
1. Kürk. 2. Zenginlik, servet.

Feryal
Ay çevresinde oluşan hare, uzun boylu güzel kız, eski bir mısır prensesi. Gözleri ışık saçan güzel kız.

Feryüz
Yüzünün güzelliğiyle ışık saçan.

Ferzan
İlim, bilim, hikmet.

Ferzane
Bilge, filozof, seçkin.

Ferzin
Kraliçe

Fetanet
Çabuk anlayan, çabuk kavrayan.

Fethiye
Açma, alma, fetih etme.

Fettan
Gönül ayartıcı. 2. Ayartıcı göz.

Fevziye
Kuruluş, zafer üstünlükle ilgili kimsedir.

Feyha
Büyük, geniş, engin olan.

Feyman
Ahlakta olgunluğu amaçlama, iyi ahlaka yönelme.

Feyza
Bolluk, çokluk, bol bol olandır. İlim, irfan, feyiz ile dolu olandır.

Feyzan
Bolluk, bereket.

Feyziye
Tanrının bereketi

Feza
Boşluk, sınırsızlık, uzay

Fezanur
Uzay gibi parlak ve aydınlık olan.

Fidan
Yeni, olgunlaşmamış ağaç.

Fidancan
İçtenliğinden hiçbir şey kaybetmemiş olan.

Fidancık
Sevimli, daha çok minik anlamında.

Fidangül
İnce, uzun, hoş kokulu

Fidannur
Gençliği, tazeliği ve körpeliğiyle gelecek vaad eden.

Fide
Bahçıvanlıkta tohumdan yetiştirilip başka yerlere dikilmek için hazırlanan sebze veya körpe çiçek.

Figan
Çılık, inilti

Figar
İncinmiş, yaralı.

Figen
Yaralayan, kıran, düşüren anlamlarındadır.

Fikir
Düşünce, anlayış, zihin.

Fikret
Fikir, düşünce, amaç, niyet

Fikriye
Düşünce ile fikir ile ilgili

Filbahar
Ormanlarda yetişen, beyaz, mavi, mor çiçekler açan, tırmanıcı sarıl

Filiz
Bitkilerin yeni sürgünü, ham madde yatağı

Filizi
Asma filizinin rengi, açık yeşil renk.

Firaset
Çabuk kavrayış, çok güçlü sezi yetisi.

Firaz
Yüksek, en üst yer. 2. Yokuş, çıkış. 3. Yukarı kaldıran, yükselten.

Firdevs
Cennetteki altıncı bahçenin adı

Firdews
Cennet bahçesi, cennet.

Firkat
Ayrılık, dostlardan veya sevgiliden ayrılma.

Firuz
Mesut, mutlu.

Firuzan
Parlayıcı, parlayan, parlak. bk. Füruzan

Firuze
Gök mavisi renginde değerli bir süs taşı.

Fisun/ Füsun
Şaşırtıcı güzelliğe sahip, hayret verici derecede güzel manasının yanı sıra sihir büyü anlamını da taşır bu da isme olumsuz bir mana katar.

Fitnat
Zihin açıklığı, her şeyi çabucak öğrenme.

Fındık
Küçük ağaçlarda yetişen, kabuklu, besleyici yemiş.

Fırışte
Melek.

Fıtnat
“Fitnat” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Fuçin
Hatun, kadın.

Fügen
Yaralayan, kıran, düşüren. bk. Figen

Ful
İnce, uzun, bir ağaç, beyaz kokulu çiçek

Fuldem
Her zaman geniş açık görüşlü.

Fulden
Her zaman geniş açık görüşlü

Fulin
Hoş kokulu çiçek.

Fulya
Çok hoş kokusu ve rengi olan bir çiçek

Funda
Çalı; zengin, yeşil bitki örtüsü

Füreyya
Parlak, ışıltılı günler

Furkan
İyiyle kötüyü, doğru ile yanlışı ayıran her şey

Füruzan
Çok parlak, parlayıcı, aydınlık

Füruzende
1. Yanıcı, yakıcı. 2. Parlatan, parlayın, aydınlatan.

Füsun
Efsun / Büyü, sihir. Şaşırtıcı, hayret verici ve kendine cezbedici bir güzellik.

Füsun / Fisun
Sihir, büyü. Şaşırtıcı güzelliğe sahip, hayret verici derecede güzel

Füsunkâr
1. Büyüleyici. 2. Sihirbaz, büyücü.

Füsunnaz
Gizemli tavır takınan

Fütade
Tutkun, sevdalı, müptela olmuş.

G

Gale
Kale, kaygısız

Galibe
Üstün gelen, yenen, önde gelen.

Gamze
Çene ya da yanakta gülümserken beliren çukurluk

Ganime
Ganimet alan

Ganimet
1. Düşmandan alınan mal. 2. Beklenmedik kazanç veya olanak.

Ganiye
Zengin, varlıklı. 2. Çok hoş. 3. Kadın şarkıcı.

Garibe
Görülmemiş, tuhaf, şaşılacak.

Gaye
Amaç, erek, varılmak istenen hedef

Gazal
Ak geyik, ahu

Gazale
Dişi geyik.

Gazel
Herhangi bir makamda sesle yapılan taksim, kuruyup dökülen ağaç yaprağı

Gazele
Dişi geyik.

Gazire
Tatlı, nazik, uysal, yumuşak.

Gece
Gün batımından ağarmasına kadar geçen süre

Gelenay
Ortaya çıkan ay gibi güzel.

Gelengül
Gelen gül gibi güzel.

Gelin
Evlenmek üzere hazırlanıp, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın

Gelincik
Kırmızı ve büyük çiçekli bir kır bitkisi.

Gelinkız
Gelinlik çağındaki kız.

Gencay
Yeni doğmuş ay, hilal

Gerçek
Yalanı olmayan

Germa
Sıcak yaz.

Gevher
1.Elmas, mücevher, inci. 2. Bir şeyin aslı, mayası.

Gewez
Ateş kırmızısı. 2. Kızıl gül.

Gezer
Dolaşan, gezen, gezici.

Gihev
Pay, kısmet, baht.

Gilyas
Kiraz.

Giram
Saygı, saygıdeğerlik.

Girani
Ağırlık,

Girik
Depo.

Girin
Gözyaşı.

Girizan
Kaçan, kaçıcı, kaçarak.

Gizani
Tanınmış, ünlü, bilinen.

Gizem
Sır / bilinmeyen şeyler, esrarengizlik

Göğem
Yeşile çalan mor.

Gök
Yeryüzünün üzerine mavi bir kubbe gibi kapanan boşluk, sema. 2. Gökyüzünün, denizin rengi, mavi veya yeşile

Gökay
Gökyüzü ile ilgili, kökü ve ucu gökte olan

Gökben
Özü genç olan kız.

Gökçe
Sevimli güzel; gök rengi, mavimsi anlamlarındadır.

Gökçedil
Tatlı dilli.

Gökçek
1. Güzel, sevimli, hoş kimse. 2. Yiğit, cesur. 3. Taze, körpe.

Gökçem
Mavi gözlü kızım.

Gökçen
1. Gökle ilgili göğe ait semavi. 2. Mavi, mavimsi. 3. Güzel hoş güzel

Gökçen / Gökçe
1. Gökle ilgili göğe ait semavi. 2. Mavi, mavimsi. 3. Güzel hoş güzel

Gökçenaz
Nazlı.

Gökçenbegüm
Güzel hanımefendi.

Gökçenbüke
Güzel kız.

Gökçenur
Mavi ışık.

Gökçiçek
Gök renkli çiçek, mavi renkli çiçek.

Gökçil
Gökyüzü gibi mavi.

Gökduman
Göğe yükselen duman.

Göknaz
Nazlı gök.

Göknil
Gökyüzüne ait olan.

Göknur
Aydınlık gökyüzü, nurlu.

Gökperi
Mavi gözlü, peri gibi güzel.

Gökselen
Ses, gürültü, “haber, bilgi”, “yakın yer, çevre”, “sel yatağı” gibi anlamları olan “selen”le “gök” kelimelerinin birleşiminden oluşan bir isimdir.

Göksemin
Evreni kaplayan.

Göksen
Sen gökyüzüsün, göksün.

Gökşin
Gök gibi mavi gözlü / Sonsuz mavi derinlik

Göksu
Türkiye’ nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların genel adıdır. Adana’dan gelerek Akdeniz’e dökülen Seyhan nehrinin önemli kollarından biridir.

Göksun
Yüksel, yücel anlamında kullanılan bir ad.

Gökyel
Kuzeydoğudan esen rüzgar, poyraz

Gökyeli
Gökten gelen esinti.

Gökyüzü
Sema, göğün yüzeyi.

Gölge
Güneşi görmeyen alan

Gölgecan
Sığınılacak insan.

Gölgem
Ayrılmaz parçam.

Gölgenaz
Nazlı kişi.

Gölgenur
Karanlıkta ışık saçan.

Gonca
Açılmamış, tomurcuk halinde gül

Gonca Güz
Sonbaharın başlangıcı.

Goncacan
Çok içten olan.

Goncacık
Küçük, sevimli.

Goncafem
Gonca ağızlı olan.

Goncafer
Gonca gibi parlak olan.

Goncagöz
Gonca gibi gözleri olan.

Goncagül
Açılmamış gül, tomurcuk gül

Goncanaz
Nazlı bir gül gibi olan

Goncanur
Işık saçmaya başlayan

Goncasev
Küçükleri seven.

Goncaseven
Küçük seven.

Goncasever
Kendi gibi olanı seven.

Goncasu
Su gibi berrak, gonca gibi hayata hazır

Goncater
Taze, açılamamış gonca.

Gonce
Gonca

Gönen
Rutubet, yaşlık

Gönenç
Bolluk, rahatlık ve varlık içinde iyi yaşama, refah.

Gönençli
Gönenci, iyi bir hayatı olan.

Gönlücan
Yürekten insan.

Gönlügül
Yüreği gül gibi zarif olan.

Gönlügülen
Hayatı gülerek karşılayan. 2. Şanslı.

Gönlünaz
Nazlı.

Gönlünur
Yüreği aydın olan.

Gönlüsel
Yüreği çoşkulu olan.

Gönlüşen
Yaşamayı seven, mutlu, şen şakrak, neşeli.

Gönlüsev
Yürekten içten olanları sev.

Gönlüsoy
İçten insanların soyu.

Gönlüsu
Yüreği su gibi berrak olan.

Gönül
Kalp, eğilim, sevgi arzu heyecan gibi duyguların bulunduğu yer.

Gönülay
Gönlü ay gibi parlak, temiz olan.

Gönülcan
Gönül dostu.

Gönülden
Yürekten, içten, candan

Gönüldil
Yüreği, dili bir olan.

Gönülgül
Gül gibi zarif bir gönlü olan

Gönülnaz
Nazlı gönül.

Gönülnur
Ferah yürekli.

Gönülsel
Sel gibi çoşkulu olan.

Gönülses
Yüreğinin temizliğini dışarı yansıtan.

Gönülsev
Yürekten sev.

Gönülseven
Yürekten seven.

Gönülsever
Kendisi gibi yürekten olanı seven.

Goran
Çayır, mera.

Görez
Rüzgar

Görke
Heybetli

Görkem
Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, ihtişam

Görkemli
Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, muhteşem.

Görklü
Gösterişli, muhteşem.

Görsel
Görme ile, görme duyusuyla ilgili, görmeye dayanan.

Görsev
“Görüp sev” anlamında kullanılan bir ad.

Gövem
Bitki yeşilliği 2. Sonbaharda yetişen bir tür siyah zeytin.

Gözal
“Niteliklerinle ve güzelliğinle ilgi topla” anlamında kullanılan bir ad

Gözalan
Gösterişli, ilgi çekici.

Gözaydın
Kutlama; tebrik etme.

Gözde
Çok beğenilen, tercih edilen kişidir.

Gözdeay
Herkesin beğenisini kazanan, ay gibi güzel.

Gözdecan
En sevilen dost.

Gözdegül
En çok beğenilen bir gül gibi, zarif.

Gözdem
Beğendiğim, sevdiğim, saydığım

Gözdenaz
Nazlı güzel

Gözdenur
İnsanlara vermiş olduğu iç huzurla herkesin beğenisini kazanan

Gözdeses
Beğenilen ses.

Gözdesoy
Herkesin beğenisini, saygısını kazanmış bir soydan gelen.

Gözdesu
Temizliği ve saflığı nedeniyle herkesin beğenisini kazanan.

Göze
Kaynak. 2. Suların kıyılarında olan küçük çayır. 3. Hücre.

Gözem
İlgimi çeken, sevdiğim.

Gözen
Bir nevi alageyik.

Gözenç
Hoşluk, sevimlilik.

Gözlem
Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla izlemek

Güfte
Bir müzik yapıtının bestelenmiş sözleri.

Güftem
Şarkı için hazırladığım sözler.

Güher
Cevher. Bir şeyin özü, soyu, sopu.

Güıesin
Mutlu olasın.

Güııar
“Gülizar” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Güıziba
Süslü gül. 2. Güzel gül.

Gül
Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeği

Gülaçtı
Açan gül kadar güzel

Gülafet
Gül gibi güzel olan sevgili.

Gülal
“Gül der, gül topla” anlamında kullanılan bir ad.

Gulan
Yılın beşinci ayı, mayıs.

Gülara
Gül süsleyen, gül bezeyen.

Gülaslı
Soyu sopu, özü gül gibi güzel olan.

Gülasya
Asya gülü.

Gülaver
Gül getiren, gül taşıyan.

Gülay
Güllerin açtığı ay.

Gülaydın
Gül gibi güzel olan.

Gülayım
“Gül gibi güzel sevgilim” anlamında kullanılan bir ad.

Gülayşe
Rahat ve huzur içinde yaşayan güzel.

Gülazer
Ateş gibi gül.

Gülbadem
Badem gözlü güzel.

Gülbahar
Ebru yapmakta kullanılan koyu kırmızı boya. Bahar gülüdür.

Gülbanu
Gül gibi güzel kadın.

Gulbejn
İnce uzun, narin.

Gülben
“Ben gül gibi güzelim” anlamında kullanılan bir ad, Ben, gülüm anlamındadır.

Gülbende
“Gül benim elimdedir” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbeniz
Gül yüzlü.

Gülberk
Gül yaprağı.

Gülbeyaz
Beyaz gül.

Gülbike
Gül gibi güzel kadın.

Gülbikem
“Gül gibi güzel kadınım” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbil
“Gül gibi güzel olarak kabul et” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbin
Gül dalı, gül ağacı, gül kökü

Gülbitti
“Gül yetişti” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbiz
Bizim gülümüz

Gulbıhar
Düğün çiçeği.

Gülboy
Gül gibi boyu olan.

Gülbu
Gül gibi güzel kokusu olan..

Gülbün
Gül fidanı

Gülbüz
“Gülbiz” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Gülcan
Gül gibi güzel canlı

Gülcanan
Gül gibi güzel sevgili.

Gülce
Gül gibi, güle benzeyen.

Gülçehre
Gül yüzlü.

Gülçehreli
Yüzü bir, gül güzelliğine sahip olan.

Gülcemal
Gül-cemal. Gül gibi güzel yüzlü.

Gülçiçek
Her yönüyle güzel olan

Gülcihan
Dünyanın en güzel gülü.

Gülçimen
Güzelliği yaradılıştan olan.

Gulçin
Gülseven.

Gülçün
“Gülçin” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Güldal
Gül dalı.

Güldalı
Gül dalı.

Güldan
Çiçeklik.

Güldane
Gül tanesi.

Güldeğer
Gül gibi değerli olan.

Güldehan
Ağzı gül gibi olan, küçük ağızlı.

Güldehen
Ağzı gül gibi olan, küçük ağızlı. bk. Güldehan

Güldem
Hiç solmayan her dem gül, her dem gülen

Güldemet
Gül gibi güzel olan.

Gülden
Gül gibi, güle ait, gülden yapılmış

Güldenaz
Nazlı güzel.

Güldeniz
Deniz gibi coşkulu güzel.

Güldenur
Gül gibi parlak olan güzel.

Gülder
“Gül topla” anlamında kullanılan bir ad.

Gülderen
Gül toplayan, gülleri derleyen. Gül-deren.

Güldermiş
Gül devşirmiş, gül toplamış.

Güldeste
Gül destesi

Güldilek
Gül gibi güzel dileği olan.

Güldüren
Mutlu eden, sevindiren manasındadır.

Güleç
Her zaman gülümseyen, tebessüm eden.

Gülece
Gülümseyen, tebessüm eden.

Güleda
Gül gibi güzel ve nazlı

Gülela
Güzel gözlerinin içiyle durmaksızın gülümseyen

Gulemin
Çiğdem, güz çiğdemi.

Gulemsan
Yıldızlı numan çiçeği.

Gülen
Güleç yüzlü, mutlu

Gulenar
Nar çiçeği.

Gülenay
Ay gibi gülümseyen güzel

Gülencan
Güleryüzlülüğü içten olan.

Gulendam
Gül boylu.

Gülender
Zor bulunan bir gül kadar değerli.

Gülengöz
Tüm içtenliği ve neşesi gözlerinin içinden fark edilen.

Gülengül
Güzelliği ve neşesiyle dikkat çeken.

Gülengün
Doğmasıyla herkesi sevince boğan,

Gülengüz
Sonbahar sevinci.

Gülennaz
Nazlı güzel.

Gülennur
Neşesiyle herkese ışık saçan.

Gülenşah
Neşeli olmasıyla tanınan.

Gülenşan
Neşeli, şanlı, şöhretli.

Gülensel
Sevincini ve neşesini coşkulu yansıtan.

Gülenşen
Neşeli, sevinçli güzel.

Gülenses
Kahkahalara boğulan.

Gülensoy
Neşeli bir soydan gelen.

Gülensu
Neşeli tavrı içten olan.

Gülenyel
Bir tatlı tebessüm.

Gülenyüz
Yüzünden tebessümü eksik etmeyen.

Gulepayiz
Zinya çiçeği.

Güler
Gülen, gülümseyen..

Güleray
Aydınlık ve güleç yüzlü.

Gülercan
Güleryüzlülüğü içten olan.

Gülerdam
Boylu, poslu ve gül kadar zarif olan.

Gülerder
Zor bulunan bir gül kadar değerli.

Güleren
En güzel gül kadar güzel.

Gülergöz
Tüm içtenliği ve neşesi gözlerinin içinden farkedilen.

Gülergül
Güzelliği Ve neşesiyle dikkat çeken.

Gülergüz
Sonbahar sevinci.

Gülernaz
Nazlı ve sevimli güzel.

Gülernur
Neşesiyle herkese ışık saçan.

Gülerşah
Neşeli olmasıyla tanınan.

Gülerşan
Neşeli, şanlı, şöhretli.

Gülersel
Sevincini ve neşesini coşkulu yansıtan.

Gülerşen
Neşeli, sevinçli.

Gülerses
Kahkahalara boğulan.

Gülersoy
Neşeli bir soydan gelen.

Gülersu
Neşeli tavrı içten olan.

Güleryel
Bir tatlı tebessüm

Güleryüz
Yüzünden tebessümü eksik etmeyen.

Gülesen
Güzelliğiyle ortalığı kasıp kavuran.

Gulexızem
Lale.

Gulezengul
Çan çiçeği.

Gulezerik
Kanarya çiçeği.

Gülfem
Ağzı gül gibi olan

Gülfer
Zarifliği ve güzelliğiyle göz kamaştıran

Gülferah
İç rahatlatan güzellikte.

Gülfidan
Gül gibi güzel ve zarif olması temenni edilen,

Gülfide
Gül fidesi.

Gülgen
Güler yüzlü

Gulgenim
Buğday başağı.

Gulgeşt
Bahçe.

Gulgm
Gül yüzlü,

Gülgonca
Yapraklarını açmamış gül.

Gülgün
Gül renkli, gülen, gülümseyen

Gülgüzel
Güzeller güzeli.

Gülhan
Gül kadar çok sevilen, han, hakan

Gülhanım
Gül gibi güzel kız.

Gülhatun
Gül gibi kadın.

Gülhayat
Yaşam boyu güzellikler temennisi.

Gülhuri
Cennet kadar güzel.

Gülin
Güzel, zarif

Gülinaz
Nazlı, güzel

Gülinur
Işık saçan güzel, göz kamaştıran.

Gülistan
Gül bahçesi

Güliz
Gül yetiştiren

Gülizar
Al yanaklı, gül yanaklı

Gülizer
“Gülizar” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Güllü
Güle benzeyen.

Güllüay
Ay kadar güzel ve zarif.

Güllüşah
Güzelliğiyle nam salmış olan.

Güllüşan
Güzelliğiyle şöhretlenmiş.

Güllüsel
Coşkulu güzellik.

Güllüses
Güzel ses.

Güllüyüz
Güzel yüz.

Gülmisal
Güzellik örneği.

Gülmüş
Gülümseyen, güler yüzlü.

Gulnar
Nar çiçeği.

Gülnaz
Gül gibi güzel, ince, narin, nazlı.

Gülnazik
Menekşe.

Gulnesrim
Yabani gül.

Gülnihaı
Gül fidanı.

Gülnihal
Gül fidanı

Gülnisa
Gül gibi kadınlar anlamında

Gülnur
Işık saçan güzellik

Gülnuş
Gülsuyu içen.

Güloba
Güllük, mekan.

Gülören
Gül yeri, güllük.

Gülöz
Gül gibi temiz olan.

Gülpembe
Gül pembesi yanakları olan.

Gulperi
Deniz kızı.

Gulpık
Tomurcuk.

Gülriz
Gül saçan

Gülru
Gül yüzlü, gül yanaklı

Gülruh
Ruhuda fiziği kadar güzel olan.

Gülşad
Güzelliğiyle sevinç duyan.

Gülşah
Güzelliğiyle ün salmış olan

Gülsahn
Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gülsal
Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gülşan
Güzelliğiyle şöhretlenmiş

Gülsanem
Çok güzel kadın

Gülsay
Saygıdeğer güzel.

Gülşeker
Gül tatlısı.

Gülsel
Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.

Gülseli
Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.

Gülseli(N)
Coşkulu bir güzelliğe sahip olan

Gülselin
Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.

Gülsema
Eşsiz bir güzelliğe sahip olan.

Gülsen
Gül gibisin.

Gülser
Gül yüzlü.

Gülseren
Gül dağıtan, serpiştiren.

Gülsev
Gül seven.

Gülseven
Güzellikleri seven.

Gülsever
Gül gibi güzellikleri sever.

Gülsevil
Güzelliğiyle sevilen.

Gülsevin
Güzelleri sevin.

Gülsezer
Güzel olacağı önceden bilinen.

Gülsezgi
Güzel olacağını önceden bilen.

Gülsezin
Güzel olacağımı bilin.

Gülsim
Parıl parıl parıldayan, ışıldayan güzellik.

Gülsima
Güzel ve sempatik bir yüze sahip olan.

Gülsinem
Güzelliği yüreğinde barındıran.

Gülsoy
Gül gibi güzelliklere sahip bir soydan gelen.

Gülsu
Gül ve su gibi güzel

Gülsüm
Yuvarlak yüzlü güzel. .

Gülsüme
Yuvarlak yüzlü güzel.

Gülsun
Güzelliğinle örnek ol.

Gülsuna
Suna boylu, gül gibi güzel kız.

Gülsunam
Güzelim, selvi boylum.

Gülsunan
Güzelliğiyle örnek olan.

Gültab
Güzelliğiyle göz kamaştıran.

Gültan
“Gülten” isminin bir başka söyleniş biçimi. 2. Tan vaktinin güzelliğine sahip olan.

Gültane
Yeni açmış gül, gonca. 2. Tek gül.

Gültaze
Gül gibi taze kız.

Gülten
Gül tenli, vücudu gül gibi

Gülter
Gonca gül.

Gülücük
Yüzünden tebessümü hiç eksik etmeyen, durmaksızın gülümseyen.

Gülüm
Benim gülüm. 2. Canım.

Gülümay
Ay kadar güzelim.

Gülümcan
Güzel, içten dost.

Gülümnaz
Nazlı güzel.

Gülümnur
Göz kamaştıran bir güzelliğe sahip olan.

Gülümşah
Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gülümşan
Güzelliğiyle şan, şöhret sahibi olan.

Gülümsay
Saygın güzel.

Gülümsen
Sensin güzel.

Gülümser
Gülümseyen, mutlu kişi.

Gülümses
Çok güzel sesi olan.

Gülümsev
Sevilen güzel.

Gülümsoy
Güzel bir soydan gelen.

Gülümsu
Berrak bir güzelliğe sahip olan.

Gülüş
Gülmek eylemi.

Gülüşan
En değerli gül.

Gülüzar
Gül yanaklı, al yanaklı.Türk musikisinde mürekkep bir makam

Gülver
Güzellik örneği.

Gülveren
Güzellik saçan, göz kamaştıran·

Gülyüz
Güzel yüz.

Gülzade
Gül bahçesi.

Gümüş
Güzel, parlak

Gün
24 saatlik zaman dilimi

Günal
Işık al, ışıklı ol

Günan
Doğumuyla sevinç getiren

Günay
Gün gibi aydınlık kişi

Günaydın
Gününüz aydınlık ve güzel olsun.

Güncan
İçtenliğin sevecenliğin günü.

Günce
Günlük, anı defteri

Güncel
Gelecek gün. 2. Günün konusu olan, şimdiki, bu günkü, aktüel.

Günçiçek
Ay çiçek

Günden
Güneşten bir parça

Gündüz
Günün aydınlık bölümü

Günebakan
Ay çekirdeğinin çiçeği, beyaz, sarı büyük çiçek.

Güneda
Nazlı güzel.

Günel
Güneş gibi aydınlık ve ışık saçan.

Günela
Işık gözlü güzel.

Güner
Güneşin doğma zamanı

Günerdi
Güneşin batışı, akşama doğru.

Günerim
Yetişen gün.

Güneş
Güneş

Güney
Bir yön

Günfer
Gün ışığı, aydınlık.

Güngör
Mutlu yaşa, çok yaşa

Güngül
Aydınlık, güzel gün.

Güngülen
Gülen, aydınlık yüz.

Günistan
Beyaz, parlak tenli.

Güniz
Günün izi

Günnar
Kırmızı aydınlık

Günnaz
Nazlı kişi

Günnur
Gün ışığı

Günşah
Güçlü aydınlık.

Günsal
Güneş gibi, ışık salan.

Günşan
Güneş gibi şanlı, şöhretli.

Günsay
Saçtığı ışığa saygı duyulan.

Günsel
Günle ilgili güne ait

Günseli
Işık seli

Günsen
Gün senin günün.

Günsenin
´Senin günün´ anlamında kullanılan bir ad.

Günserin
Serin, ferah, güzel gün.

Günsev
Sevilen, beğenilen gün.

Günseven
Yaşamayı seven.

Günsever
Yaşamayı sever.

Günsoy
Işık saçan bir soydan gelen.

Günsu
Gün gibi aydınlık, su gibi berrak

Güntan
Tan ışıltısı, tan aydınlığı.

Günten
İçindeki aydınlık dışına vurmuş olan.

Güntülü
Gün kadar ışık saçan, tül kadar zarif. Gün ışığı.

Gunüde
Uykuya dalmış olan.

Günühan
Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gününaz
Nazlı güzel.

Gününur
Güzelliğiyle göz kamaştıran

Günüşen
Güzel, neşeli, sevinçli.

Günütan
Güzel, içten dost.

Gupse
Gönülden, candan, sevecen.

Güral
Gücünle hakkını almasını bil. 2. Güçlü ve kırmızı olan.

Güray
Bol ışıklı ay, güçlü ay

Gurbet
Gariplik, yabancılık, yuvasından, yurdundan veya kentinden uzakta olmak

Gürez
Süslü, zarif, şık, havalı.

Gürgül
Coşkulu kahkahalar atan.

Gürgülen
Coşkulu kahkahalar atan

Guridran
Yırtıcı, vahşi.

Gürizan
Güçlü anlayış, kavrayış. 2. Güçlü inanç.

Gürnaz
Çok nazlı olan

Gürnur
Coşkulu ışıklar saçan.

Gürşan
Şanı, şöhreti bol olan.

Gürsel
Bol miktarda ve taşkın olarak akan sel suyu

Gürselin
Gürül gürül akan su.

Gürşen
Coşkulu, neşeli, içi içine sığmayan.

Gürsev
Coşkulu sev.

Gürsevil
Çok sevil

Gürten
Fidan gibi olan.

Guşıdar
Salkım ağacı, akasya.

Güşta
Cennet, firdevs.

Güvem
Yeşillik, tabiat güzelliği

Güven
Güvenmekten, yürekli ol anlamında

Güvenay
İnsanın içinde ferahlık uyandıran.

Güvercin
Barış simgesi evcil bir kuş.

Güz
Sonbahar

Güzay
Sonbaharı hatırlatacak kadar güzel

Güzden
Sonbahardan kalan

Güze
Göze

Güzel
Hoşa giden, hayranlık uyandıran

Güzelay
Ay güzelliğine sahip olan.

Güzelcan
Hoşa giden kişi.

Güzelgül
Gül kadar güzel olan.

Güzelgüz
Sonbahar güzelliğine sahip olan.

Güzelim
Canım, aşkım, bir tanem.

Güzelnaz
Yaptığı naz çekilir.

Güzelnisa
Güzel kadınlar .

Güzelnur
Güzelliğiyle göz kamaştıran.

Güzelşan
Güzelliği dilden dile dolaşan.

Güzelsoy
Güzellikleriyle bilinen bir soydan gelen.

Güzelsu
Güzelliğinin yanı sıra, temizliği ve saflığıyla da göz dolduran

Güzeltan
Tan vaktinin güzelliğe sahip bulunan.

Güzelyar
Güzelliğiyle sevilen sevgili.

Güzer
Geçme, geçiş.

Güzey
Az güneş alan, çok gölgeli kuzey yamaç.

Güzide
Seçkin, seçme, seçilmiş

Güzin
Seçici, beğenici

Güzinay
Seçkin ay.

Güzincan
Seçkin ve sevilen kişi. 2. Dost, arkadaş.

Güzir
Çare, derman

Güzün
Güz mevsiminde olan

H

Habibe
Seven, sevgili, dost

Habide
Uykucu, uykuya dalmış.

Habike
Açık gecelerde gökyüzünde boydan boya görülen uzun yıldız kümesi.

Habile
Hamile, gebe, yüklü.

Habinar
Nar tanesi.

Hacce
Hacca giden kadın. 2. Hacı kadın, hacı kız.

Hacer
Taş, kaya parçası, çakıl.

Hacergül
Taşlar arasında yetişen gül.

Hacil
Utancından yüzü kızarmış

Hacıgül
Hacca gitmiş gül gibi güzel kadın.

Hacıhanım
Hacca gitmiş kadın.

Hacıkadın
Hacca gitmiş kadın.

Hadice
Erken doğmuş kız çocuğu.

Hadise
Vaka, olay

Hadiye
Doğru yolu gösteren, hidayet eden.

Hadra
Yeşil

Hafide
Torun.

Hafize
Koruyucu, esirgeyici

Hafıza
Edinilmiş bilgileri -akılda tutma, unutmama yetisi.

Hafsa
Hz.Ömer’ in kızının ismidir. Manası aslan yavrusudur.

Hakgüzar
Haktan yana, hak yanlısı.

Haki
Yeşile çalan koyu sarı renk, toprak rengi.

Hakikat
Bir işin doğrusu, gerçeği

Hakime
Kişinin dilediği gibi kullanabilecek hakka malik olduğu malı.

Halavet
Tatlılık, şirinlik.

Halay
Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde davul ve zuma eşliğinde toplu olarak oynanan bir halk oyunu.

Hale
Güneşin çevresindeki ışık

Halecan
Candan, içten dost

Halegül
Kutsal gül

Halenaz
Kutsallığıyla nazlanan.

Halenur
Kutsal ışık

Halet
Hal, durum. 2. Takdir.

Haletan
Kutsal ışık

Halide
Sürüp gelen, geç yaşlanan

Halile
Zevce, kadın, nikahlı eş.

Halime
Sakin, sessiz

Hâlinur
şıklı, aydınlık.

Halise
Karışık olmayan, saf, katıksız.

Hamaset
Yaradılıştan gelen cesaret 2. Yiğitlik.

Hamdiye
Tanrı’nın ululuğunu övmek için söylenen şükran sözü.

Hamide
Şükredici, hamd edici

Haminne
Yaşlı ve saygı duyulan kadın!

Hamise
Beşinci.

Hamiye
Koruyucu; koruyan, arka çıkan.

Hamiyet
İnsanın aile ve ülkesini koruma çabası, iyilikseverlik

Hamra
Çok kırmızı, kızıl.

Hanbeğendi
“Hanın hoşuna gitti anlamında kullanılan bir ad.

Hanbegüm
Hanın karısı, hükümdar eşi

Hanbike
Hükümdar karısı.

Hanbiken
Hükümdar karısı. – bk. Hanbike

Handan
Gülen, güleç

Hande
Gülüş, eğlence, mutluluk.

Handecan
Gülen dost

Handecik
Eğlenceli, sevimli.

Handegül
Gülün açılması

Handenaz
Nazlı gülüş

Handenur
Işığın açılması. 2. Gülmesiyle ışık saçan.

Hanif
Müslümanlığa sıkı sıkıya bağlı olan.

Hanife
Allah’a inanan

Hanım
Soylu kadın, bayan

Hanımkız
Ağırbaşlı kız.

Hankız
Hükümdar kızı.

Hanne
H.z Meryemin annesinin adı.

Hansa
Arapların en büyük ünlü hanım şairi.Müslüman olmuştur.

Hansultan
Hükümdar ve sultan.

Hanüman
1. Ev bark, ocak, yuva. 2. Ev halkı, çoluk çocuk.

Hanzade
Hükümdar çocuğu.

Harbiye
Savaşla ilgili.

Hare
Halka, ışık halkası

Harika
Mükemmel, eksiksiz

Harran
Ülkemizde bereketli bir ova.

Hasat
Ekin kaldırma işlemi.

Hasay
Ay gbi özel olan.

Hasen
Güzel, güzel yüz

Hasene
İyi, hoş

Hasgül
Güllerin hası, değerli, kıymetli.

Hasibe
Kişisel değeri olan, ünlü soydan gelen

Hasıla
Bir işten elde edilen sonuç

Haskız
İyi nitelikleri kendinde toplamış kız.

Haslet
Doğuştan gelen güzel huy

Hasna
İffetine düşkün kadın

Hasret
Özlem, bekleyiş

Hatice
Erken doğan kız çocuğu

Hatice Nur
Erken doğan güzel kız çocuğu.

Haticenur
Erken doğan güzel kız çocuğu.

Hatife
Sesi duyulduğu halde kendisi görünmeyen.

Hatime
Sonuç, son

Hatıra
Anı, yadig

Hatun
Eskiden yüksek kişilikli kadınlara veya hakan eşlerine verilen san.

Hatunana
Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın.

Hava
Gökyüzü

Haver
Güneşin doğduğu, yön, doğu.

Haveri
Doğu ile ilgili.

Havin
Gece, Yaz Gecesi.

Havle
Etraf, çevre, güç, kuvvet

Havva
Yaratılan ilk kadının adıdır.

Havva Nur
Allah’ın ilk yarattığı kadın, parıltı, ışık

Hawer
Çevre, yöre, ortam.

Hayal
İnsanın beyninde kurduğu düşünceler, kesitler, olaylar

Hayat
Yaşam, doğumdan ölüme kadar geçen süre

Hayran
Çok beğenen, hayranlık duyan.

Hayret
Beklenmedik, garip bir şeyin sebeb olduğu şaşkınlık, şaşırma, hayrete düşme.

Hayriye
İyilikle ilgili, uğurlu

Hayrunisa
Kadınların hayırlısı, uğurlu kadın.

Hayrünissa
Kadınların hayırlısı

Hayrunnisa
Kadınların hayırlısı.

Hazal
Kuruyan ağaç yaprakları

Hazan
Sonbahar

Hazar
Barış

Hazel
Sevilen kişi

Hazel/Hazal
Kuruyup dökülen ağaç yaprakları

Hazime
Tedbirli, akıllı. 2. Hazmettiren, sindiren.

Hazin
Acıklı, hüzün veren

Hazine
Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya yığını, büyük servet. 2. Değerli şeylerin saklandığı yer. 3. Gömülü veya saklı iken bulunan değerli şeylerin bütünü. 4. Kaynak.

Haziran
Yaz aylarından biri

Hediye
Armağan

Heja
Değerli, kıymetli.

Hejan
Değerli, önemli.

Hejar
Yoksul, fakir.

Heji
Sevme, sevgi.

Hejir
İncir.

Hejmar
Adet, sayı, miktar.

Helal
Din bakımından yenilmesinde. kullanılmasında sakınca bulunmayan şey. 2- Nikahlı, evli kadın.

Helbest
Şiir, güzel söz.

Helen
Yunan asıllı bir isimdir; güneş ile alakalıdır.

Helin
Yakan, eriten.

Hemgel
Evren, kainat.

Hena
Uğur getiren

Henna
Kına ağacı, muhabbet ağacı

Hepgül
Yaşam boyu gül, mutluluk içinde yaşa

Hepgüler
Her zaman güler

Hepöz
Özünü devamlı koruyan, bozulmayan, özü sözü bir.

Hepşen
Neşeli ve güzel ol.

Hera
Mitolojide analığın yüceliğini temsil eden tanrıça.

Herdem
Her an, her zaman.

Herik
Tohum, nüve, öz.

Hesiyan
Hissetmek, duygulanmak.

Hesna
Ahlaklı kadın.

Heval
Dost, yoldaş, arkadaş

Hevdar
Ortak, arkadaş.

Heveren
Ay ışığı, mehtap.

Heves
İstek, bir şeye duyulan arzu.

Hevgel
Yardım, destek.

Hevi
1. Umut 2. Düş, rüya.

Hevin
Aşk, sevda.

Hevindar
Sevdalı, aşık.

Hevjale
Şarkı, türkü.

Hewa
Gök, sema

Heydedan
Çok parlak, göz kamaştıran.

Heyecan
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi gibi sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu. 2. Coşku.

Heyin
Varolmak, varlık.

Heyran
İyi dost, aziz dost.

Hezar
Bülbül. 2. Çok, pekçok.

Hezel
Şaka, alay, mizah

Hical
Gelin odaları.

Hicran
Ayrılık, ayrılığın verdiği derin keder, acı manalarındadır.

Hicret
Göç

Hiçsönmez
Sonsuza değin yaşar, sonsuza değin sönmez

Hifa
Sabreden, çok güzel ve varlıklı bir kadın sahabenin adıdır.

Hikmet
Gizine, sırrına erişilemeyen.

Hilal
Ayın ilk günlerinde aldığı yay biçimi, yeni ay.

Hilâl / Hilal
(Arapça)Ayın ilk günlerdeki durumu, yeni ay, ayça.

Hildan
Yükselmek, çıkmak.

Hilde
Kurtulmak, yükselmek, ilerlemek

Hilkat
Yaradılış.

Hilmiye
Yumuşak huylu, ince nazik kimse.

Hinar
Nar meyvesi gibi bereketli.

Hira
Suudi Arabistan’daki Hz. Muhammed’in peygamberlik görevini aldığı Hira Dağı

Hiranur
Mekke’de bulunan Hz Muhammed’ e ilk vahiy gelen dağda zuhur eden ışık, nur

Hisar
Etrafını sarma.

Hivda
Ayın doğuşu.

Hıfziye
Ezberleme. 2. Saklama, koruma.

Hıraman
Salına salına, naz ve eda ile yürüyen.

Hoşcan
İyi insan, güzel kişi.

Hoşdil
Tatlı dilli.

Hoşeda
Nazlı güzel

Hoşfan
Güzel, göz alıcı.

Hoşfidan
Tatlı, sevecen genç.

Hoşgül
Tebessümü eksik olmayan.

Hoşnaz
Nazlı, sevimli.

Hoşnigar
Resim gibi hoş sevgili.

Hoşnüma
Güzel ve hoş görünen görünmü etkili ve güzel.

Hoşnur
Sevimliliği ve cana yakınlılığıyla ışık saçan.

Hoşnut
Herkesi memnun eden.

Hoşseda
Hoşa giden ses

Hoşses
Tatlı, edalı, işveli.

Hoşsoy
Tatlı, sevimli bir soydan gelen.

Hoşsu
Gönül ferahlatan.

Hoşten
Yüreğinin sevimliliği dışına vurmuş olan.

Hulkiye
Yaradılıştan gelen huy.

Hulya
Kuruntu. 2. Kurgu. 3. Fikir. 4. Sevda,

Hüma
Efsanelerde geçen, yere konmayıp sürekli gökte kaldığına inanılan cennet kuşu

Hüma/Huma
İnsanlara mutluluk getireceğine inanılan kuş.

Humay
Uğur getiren devlet kuşu.

Humeyra
Aklık, beyazlık. Beyaz tenli kadın.

Hüner
Yetenek, beceri

Hüray
Ay gibi özgür ve güzel.

Hürgül
Gül gibi özgür ve güzel.

Hürgüz
Sonbaharın özgürlüğü.

Huri
Cennet kızı, melek

Huriay
Güzeller güzeli.

Hurican
Çok güzel dost.

Huridil
Sözleriyle herkesi kendine hayran bırakan

Hurigül
Güzeller güzeli.

Hurigüz
Mahsun, hüzünlü güzel.

Hurinaz
Nazlı güzel, nazenin

Hurinur
Işık saçan güzellikte olan.

Hurişah
Güzel ve etkili kadın.

Hurişan
Güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Hurisel
Coşkulu güzel.

Hurişen
Fiziğiyle güzel ve de yüreğiyle içten olan.

Huriser
Hurilerin başı

Hurises
Sesinin güzelliğiyle herkesi kendine hayran bırakan.

Hurisu
Güzelliği ve temizliğiyle bilinen.

Huriye
Melekle ilgili, melek gibi

Huriyüz
Çok güzel yüzü olan.

Hürmet
Saygı.

Hurmız
Jüpiter yıldızı.

Hürmüz
Zerdüşt dininde, iyilik ve hayır tanrısı

Hürnaz
Nazlanmakta özgür olan

Hürnur
Özgürlük aşılayan.

Hürrem
Sevinçli şen, neşeli.

Hürriyet
Özgürlük

Hürşan
Özgürlüğü şanına, şöhretine uygun yaşayan.

Hürsay
Bağımsızlığıyla saygınlık kazanmış olan.

Hürsel
Özgürlüğünü yüreğinde coşku ile taşıyan

Hürsen
Özgürlüğüne düşkün olan.

Hürses
Özgürlüğün sesi.

Hürsev
Özgürlüğü sev

Hürseven
Özgürlüğü seven.

Hürsever
Özgürlüğü seven.

Hurşide
Güneş

Hürsoy
Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.

Hürsu
Kendi yolunda ilerleyen – Bildiğini okuyan

Hüsna
Çok, en çok, pek çok güzel” gibi anlamlara gelmektedir.

Hüsne
Her şeyin en güzeli

Hüsniye
Güzellikle ilgili, güzelliğe ait

Hüsnüan
Güzellik.

Hüsnünazar
İyi gözle görme.

Hüsnüye
“Hüsniye” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Hüsran
Beklenilen şeyin elde edilememesinden duyulan acı

Hüsün
Güzellik, iyilik, olgunluk

Hüveyda
Apaçık, besbelli, ortada

Hüzün
Tasa, üzüntü

Huzur
Gönül rahatlığı

Hüzzam
Müzikte bir makam

İ

İçil
Kıyıdan içerde bulunan il.

İçim
Bir yudumda içilecek miktar; bir şey içilirken alınan tat ; çok güzel çok alımlı, çok çekici anlamında da kullanılır.

İclal
Azamet, büyüklük, ağırlama, ikram

İçli
Kolay duygulanıp incinen, içlenme huyu olan, duygulu kişidir.

İçten
Gönülden, cana yakın, candan

İdil
Kır yaşamını anlatan kısa şiir ya da yazı

İdilsu
Su için yazılmış şarkı ya da şiirdir.

İdlal
Naz etme, aşırı nazlanma.

I

Ifakat
Hastalıktan kurtulma, iyileşme, ayılma.

İ

İffet
Temizlik, namuslu olmak anlamını taşır.

I

Iğıl
Çok ağır akan su

Ihlamur
Güzel kokulu, çiçeği kurutularak şifa niyetine çay olarak içilen bir ağaç

İ

İhmirar
Kızarma, kızıllık anlamındadır.

İkbal
Baht açıklığı, işlerin doğru gitmesi, gelecek anlamındadır.

İklim
Bir ülke ya da bölgenin ortalama hava durumunu belirleyen meteorolojik olayların tümü.

İklima
Hz. Adem’in ilk kız çocuğu, dünyaya gelen en güzel 3 kadından biridir diye rivayet edilir.

I

Iknat
Allah’ a dua etme yalvarma anlamındadır.

İ

İkra
Hz. Muhammed (S.A.V) inen ilk Vahiy

İkram
Sunma.

İkranur
Her şeye Rabbin ismi ile başlayan, nurlu insan.

İkrasu
Berrak akan su, temiz ve saf. İkra+Su

İksir
Eskiden hayatı ölümsüzleştirmek, madenleri altına çevirmek gibi olağanüstü etkileri olduğuna inanılan sıvı. 2. İç ferahlatıcı ilaç veya içki. 3. Aşk ilham eden büyülü içki.

İlaf
Bu isim, Kureyş Suresi’nde yer alır. Bir şeyleri birleştirmek, sevmek, uzlaşmak, anlaşmak anlamına gelir.

İlarya
Gümüş balığının küçüğüdür.

İlay
Ülkenin en güzeli.

İlayda
Su perisi

İlbüke
İlbey hanımı, seçkin hanım

İlcan
Ülkenin canı, sevdiği

İlçim
Elçilik görevi.

İlçin
İlde olan, ülke için yaşamak.

I

Ildem
Yaptığından pişman olmayan.

İ

İlden
Üzgün

İldeniz
Ülkenin denizi

I

Ildır
1. Alacakaranlık. 2. Parıltı, ışıltı.

Ildız
Yıldız.

İ

İlenay
Gülen ay.

İley
Huzur, yön, taraf

I

Ilgaz
Atın dört nala koşması, hücum

İ

İlgi
İki şey arasındaki bağıntı, bağ, ilişki; bir şeye karşı duyulan bilme isteği

İlgin
Yabancı, gurbette yaşayan

İlginay
Gurbette yaşayan güzel.

I

Ilgım
Çölde uzaktan su gibi görünen ışık yanıltısı, seraptır.

Ilgın
Kumlu topraklarda yetişen ve çit bitkisi olarak kullanılan ağaççık.

Ilgıt
Esinti ve akış için kullanılan yavaş yavaş anlamında

İ

İlgün
Ülke güneşi, başkaları, yabancılar

İlgür
Gelişkin, güçlü.

İlim
Bilim

İlisu
Sulak yer, hareketli yer.

I

Ilık
Sıcak, canlı

Ilım
Uzlaşmacı.

İ

İlkay
Ayın ilk hali

İlkbahar
Bahar mevsimi

İlkcan
Genellikle ailenin ilk doğan çocuğuna verilen bir ad) ilk sevgili

İlke
Temel alınan düşünce, kural

İlkgül
(ailede ilk doğan kız çocuğuna konur) güllerin ilki, ilk gelen gül

İlkgüz
Eylül ayı

İlkim
İlk çocuklara verilen addır. Benim ilk olanım anlamındadır.

İlkin
Önce, öncelikle

İlknaz
İlk doğan kız çocuklarına verilen isimdir. İlk yapılan naz gibi, çok nazlı gibi anlamları vardır.

İlknur
İlk nur, İlk gelen ışık

İlksal
İlk çocuk olmasıyla övünülen.

İlkşan
İlk göz ağrısı.

İlksay
İlk olmasıyla özen gösterilen.

İlksel
(ilk çocuk ya da ikizlerden ilk doğan için) ilk gelen sel

İlksen
Önce sen anlamında

İlksev
İlk önce sevilen.

İlkut
Yurdun için savaş.

İlkyaz
Bahar sonu, Yaz başlangıcı

İlkyel
Hafif esinti.

İlma
Parlama, belirme, işaret etme

İlmiye
İlme ait, ilme mensup anlamındadır.

İlnur
Ülkenin, çevrenin ışığı.

İlsel
İlle ilişkili, yurtla ilişkili

İlser
Yurdu için baş veren.

İlsu
Ülkenin suyu, bereketi

İltaç
Yurdunu taçlandır, onurlandır.

İlter
Yurdu koruyan, yurtsever

İlterim
Yurdunu koruyan.’

İlya
İnsan anatolojisinde böğür anlamındadır.

İmbat
Yazın, gündüz denizden karaya doğru esen mevsim rüzgarı, deniz yeli.

İmece
Elbirliği ile yapılan çalışma.

İmer
Zengin, varlıklı

İmge
Düş, hayal, görüntü, tasarım

İmgen
Düşleyen

İmran
Evine bağlı, evcimen anlamında

İmren
İmrenmek fiilinden, görünen şeyi edinme isteği

İnal
Kendisine inanılan kimsedir.

İnanç
İnanılan şey

I

Inanna
Sümer mitolojisinde hayat ve ask tanricasi.

İ

İnce
İnce yapılı; kalınlığı az olan; düşünce, davranış bakımından incelik gösteren

İnci
İstiridyede oluşan küçük değerli süs tanesi

İncidil
Değerli sözler söyleyen.

İncifem
İnci gibi güzel olan.

İncigül
İnci tanesi ve gül gibi güzel

İncila
Işık, parlaklık

İncilay
Ay’ın ince olduğu hali.

İncili
Değerli.

İncinur
İnci gibi ışıklı, parlak

İncisel
Coşkulu ışık.

İnciser
En güzel inci.

İncisoy
İnci gibi bir soydan gelen.

İndira
Girişim. 2. Önegeçme.

İnsel
İnsani, insana yakışan.

İnşirah
1. Açıklık, ferahlık, rahatlık. 2. Kur'an-I Kerim'de bir sure.

İpar
Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen çiçek

İpek
İpek böceği kozası çözülerek çıkarılan ince parlak tel

İpekel
İpek gibi yumuşak el

İpekten
İpek gibi, ipekten yapılmış; teni çok güzel olan, ipek tenli

İrade
istek, dilek. 2. Buyruk. 3. Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü.

I

Irak
Uzak.

Iras
Hakkına rıza gösteren.

Iraz
Razı olan.

İ

İrem
Kuran’ da geçen sahte cennet / Şam ya da Yemende bulunduğu ileri sürülen eski ünlü bahçe

İremsu
Cennet bahçesi.

İren
Özgür, serbest

İrgün
Günün çok erken zamanı

I

Iris
Gözbebeği, göznuru. Göze parlaklık ve renk veren bölüm.

Irıs
Mutluluk, saadet.

Irısgül
Mutluluk gülü.

Irmak
Akar su, dere, gibi su kaynağı türüdür.

İ

İrman
Arzu, istek. 2. Davetsiz gelen misafir.

İrva
Suya kandırmak, bolca sulamak.

İrza
Gönlünü hoş etme, gönül alma.

İşcen
Çok çalışkan, çalışmayı işi seven

I

Işık
Bazı cisimler tarafından tabii halde ve akkor haline gelinceye kadar ısıtıldığında yayılan, cisimleri görmemizi sağlayan ışıma, aydınlık, ziya, nur

Işıl
Işıldayan

Işılay
Ay ışığı

Işıltan
Tanyerinin ışığı

Işıltı
Parıltı, titrek ışık

Işım
Işınlık, aydınlık.

Işın
Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti

Işınay
Ay gibi ışıldayan

Işınbike
Aydınlık saçan kadın

Işıngün
Işılar, ışık saçar, aydınlanır gün; ışıyan Güneş

Işınsal
Işıkla ilgili

Işınsu
Aydınlık, duru su

Işk
Aşk

İ

İşkar
Emekçi, işçi.

I

Işkın
Bitki filizi, asma sürgünü

Isla
Sulu, verimli

İ

İslim
1. Çin işine benzer şekilde yapılmış bir tür süs, bezek. 2. Buhar.

İsmet
1. Masumluk, günahsızlık, temizlik. 2. Haramdan çekinme, namus.

İsmiay
Adıda kendi gibi güzel olan

İsmican
içten olması temenni edilen.

İsmigül
Gül gibi güzel olması temenni edilen.

İsmihan
Hükümdar ismi.

İsminaz
Nazlı, adı nazdan gelen.

İsminur
Nur gibi ışık saçması temenni edilen.

İsmişan
Adı gibi şanlı, şöhretli olması temenni edilen.

İsmişen
Adı gibi neşeli olması temenni edilen.

İsna
Övme, şükretme, değer, yükseltme.

İsra
Gece yürüyüşü. Geceleyin yürütme, gönderme, bir yerden bir yere ışınlama. Hz. Muhammed’ in Miraç gecesinde yaşadığı özel hal.

İstek
Bir şeye duyulan içsel eğilim; birinden yerine getirilmesi istenilen şey

İstem
İrade, arzu.

İstemihan
İradeli, arzulu, yönetici.

İşve
Naz, eda.

İşvebaz
Naz edici, kırıtkan, cilveli.

İşvekar
Nazlı, cilveli.

İşvel
Nazlı, cilveli.

İtibar
Saygı, önem, onur, şeref.

I

Itır
Güzel koku, bir çiçek

İ

İyem
İyilik, güzellik

İyimser
İyi şeyler düşünen, her konuda, kötü şeyleri düşünmeksizin umutlu olan, herşeyi iyi yönüyle gören manasındadır.

İzabel
Dişi, kadın. İsabella isminin bir başka yazılış halidir. Yabancı isimdir.

İzan
Anlayış, kavrayış, akıl, terbiye.

İzel
İz + El /El izi anlamında

İzem
Büyüklük, ululuk

İzgen
İzi geniş

İzgi
İyi, güzel, akıllı, adaletli

I

Izgın
Tohumlarından yağ çıkarılan bir bitki

İ

İzgül
Gül izi.

İzgün
Gün izi.

İzim
Önceden bulunduğum yerde bıraktığım belirti anlamında

İzlem
Gözlem, izlemek eylemidir.

I

Izrar
Zarar, ziyan,

J

Jade
Yeşim taşı. Yarı değerli yeşil renkli bir taş.

Jale
Kırağı, çiğ, şebnem

Jaledar
Üzerine şebnem düşmüş, kırağılanmış

Jalenur
Parlayan, ışıldayan, çiğ

Janbek
Kuvvetli lider.

Janseli
Güneşin doğduğu yer.

Janset
Güneşin doğuşu.

Jarin
Yakınmak, haykırmak.

Jasmin
Yasemin çiçeği

Jefi
Güçlü, deneyimli,

Jehat
Becerikli, yetenekli.

Jenin
Vurmak anlamında.

Jerfi
Derinlik. Derin deniz.

Jergar
Deniz yeşili renk

Jeyan
Kükreyen ve kızmış olan.

Jilda
Yaşamın önünde duran kimse.

Jinmir
Kraliçe, prenses.

Jinsal
Çağ, yaş, dönem

Jiyan
Kızgın.

Jülide
Karışık, dağınık saç. Derinlik.

Jutenya
Bir tane.

K

Kader
Yazgı, alın yazısı, talih, kişinin hayat planı manasındadır.

Kadife
İyi huylu, sakin

Kadime
Eski, önceki hali hakkında bilgi sahibi olunmayan

Kadire
Çok kuvvetli, gücü tükenmeyen

Kadın
Dişi cinsten erişkin insan. 2. Evlenmiş kız. 3. “Bayan” anlamında kullanılan bin ünvan. 4. Analık veya veya

Kadınana
Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın.

Kadıncık
Hanımefendi.

Kadriye
Değer, kıymet, onurla ilgili.

Kafiye
Şiirde, mısra sonunda yer alan kelimelerin ses benzerliği.

Kahya
Konak, çiftlik vb. yerlerde türlü işleri yapmakla görevli kimse.

Kaila/Kayla
Pür, saf, katıksız, kötülükten uzak kimse anlamındadır.

Kainat
Var edilen şeylerin hepsi, yaratılanlar. Evren, alemler…

Kalender
Aza tamah eden, alçakgönüllü, sade.

Kamber
1. Köle, itat eden. 2. Dost, arkadaş.

Kamelya
Çok güzel çiçekleri olan bir bitki

Kamer
Ay. Kuran’ da sure adı

Kamertab
1. Aydınlık, ışık. 2. Ay ışığı, mehtap.

Kamile
Bütün, eksiksiz, olgun

Kamuran
İstediğine ulaşmış, mutlu

Kaniye
Elindekiyle yetinen. 2. Aklı yatmış, kabullenmiş.

Karaca
Rengi karaya yakın, esmer

Karadut
Siyah renkli dut.

Karakız
Esmer tenli kız.

Karanfil
Kokulu bir çeşit çiçek

Kardan
Kar kadar beyaz.

Kardelen
Kar üzerinde çiçekleri görülen beyaz zarif bir çiçek

Kardem
Kar zamanı.

Karen
Saf, arı, katıksız…

Karin
Yakın, nail olan, hısım

Karina
Carina takım yıldızının adı

Karmen
Parlak kırmızı renk

Karsel
Karın erimesiyle oluşan sel.

Karsu
Karın suyu ya da sulu kar.

Karya
Karlar kraliçesi.

Karyağdı
Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.

Kaşife
Bulan, ortaya çıkaran.

Katibe
Yazıcı, devlet memuru.

Katmer
Bir şeyi oluşturan katlardan her biri. 2. Arasına yağ veya kaymak sürülerek katlanmış yufka ekmeği.

Katre
Damla. Damlayan şeydir.

Katun
Kadın

Kavin
Güçlü kız çocuğu.

Kayansel
Taşkın, akarsu seli, sel27

Kayla
Masum, temiz, katkısız, saf… Yunancadır.

Kaymak
Sütün yüzünde zar gibi toplanan, açık sarı renkli, koyu yağlı katman. 2. Bir şeyin en iyi ve en seçkin bölümü.

Kayra
Yüksek tutulan ya da sayılan birinden gelen iyilik, ihsan, lütuf

Kâzime
Öfkesini, hırsını yenebilen kimse.

Kebar
İlk şafak.

Kebire
Büyük, ulu, yaşça büyük.

Kebuter
Güvercin.

Keder
Kaygı, üzüntü, tasa.

Keje
Sarışın kız çocuğu. Kürtçedir.

Kekik
Güzel kokulu bir bitki.

Keklik
1. Güvercin büyüklüğünde, eti için avlanan, tüyü boz, ayakları ve

Kelebek
1.Vücudu kanatlan ince pullarla ve türlü renklerle örtülü, dört kanatlı, çok sayıda türü olan böcek. 2.Narin, ince kadın.

Kendi
Tek başına

Kenter
Şehir terbiyesi almış, kentli.

Keriman
Eli açık, cömert.

Kerime
Ayet, kız evlat, kıymetli anlamları taşır. (Ayet-i Kerime)

Kerra
Tan gibi, koyu

Keşfiye
1. Keşifle ilgili. 2. Keşfeden.

Kevser
Cennette bir akarsuyun adı

Kezban
Aslı Kedbanu – vekilharç kadın (evi çekip çeviren) Ev kadını, evine ve kocasına bağlı kadındır. Bir diğer anlamı; yalan, yalancıdır.

Kezban/Keziban
1. Bir yeri yöneten kadın kahya. 2. Ev kadını, evine ve kocasına bağlı kadın

Kibare
1. Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan. 2. Seçkin,

Kibariye
Kibar, nazik kadın.

Kibele
Toprak tanrıçası

Kifaye
1. Yetişme, el verme, kâfi gelme. 2. Bir işi yapabilecek nitelikte olma.

Kifayet
1. Yetişme, el verme, kâfi gelme. 2. Bir işi yapabilecek nitelikte olma.

Kimya
Maddelerin temel yapılarını¸ bileşimlerini¸ vb.ni inceleyen bilim.

Kinebike
Küçük hanım.

Kiraz
Gülgillerden bir meyve ağacının sulu tek çekirdekli meyvesi

Kişwer
Krallık, ülke.

Kırçiçek
Kır çiçeği, yabani çiçekler.

Kısmet
Talih, nasip, kader

Kıvanç
Sevinç

Kıvılcım
Yanmakta olan bir ateşten sıçrayan küçük ateş parçasıdır.

Kıymet
Değer

Kızhanım
Az bulunur hanımefendi.

Kızılca
Kırmızı renge çalan

Kızılcık
Kızıl renkli, küçük ekşimsi meyveleri olan ağaçcık.

Kızıltan
Kızıl renk tan

Kızımay
“Kızım ay gibi parlak ve güzeldir” anlamında kullanılan bir ad.

Kızkına
Küçük kız.

Konca
Açmamış çiçek, gonca

Koncagül
Gül goncası

Konçuy
Prenses.

Korgül
Kor renginde, kızıl gül.

Körpe
Tazeliği üstünde, daha büyümemiş. 2. Yeni yetişmekte olan.

Kösem
Sürünün önünden giden, yol gösteren koç. Cildi temiz, pürüzsüz.

Köz
İçinde küçük kor parçaları bulunan kül

Koza
İçinde tohum ya da krizalit bulunan korunak

Krizantem
Sadakat anlamına gelen çiçektir.

Kübra
En büyük, çok büyük manasındadır.

Kudsiye
Kutsal, saygı uyandıran.

Kudsiyet
Kutsallık. 2. Saflık, anlık, temizlik.

Kuğu
Beyaz tüylü bir su kuşu

Kukus
Tomurcuk.

Kulan
İki üç yaşında dişi tay, kısrak.

Kumral
Açık kestane rengi, bu renkte olan

Kumru
Güvercine benzeyen bir kuş türü

Kumsal
Deniz kenarı üzeri kumla örtülü yer, sahil.

Kurtuluş
Tehlikeli veya kötü bir durumdan kurtulma.

Kutal
Mutlu ol anlamındadır.

Kutan
1. Saban. 2. Saka kuşu.

Kutay
Kutlu, uğurlu ay

Kutbiye
Kutupla ilgili, kutba ilişkin.

Kutgün
Uğurlu, kutsal zamanda doğan.

Kutlay
Uğurlu, şanslı ay.

Kutlu
Uğur getirdiğine inanılan, uğurlu, ongun, mübarek.

Kutluay
Uğurlu, şanslı ay.

Kutluay/Kutlay
Uğurlu, kutlu ay.

Kutlucan
Şanslı, uğurlu dost.

Kutlumaral
Uğurlu dişi geyik, kutlu geyik

Kutlunaz
Şanslı nazenin.

Kutlunur
Şans ışığı veren.

Kutlusun
Şanslısın, uğurlusun.

Kutsal
Uğurlu sel, hayırlı sel

Kutsalan
Uğur getiren, kutlu.

Kutsalar
Uğur getiren, kutlu.

Kutsan
Uğurlu, talihli ad.

Kutsel
Uğuru bol olan, çok çoşkulu

Kutseli
Mutluluk seli, büyük coşku

Kutun
1. Mutlu. 2. Kutsal.

Kuyaş
Güneş sıcağı.

Kuzay
Güneş görmeyen gölgelik yer.

Kuzey
Güneşi az gören yer; kuzey

L

Laçin
1. Bir cins şahin. 2. Sarp, yalçın. 3. Şiddetli.

Lal
Dili tutulmuş, konuşamayan.

Lale
Yaprakları uzun, çiçekleri kadeh biçiminde çeşitli renkleri olan soğanlı bir süs bitkisi

Lalegül
Türk Müziğinde bir makam.

Lalehan
Lalelerin sultanı

Lâleruh
Lâle yanaklı, yanağı lâle gibi kırmızı olan

Lalezar
Lale bahçesidir.

Lâlgûn
Kırmızı renkli, al

Lalin
Eski dilde kırmızı renkli olan.

Lamia
Parlak, parlayan

Lamiha
Işıldayan.

Lamiye
Parıldayan, parlak

Lara
Su perisi

Larasu
Su perisi.

Larissa
Yunanistanda antik bir şehir.

Latife
Yumuşak, hoş nazik / Espri, şaka

Lavanta
Lavanta çiçeğinden elde edilen ispirtolu güzel bir koku.

Lavin
Heyelan, çığ.

Lavinya
Bir çeşit çiçek.

Layike
Ulaşılması gereken herhangi bir amaca veya maddeye uygun olan.

Laylank
Zambak.

Layza
En yüksek.

Lebibe
Akıllı, zeki.

Lebriz
Ağzına kadar dolu olan.

Ledeyna
Allah’ın makamı, huzuru

Lema
Parıltı, parlayış

Leman
Titrek / Parlamak / ekin toplamak

Lemide
Parlak, parıldayan

Lemis
Dokunma, elleme

Lemiye
Parıldayan.

Lena
Bizim için, bizden biri.

Lerzan
Titreyiş, titrek

Lerze
Titreme

Lerziş
Titreme, titreyiş

Letafet
Hoşluk, güzelliktir.

Levin
Rengarenk, renk, boya anlamındadır.

Levzi
Badem gibi olan.

Leyal
Geceler.

Leyan
Parlayan

Leyla
Uzun ve karanlık gece, çöl gecesi.

Leylagül
Siyah gül.

Leylak
Mor ve beyaz renklerde çiçek açan, salkım şeklinde, hoş kokulu bir bitki

Leylan
Serap, yanılgı.

Leyli
Geceye özgü, gece yapılan

Leylifer
Gece ışığı

Leylim
En karanlık gece

Leylüfer
Gece ışığı

Leyya
Susuz yer.

Lezin
Hızlanma.

Lezir
Akıllı, zeki

Leziz
Lezzetli, tatlı, hoşa giden

Lezize
Tadı, güzel, hoş olan.

Lğıl
Yumuşak akan su.

Lidya
Anadoluda eski bir uygarlık adıdır.

Lila
Açık eflatun rengi.

Lilya
Cennet bahçesi.

Limon
Turunçgillerden bir ağaç ve bu ağacın meyvesi

Lina
Kuran’da da geçen Lina ’nın anlamı hurma fidesi demektir.

Linda
İsyanyolca’da güzel anlamına gelen isim.

Linet
Sürgün.

Lirik
Coşkun.ilhamla dolu.

Liva
1. Bayrak. 2. Mülki idarede kaza-vilayet arasında bir derece, sancak. 3. Tugay. 4. Tuğgeneral. 5. Livai saadet, Liva-i şerif.

Livanur
Hz. Muhammed s.a.v. efendimizin bayrağı.

Livza
Bolluk, bereket.

Liya
Sabrın en güzeli.

Liyakat
1. İktidar, güç. 2. Erdem

Liyan
Sarmaşık türü adıdır.

Lizge
Çiçek tomurcuğu anlamına gelir.

Lodos
Güneyden esen rüzgar

Lorin
Işıklı, aydınlık.

Loya
Lazca’da tatlı kız anlamına gelen kelime.

Lşılar
Parlayan, ışıldayan. 2. Neşeli, canlı.

Lşılay
Ay ışığı, parlak, ışıldak

Lşıldar
Göz alıcı, ışık saçan.

Lşıltan
Tan yerinin ışığı.

Lşınay
Ay gibi ışıldayan.

Lüle
Çiçek.

Lulu
Olağanüstü şeydir.

Lulubar
İnci yağmuru manasındadır.

Lüte
Bükülmüş, dürülmüş, düzeltilmiş şey.

Lütfiye
İyi muamele, güzellik ve hoşlukla ilgili

Lütuf
İyilik, güzellik, hoşluk

Lütufkar
İyilik eden

M

Macide
Şan ve şeref sahibi

Madelet
Adalet, doğruluk.

Mağfiret
Tanrı’nın kullarının günahlarını bağışlaması. 2. şefkat, acıma ve yargılama.

Mahbube
Sevgili

Mahçiçek
Ayçiçeği

Mahfer
Ay ışığı.

Mahibe
Bereketli ve heybetli.

Mahidevran
Mah Ay ya da güzel yüz, devran ise devir veya zaman manasına geliyor. Bu durumda mahi devran, kelime anlamı olarak zamanın güzeli, devrinin güzeli’, ‘zamanın ayı manalarına geliyor.

Mahinur
Ay yüzlü nurlu güzel.

Mahire
Hünerli, becerikli

Mahiye
Aylık, maaş.

Mahizar
Ayın çok olduğu gece.

Mahizer
Altın renginde ay.

Mahınev
Yeni ay, ayça, hilal.

Mahmude
1-Övülmüş, Methedilmiş; Övgüye Değer, Övülmeye Değer. 2-Allah’a çok şükreden, çok hamt eden.

Mahmure
Sarhoşluğun verdiği sersemlik. 2. Süzgün ve dalgın bakışlı göz.

Mahnur
Işıklı ay

Mahpare
Ay parçası, çok güzel kadın. – bk. Mehpare

Mahperi
Ay gibi güzel olan kız.

Mahpeyker
Güzel yüzlü, nurlu. Kösem Sultan’ın adıdır.

Mahrem
Gizli, saklı. 2. İçli dışlı, sırdaş.

Mahru
Yüzü ay gibi güzel olan.

Mahrume
Yoksun kalmış. 2. Payı kısmeti olmayan, şanssız.

Mahrur
Alevlenmiş, ateşli.

Mahşer
Kıyamet günü ölülerin dirilip toplanacakları yer ve zaman.

Mahsure
Kuşatılmış, sarılmış.

Mahten
Ay gibi beyaz, ışıklı, parlak teni olan.

Mahter
Yeni ay, ayça, hilal.

Mahur
Klasik Türk müziğinde bir makam.

Mahzure
Çekinme, sakınma. 2. Korku. 3. Savaş.

Maide
Yemek sofrası manasına gelir. Kuran’ın 5. Suresinin ismidir. Surede gökten inen sofra olarak maide ismi geçer.

Makber
Mezarlık.

Makbule
Alınan, kabul olunan, beğenilen

Maksude
İstenilen şey, murat.

Maksure
Kısaltılmış. 2. Elinde olmadan, zoraki. 3. Alıkonulmuş. 4. Camilerde büyükler için ayrılan yüksekçe yer.

Makule
Tür, çeşit. 2. Soy.

Malike
Sahip olan, elinde bulunduran.

Mamure
Bayındırlık . 2. Kent, kasaba.

Mana
Anlam. 2. Düş. 3. İçyüz, 4. Akla yatkın neden.

Manolya
Çok güzel çiçekleri olan bir bitki

Mansure
Tanrı yardımıyle zafer kazanmış. 2. Yardım görmüş.

Maral
Dişi geyik

Marifet
Ustalık, hüner. 2. Uygun olmayan, hoşa gitmeyen.

Mariye
Mısır’da Şen’un adında birinin kızı olup hicretin 7. yılında kızkardeşi Şirin ile birlikte, Mukavkıs tarafından Hz. Muhammed’e (s.a.s) hediye edilen kıbti bir cariye. Hz. Peygamberin hanımlarından küçük yaşta ölen oğlu İbrahim’in annesi

Martı
Beyaz ve parlak yeşil renkte deniz kuşu.

Marufe
Bilinen tanınan. 2. Ün kazanmış, ünlü. 3. Dinsel bakımdan iyi bulunmuş, beğenilmiş kimse.

Marziye
Razı olma, hoşnut olma, memnuniyet manasındadır. Nefs-i Marziye olarak tasavvufi nefis mertebelerinin birinin de adıdır.

Masal
Öykü, hikaye.

Maşuka
Sevgi, sevilen yavuklu.

Masume
Günahsız, suçsuz.

Mavera
Bir şeyin ötesinde bulunan, görülen alemin ötesi anlamındadır.

Mavi
Gökyüzünün rengidir.

Maviş
Ak tenli ve mavi gözlü

Mavisu
Deniz

Maya
Asıl, öz, yaradılış.

Mayıs
Bir bahar ayı ismidir.

Mayra
Güzellik.

Mazlume
Zulüm görmüş, haksızlığa uğramış, ezilmiş, yıkılmış. 2. Uysal boynu bükük, nazlı.

Mebruke
Kutlu, bereketli kadın

Mebrure
Hayırlı, beğenilmiş

Mebuse
Gönderilmiş, yollanmış. 2. Milletvekili. 3. Öldükten sonra diriltilmiş olan.

Mecide
Şan ve şeref sahibi. 2. Büyüklük, ululuk.

Mecra
Suyun aktığı yatak, suyoludur. Bir işin gidiş yoludur. Bedendeki ahlatın alıştığı yol.

Medar
Dayanak, yardımcı.

Medeniyet
Uygarlık.

Mediha
Methedilmiş, övünülmüş, beğenilen kadın

Medine
Arabistan’da bir şehirdir. Hz. Peygamberin kabrinin bulunduğu şehirdir.

Mefbaret
Övünülecek şey, övünmeye neden olacak şey.

Mefharet
Övünç, övünme, kıvanç.

Mefkure
Ulaşılmak istenilen en yüce amaç, ülkü, ideal

Meftune
Gönül vermiş, tutkulu, tutkun.

Mehcure
Uzaklık. ayrılık, 2.-Bir kenara bırakılma.

Mehin
Dişi at. kısrak.

Mehir
Ay.

Mehlika
Ay yüzlü güzel.

Mehpare
Ay parçası, çok güzel

Mehru
Ay yüzlü güzel.

Mehrup
Yoksul, fakir.

Mehtap
Ay ışığı, dolunay

Mehtiye
Doğru yolu bulan, hidayete eren. – bk. Mehdiye

Mehveş
Ay kadar güzel olan

Mela
Doluluk, topluluk, ova gibi anlamları vardır.

Melahat
Yüz güzelliği, cemal

Melaik
Melekler.

Melda
İnce ve taze vücutlu, genç, körpe, nazik

Melek
Çok güzel, çok dürüst, tertemiz

Melekcan
Çok iyi dost. 2. Karakteri iyi olan.

Melekgül
Çok iyi kalpli.

Meleknaz
Nazlı güzel.

Meleknur
1. Allah’ın nur­dan yarattığı varlıklar. Allah’ın emirlerine tam itaat eden varlıklar. 2. Ha­lim, selim güzel huylu kimse.

Meliha
Güzel, sempatik, şirin

Melike
Kadın hükümdar, hükümdar karısı

Meliken
Güzel.

Melikenur
Hayatı aydınlık kadın kraliçe

Meliknaz
Nazlı, güzel, terbiyeli.

Melin
Suda açan bir çiçek

Melina
Kökeni yunanca olup bal anlamına gelmektedir.

Melinay
Cennete düşen ilk yağmur damlası.

Melinda
Bir anlamı bal olarak rastlıyoruz. Diğer anlamı da benim güzel kızım demektir.

Melis
Bal arısı

Melisa
Tatlı, bal gibi, kokulu bir bitki adıdır.

Melissa
Bir tür kokulu, otçul bitki, oğul otu.

Melissa / Melisa
1.Bir tür kokulu, otçul bitki, oğul otu. Baklagillerden, yaprakları lio

Meliz
Tatlı, güzel, bal.

Mellisa
Baklagillerden, yaprakları limonu andıran kokulu bir bitki.

Melodi
Ezgi, müzik parçası

Meltem
Hafif rüzgar, yaz rüzgarı

Memduha
Övülmüş, yüceltilmiş. 2. Övgüye değer.

Memnune
Sevilmiş, sevinçli.

Mena
Sansikritçe bir isimdir. Bilgili demektir.

Menal
Yetiştirme, nâil olma, kavuşma. Osmanlıcadır.. Ele geçirilen, sahip olunan şeye denir.

Menekşe
Mor renkli bir kır çiçeği.

Menesa
Hz. Yusuf’un kızı.

Meneviş
Renk dalgalanmaları.

Menevşe
Kokulu çiçekler açan bir bitki.

Mensure
Saçılmış, serpilmiş.

Menzure
Adanmış, adak olarak belirtilmiş.

Meral
Meral (Maral) Dişi geyik

Meram
Arzu, istek, niyet demektir.

Mercan
Deniz dibine ağaç gibi kök salarak büyüyen, hayvan gibi duyguya sahip, kırmızı renkli, kalker iskeletli bir canlı türüdür.

Mergül
Çok nadide bulunan renkte bir gül çeşidi

Meriç
Bulgaristan’dan çıkıp Edirne yakınlarında Arda ve Tunca ile birleştikten sonra Türk-Yunan sınırı boyunca akarak Enez yakınlarında Ege Denizi’ne dökülen ırmaktır.

Merih
Mars gezegeni

Mersa
Liman.

Merve
Mekke’de bir dağın adı olup hacılar, Merve ile Safa arasında Sa’y ederler yani 7 defa gidip gelirler. Kur’an-ı Kerim’de bakara suresi 158. Ayet’te geçmektedir.

Meryem
Dinine bağlı, iffetli kadındır. Hz. Meryem

Merza
Meleklerin kraliçesi demektir.

Merze
Mercan

Merziye
Beğenilen, güzel olan.

Merzuka
Rızkı verilmiş, mutlu

Mesadet
Mutluluk, sevinç.

Meşakkat
Güçlük, sıkıntı, zorluk. 2. Eziyetli, zahmetli iş. .

Meşale
Ucunda, alev çıkararak yanıcı bir madde bulunan, aydınlatmaya yarayan değnek.

Meserret
Sevinç, şenlik

Meşine
Ela, ela gözlü

Meşk
Yazı örneği. 2. Yazı ve müzikte alıştırma, uygulama

Meşkure
Beğenilmiş, övgüye değer, teşekkür edilecek değerde.

Mesrure
Sevinmiş, sevinçli. 2. İsteğine kavuşmuş, mutlu olmuş.

Mesture
Örtülü. 2. Gizli saklı. 3. Namuslu, açık gezmeyen kadın.

Mesube
Hayırlı ve yararlı bir işe karşı Tanrı’nın armağanı.

Mesudane
Mutlu olanlar gibi, mutlulukla.

Mesude
Bahtiyar, mutlu.

Metanet
Dayanıklı, sağlam olma.

Metik
Küçük çiçeklerin goncası.

Meva
Sığınılacak yer, yurt, mesken. Cennette bir mekan adıdır.

Mevcude
Mevcut olarak, kendisiyle birlikte.

Mevhibe
Tanrı vergisi, bağış.

Meviza
Osmanlıcadır; öğüt, nasihat demektir.

Mevlide
Doğma, dünyaya gelme. 2. Doğum yeri. 3. Doğum zamanı, tarihi.

Mevlüde
Yeni doğmuş çocuk.

Mevsim
Yılın dört bölümünden biri.

Mevzune
Biçimli, düzgün. 2. Düzenli, vezinli, ölçülü.

Meygün
Şarap renginde, şaraba benzer.

Meyil
Bir yana eğilmiş olma, eğilim. 2. Sevgi duyma, sevip tutulma.

Meyra
Parıldayan Işık

Meyyal
Meyleden, aşırı istekli

Meyyit/Meyyite
Çok zayıf.

Meziyet
Bir kişiyi benzerlerinden üstün gösteren nitelik. Beceri

Mia
Parlayan, parıldayan, parlak.

Mihman
Konuk, misafir.

Mihra
Bir kuyruklu yıldız adı.

Mihrace
Hindistan’da prenseslere verilen unvan.

Mihranur
Sevgi güneşi, ışık.

Mihrap
Umut bağlanan yer.

Mihri
Güneşle ilgili

Mihriban
Güleç, yumuşak huylu

Mihrican
Sonbahar.

Mihrigül
Güler yüzlü, dost, sevecen, güzel

Mihrimah
Güneş ile ay.

Mihrimah/ Mihrümah
Güneş ve ay.

Mihrinaz
Çok nazlı

Mihrinisa
Güler yüzlü, faziletli kadın.

Mihrinur
Güldüğünde ışıklar saçan

Mihrişah
Şahların güneşi demektir.

Mihrişan
Şanlı, şöhretli, güleryüzlü dost.

Mihrişen
Şen, şakrak, güleryüzlü.

Mihriye
Güneşle ilgili.

Mila
Rusça kökenlidir; canım benim, bitanem anlamındadır.

Mileb
Diren, direngen.

Milena
Sevilen kız, sevgili.

Mimoza
Güzel bir çiçek

Mina
Camın ana maddesi. 2. Liman, iskele. 3. Gökyüzü.

Mine
1. Maden ve çini üzerine vurulan camı andırır cila. 2. Dişlerin üzerindeki ince ve parlak tabaka. 3. İnce ve parlak nakış.

Minel
Cennetteki inci tanesi.

Minen
Minnet etmek demektir.

Minnet
Yapılan bir iyiliğe karşı kendini borçlu sayma, gönül borcu; 2. Bir iyiliğe karşı teşekkür etme, memnuniyet duyma.

Mintaha
Cennet kapısıdır.

Mira
Eski Likya kentlerinden birinin adı. Bir kuyruklu yıldız adıdır. Ayrıca İspanyolca’da da “bak” anlamındadır.

Miranda
Hayran edilmesi gereken

Mirari
İnci

Miray
Yılın ilk aylarında doğan / Güneş gibi ay gibi parlayan

Miraz
Amaç, hedef

Mircan
Gerçek dost olan değerli kimse / Güneş gibi aydınlık. / Canın içi… gibi farklı anlamlarına rastlıyoruz.

Mirden
Cennet yüzü.

Mirgün
Günlerin şahı padişağı.

Mirhan
Candan, canın içi.

Misal
örnek olarak alınabilen, gösterilen şey, örnek. 2. Benzer, eş gibi.

Mislina
Eshab’ül-Kehf’in(Yedi uyurlar) isimlerinden bir tanesi.

Mişvar
Huy, alışkanlık, tarz.

Miyase
Değerli taşlarla süslü taç.

Miyaser
Yarası değerli taşlarla süslü taç

Mizur
Munzur nehri.

Mısra
Şiirin bir satırı

Moral
Mor ile al, hem mor hem al renkte; moral, motivasyon gibi anlamları vardır.

Moran
Sis.

Morgül
Mor renkte gül

Moripek
Mor renkte ipek

Muaccel
Acele olunmuş, acelecilik. 2. Peşin, vadesi olmayan.

Muadelet
Değer bakımından eşit olma, eşitlik, denklem.

Mualla
Makam ve rütbece yüksek olan

Muazzez
Sevilen, aranan

Mübeccel
Yücelmiş, saygı gösterilmiş yüce, ulu.

Mübeddil
Değiştiren.

Müberra
Aklanmış, temize çıkarılmış

Mübeşşer
Müjdelenmiş.

Mübeyyen
Beyan edilen, bildirilen, açıkça söylenen.

Mübine
İyiyi, kötüyü ayıran. 2. Apaçık, besbelli.

Mübtesim
Gülümseyen, tebessüm eden.

Mücber
Zorunlu, zorlanan.

Mücella
Parlak, cilalanmış

Mücevher
Değerli süs eşyası.

Mucibe
kap eden, gereken.

Mucide
Bilinen şeylerin yardımıyla hiç bilinmeyen bir şey bulma. 2. Yeni düşünce ve anlamlar bulabilen.

Mucize
İnsanı şaşkınlık içinde bırakan olağanüstü olay.

Müçteba
Seçilmiş, seçkin.

Müdebber
Tedbir, önlem alınmış. 2. Her şey düşünülmüş. 3. Azat olması için sahibinin ölümü koşul olarak kabul edilmiş köle.

Müdrike
Anlayan, kavrayan, idrak eden. 2. Yaklaşan, ulaşan.

Müeccel
Tecil edilmiş, sonraki bir zamana bırakılmış, ertelenmiş.

Müedda
Eda edilmiş, ödenmiş. 2. Anlam, kavram.

Müesser
Eser bırakan, eser sahibi

Müeyyet
Sağlamlaştırılmış, güçlendirilmiş. 2. Yardım gören.

Müfide
Anlatıcı, yararlı

Müge
İnci çiçeği

Muhabbet
Sevgi. 2. Dostça konuşma, yarenlik, sohbet etme.

Muhibban
Sevenler muhabbeti olanlar. 2. Dostlar, ahbaplar. 3. Bir tarikate sevgi duyanlar, bağlı olanlar.

Muhibbe
Kadın dost.

Mühibe
Korku ve saygı uyandıran.

Mühire
Aydınlatan.

Muhlise
İçten, samimi, dost canlısı

Mühri
Güneşli.

Muhsine
İyilik yapan, hoşgörülü.

Muhterem
Saygın, saygıdeğer

Muhteşem
Görkemli, gösterişli, büyük ve göz alıcı.

Müjde
İyi haber, sevinçli haber

Müjdecan
İyilik haberleri getiren

Müjdenaz
Nazlılığıyla kendini sevdiren.

Müjdenur
İnsanın içini ferahlatan haber.

Müje
Kirpik.

Müjgan
Kirpik

Mukadder
Tanrı hükmü, kader, alın yazısı

Mukaddes
Kutsal olan, mübarek olan

Mükafat
ÖdüL. 2. Değerlendirici, sevindirici davranış.

Mukbile
İkbal sahibi. 2. Mutlu, kutlu.

Mükedder
Üzgün, acılı, üzüntülü, kederli.

Mükesser
Kırık, kırılmış.

Mukime
Bir yerde yerleşmiş, orada oturan.

Mükrem
İkram olunmuş, değer verilerek ağırlanmış,

Mükrime
İkramı bol olan

Müldüz
Duru, berrak su.

Müleyyen
Yumuşatılmış, mülayimleştirilmiş.

Mülhime
İlham eden, içe doğduran.

Mülkiye
Devlet yönetimindeki sivil görevliler sınıfı

Mülzime
Susturan. 2. Gerekli gören.

Mümine
Tanınmış iman etmiş, İslam dinine inanmış, Müslüman kadın

Münciye
Kurtaran, kurtancı.

Münevver
Nurlanmış, ışıklandırılmış, aydın, saygıdeğer

Münibe
Allah’a teslim olan. Güzel yağan yağmur

Münife
Yüksek, ulu, büyük. 2. Ululuk

Münime
Nimet veren, yedirip içiren. 2. İyiliksever, velinimet.

Münire
Işık veren, aydınlatan

Munise
Canayakın, sempatik

Münşire
Anlatımı iyi olan sekreter. 2. İyi hatip.

Münteha
Son nokta, son sınır, nihayet, akıbet

Muradiye
Muradına eren

Mürebbi
Çocuk eğiticisi kadın.

Müren
Büyük akarsu ırmak ve bir tür balık adıdır.

Müride
Bir tarikat şeyhine bağlanarak ondan tasavvufun yollarını öğrenen, onun doğrultusunda ilerleyen kimse.

Mürşide
Doğru yolu gösteren kılavuz

Mürüvvet
Kişilik, şahsiyet, insanlık, cömertlik, iyilikseverlik

Mürvet
Mertlik, yiğitlik

Mürvet/Mürüvvet
Yiğitlik, Kişilik, mertlik

Müsalemet
Barış içinde yaşama, iyi geçinme.

Müseccel
Sicil defterine, kütüğe yazılmış

Müsemma
Adı olan, adlanmış. 2. Parası, sayısı tutarı belli. 3. Belli bir zaman süresi.

Müşerref
Onurlandırılmış, şerefli kılınmış

Musiye
Vasiyet eden kadın.

Muslihe
Islah eden, düzelten, iyileştirmeye çalışan. 2. Barıştıran, arayı düzelten.

Müslime
Müslüman

Müstakbel
İleri bir tarihte beklenen, gelecek. 2. İstikbal, gelecek (zaman).

Müstesna
Bir bütünün veya kuralın dışında olan

Muştu
Müjde, sevindirici haber.

Muteber
Hatırı sayılır, güvenilir, saygın.

Müveddet
Sevgi, muhabbet, dostluk.

Müyesser
Kolayca olan, kolayca bulunan

Müzehher
Çiçekli

Müzeyyen
Süslü, süslenmiş

N

Nabia
Yerden fışkırıp çıkan, akan, fırlayan

Nabiye
Haberci, haber veren.

Naçari
Çaresiz, olanaksız, zor durumda kalma.

Naciye
Kurtulmuş, selamete kavuşmuş

Nadide
Görülmemiş, görülmedik, ender bulunan

Nadime
Tövbe eden

Nadir
Seyrek, az bulunur.

Nadire
Az bulunur, seyrek, ender bulunan

Nadiye
Seslenen, bağıran.

Nafia
Bayındırlık işleri

Nafile
Yararsız, boşa giden, boş, işe yaramayan. 2. Fazladan kılınan namaz veya tutulan oruç.

Nafiye
Ortadan kaldıran kişi.

Nafize
Sözü geçen kişi

Nagehan
Ansızın, birden bire, zamansız, vakitsiz

Nagehan / Nagihan
(Fars.) Ka. – Ansızın, birdenbire.vakitsiz

Nagihan
Ansızın, birden

Nağme
Uyumlu ses

Nağmehan
Şarkı söyleyen

Nahide
Yeni yetişen genç kız

Nahide/Nahite
Körpe, genç kız.Yeni yetişen kız

Nahire
Ayın ilk günü veya son gecesi.

Naibe
Birinin yerine geçici olarak oturan vekil

Naile
Muradına ermiş

Naime
Hoş, zarif kadın

Naire
Ateş, alev, sıcaklık.

Nakiye
1. Temiz, pak. 2. Çok ince, çok güzel, zarif.

Nakşıdil
Gönül resmi, gönül süsü.

Nalan
İnleyen, feryat eden

Nalie
Muradına eren, kazanmış, ele geçirmiş.

Name
Mektup, sevgi mektubu

Namiye
Yetişen, Büyüyen, Çoğalan, Artan, Fazlalaşan, Güç Kazanma, Yetişme, Gelişme, Olma, Namlı, Ünlü, Tanınmış, Şöhretli anlamlarını taşır

Nargül
Kırmızı gül, gül gibi güzel olan

Narin
İnce yapılı, zarif

Nariye
Cehennemle ilgili. 2. Cin peri.

Nas
Yardım eden, yardımcı. Kuran’ da bir sure ismidir. İnsan anlamına da gelir.

Nasibe
Birinin payına düşen şey

Naşide
Şiir söyleyen, şiir okuyan

Naşire
Dağıtan, yayan.

Nasiye
Altın

Nayad
Denizkızı

Naz
Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış

Nazan
Nazlanan, işve yapan, cilve yapan

Nazar
Göz değmesi, göz

Nazbahar
Nazlı olması güzelliğinden gelen

Nazcan
Nazlı dost

Nazdar
Nazlı. Naz yapan

Nazende
Nazlı, alımlı

Nazenin
Cilveli, nazlı

Nazer
Nazar

Nazgül
Gül kadar güzel olan, nazlı

Nazgüzar
Becerilerini göstermekte nazlanan

Nazife
Temiz pak bayan

Nazik
İnce, narin, terbiyeli, saygılı, güzel zarif anlamlarını taşır

Nazikane
İncelikle, saygıyla, nezaketle.

Nazile
Yukardan aşağıya inen anlamındadır. Bir yere konan, bir yerde konaklayan

Nazime
Düzenleyen, tanzim eden.

Nazire
Örnek, karşılık

Nazılşah
Nazlanması gücünden kudretinden gelen.

Nazılyel
Usul usul esen yel.

Nazlan
Naz yap, cilveli ol

Nazlı
Naz eden, cilveli, işveli

Nazlı(M)
Naz yapan, işveli, edalı

Nazlıay
Ay kadar güzel olduğundan ötürü nazlı olan

Nazlıcan
Nazlı dost

Nazlıcık
Sevimli, işveli.

Nazlıdil
Kendini ağırdan satan.

Nazlıela
Ela gözlü, nazlı bakışlı.

Nazlıfer
Ruhunu yansıtmakta nazlanan

Nazlıgöz
Süzgün bakışlı.

Nazlıgül
Naz yapan, değer verilen sevgili

Nazlıgülen
Gülmekte bile nazlanan

Nazlıgüz
Ruhundaki hüznü yansıtmakta nazlanan.

Nazlıhan
Naz yapan

Nazlım
Naz yapanım, işvelim, cilvelim, benim nazlım

Nazlınur
Nazlı ışıltı

Nazlışah
Nazlanması gücünden, kudretinden gelen

Nazlışan
şöhretinden yanına yaklaşılmayan.

Nazlısel
Nazlı, coşkulu.

Nazlışen
Gülmekte bile nazlanan

Nazlıses
Ağzından zorla laf alınan. 2. Pek konuşmayan.

Nazlısoy
Nazlı bir soydan gelen.

Nazlısu
Nazlı ama yüreği temiz olan.

Nazlıtan
Nazlı güzel, nazenin.

Nazlıyar
Nazlı sevgili.

Nazmiye
Vezinli ve kafiyeli sözle, nazımlailgili

Nazra
Bir tek bakış anlamına gelmektedir

Nebahat
Onur, şeref, ün

Nebihe
Şan, şöhret sahibi.

Nebile
Fazilet sahibi.

Nebiye
Yol gösteren

Neçar
Çaresiz.

Necibe
Soylu, soyu temiz

Necla
Çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale, nesil

Necmiye
Yıldızlarla ilgili, yıldızlaraait

Necve
Çocuk, evlat.

Neda
Çiğ damlası, nem, rutubet

Nedime
Zengin veya itibarlı bir kadının arkadaşı / Saray hayatında Sultan hanımlarının yardımcıları / Gelinin yardımcısı

Nefaset
Güzel ve enfes olma durumu. 2. Tat güzelliği.

Nefel
Çiçek

Nefes
Hayat kaynağı olan soluk, canlılık

Nefika
Temiz, berrak

Nefis
Öz varlık kişilik. 2. İnsanın yeme içme gibi ihtiyaçlarının bütünü. 3. Pek hoş, istek uyandıran, çok güzel.

Nefise
Pek hoş, çok hoşa giden, en güzel, çok beğenilen

Nefsi
Nefisten doğan şeylerle ilgili. 2. Kişinin kendine ait, onla ilgili.

Nehar
Gündüz

Nehir
Irmak, büyük akarsu

Nehire
Gereğinden fazla

Nejan
Keskin gözlü.

Nejla
Kuşak, sülale

Nejla (Neclâ)
1. Çocuk, evlat. 2. Kuşak, soy, nesil. 3. Güzel gözlü kadın.

Nemika
Mehtap.

Nemir
Ölümsüz.

Nergis
Çiçekleri ayrı ayrı ya da bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki

Nergise
Nergisle ilgili.

Nergisi
İnsanın aklını başından alan göz. 2. Nergis biçiminde kesilerek yapılan bir tür hamur işi.

Neriman
Pehlivan, yiğit

Neris
Gözümün bebeği gözümün içi manasına gelir.

Nermin
Yumuşak, nazik, ince

Nermık
Yumuşacık.

Nerwan
Silopi ovasında tarihi bir şehir.

Neşe
Sevinç, gönül ferahlığı

Neşead
Adı gibi neşeli, şen şakrak olan.

Neşeay
şen şakrak, güzel.

Neşecan
Sevinçli

Neşecik
Sevimli, şen şakrak.

Neşegül
Sevimli güzel.

Neşeli
şen şakrak.

Neşem
Yaşamın sevimli yanlarını bulan.

Neşenaz
Sevimli, nazlı.

Neşenur
İçindeki coşkuyu dışarı saçan.

Neşesal
Ruh sevincini herkese yansıtan.

Neşesel
İçtenliğini, neşesini, coşkuyla yansıtan.

Neşever
Çok neşeli

Nesevi
Kadınla ilgili, kadınlık.

Nesibe
Temiz, soylu

Neşide
şiir. 2. Bir toplulukta okunmaya değer şiir. 3. Ata sözü gibi kullanılan beyit veya dize.

Nesil
Aynı çağda, aynı yaşta bulunan kimselerin tümü, kuşak

Nesim
1. Yumuşak esinti, yel. 2. Yumuşak huylu.

Nesime
Yel, hafif esinti. 2. İyi huy.

Neşire
Yayma, dağıtma, çıkartma. 2. Bir yere yazma, yazdırma. 3. Kitap, gazete bastırıp çıkartma 4. Kıyamet günü tüm insanların dirilmesi

Nesli
Soylu

Nesliad
Asil isim.

Nesliay
Asil ay.

Neslican
Sevgi dolu soyu olan.

Neslicik
Sevimli, soylu.

Neslidil
Güzel sözler söyleyen.

Nesligül
Soyunun gülden gelmesi

Nesligülen
Gülen bir soydan gelen.

Nesligün
Özel gün.

Nesligüz
Güzel bir sonbahar.

Neslihan
Han soyundan gelen

Neslinaz
Nazlılığı kanından gelen

Neslinur
Soyu ışık saçan.

Neslişah
Şah soyundan gelen

Neslisal
Soyuyla övünen.

Neslişan
Geçmişinden gelen bir şöhrete sahip kişi.

Neslisay
Saygınlığı ve soyluluğu karakterinde barındıran.

Neslisel
Coşkusu soyundan gelen. .

Neslisen
Soylusun.

Nesliser
Asilliğiyle gözler önünde olan.

Neslises
İyi hatip.

Neslisev
Kendin gibi olanı sev.

Nesliseven
Adı gibi olanı seven.

Neslisever
Kendi gibi olanı sever.

Neslisoy
Çok asil bir soydan gelen.

Neslitan
Soylu güzel, asil.

Nesliten
Yüreğindeki soyluluğu dışına yansımış.

Nesliyar
Doğuştan sevecen.

Nesliyel
Bağra esen.

Nesrin
Bir tür yaban gülü

Nesteren
Yaban gülü. Ağustos’ta açan gül.

Neşure
Durmaksızın yayın yapan.

Neşve
Keyif, neşe

Neşvünema
Büyüme, gelişme, yetişme.

Netice
Son, sonuç, bitim. 2. Öz, özet.

Nev
Yepyeni

Neva
Ses, seda, makam, ahenk, name

Nevade
Torun

Nevai
Makam, ses ve ahenkle ilgili. 2. Nasiple ilgili.

Nevair
Ateşler, alevler.

Neval
Şans, talih

Nevaziş
Okşama gönül alma, iltifat etme.

Nevbahar
İlkbahar, ilkyaz

Nevber
Turfanda çıkan meyve. 2. Göğüsleri yeni çıkan kız.

Nevcan
Yeni doğmuş.

Nevcihan
Yeni yetişen

Neveser
Türk müziğinde bir makam ismi

Nevgece
Yeni yeni oluşan gece

Nevgül
Yani açmış gül

Nevhager
Ağıtçı.

Nevheves
Bir işe yeni başlayan. 2. Sık sık iş değiştiren.

Nevid
Yeni, yepyeni

Nevide
Müjde, sevinçli haber.

Nevin
Yeni, çok yeni

Nevir
Parlaklık, ışıldama. 2. Ağaç çiçeği.

Nevmide
Umutsuzluk.

Nevnihal
Taze fidan

Nevra
Işıklı parlak, çiçek

Nevrazin
Bahar çiçeği.

Nevres
Yeni yetişen

Nevreste
Yeni yetişen, yeni oluşmuş.

Nevriye
Işıklık, parlaklık

Nevrozin
Bahar çiçeği.

Nevruz
Yeni gün

Nevsal
Yeni yıl

Nevsale
Genç, taze. 2. Küçük.

Nevsefer
Yeni yolculuğa çıkan.

Nevşin
İlk ışık, ilk nur

Nevşüküfte
· Yeni açılmış çiçek.

Nevzat
Yeni doğmuş, yeni doğan çocuk.

Newal
Vadi.

Newşe
Şiir.

Neyir
Aydınlık, ışık, parlaklık, güneş

Neylan
Murada ermek, gerçekleşmiş dilek

Neyran
Ateşler, cehennem

Neyyire
Nurlu, parlak. 2. Işık veren cisim, cisim haline gelmiş nur.

Nezafet
Temiz olma.

Nezahat
İç temizliği, paklık

Nezaket
Naziklik, zariflik, incelik

Neziha
Temiz, titiz insan

Nezihe
Temiz, pak

Nezire
Adanan şey, adak.

Nice
Ne kadar, ne denli, nasıl, oldukça çok

Nida
Bağırma, sesle çağırma, haykırma

Nifa
Menfaat, fayda

Nigah
Bakış. bakma, göz.

Nigar
Resim, resim gibi güzel

Nihade
Koymuş, koyulmuş.

Nihai
Fidan, taze sürgün.

Nihal
İnce ve düzgün vücutlu, fidan gibi

Nihan
Gizli, saklanmış, görünmeyen, sır, giz

Nihavent
Türk müziğinin en eski makamlarından biri.

Nihle
Allah’ın emaneti

Nil
Afrika kıtasında bir nehir

Nilay
Işıklı mavi ve lacivert

Nilberk
Parıltı, ışık.

Nilda
“Mucize” cennet kapısındaki meleklerden biridir.

Nilgün
Mavi renkte, çivit rengi

Nilhan
Nil havzası hanlarından.

Nili
Çivit mavisi.

Nilsu
Su gibi ışıltılı, değerli.

Nilüfer
Geniş yapraklı, durgun sularda yetişen bir su bitkisi

Nimet
İyilik, iyi bir yaşantı için gerekli şeyler

Nira
Ancak rüyada karşılaşılabilen nadide güzel

Niran
Nurlar, aydınlıklar, ışıklar – Ateşler – Cehennem

Nirwana
Zerdüşt dininde Arafat. 2. Meydan.

Nisa
Kadındemektir. Kuran’ da bir sure adıdır.

Nisan
Yılın dördüncü ayı

Nisanur
Aydınlık kadın

Nisvan
Kadınlar.

Nisyan
Unutma, hatırdan çıkartma. 2. Unutulma.

Niyet
Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat.

Nüceba
Asiller, soylular.

Nudem
Pişman olma, pişmanlık

Nüdema
Arkadaşlar.

Nüjen
Modern.

Nüket
Zarif söz, nükte

Nükhet
Güzel ve hoş kokulu

Nükte
Şaka

Nümune
örnek.

Nupelda
Yeni açılmış tomurcuk

Nur
Işık, aydınlık

Nural
Kutsal ışık

Nurâlem
Evreni, âlemi aydınlatan ışık.

Nuran
Işıklı, nurlu, aydın

Nurani
Nur yüzlü. 2. Görünüşü saygı uyandıran.

Nuray
Ay ışığı gibi nurlu

Nurbanu
Aydınlık yüzlü kraliçe, güzel kadın

Nurben
“Nurluyum, ışık saçıyorum” anlamında kullanılan bir ad.

Nurcan
Işık canlı, can ışığı

Nurcihan
Cihan’ın nuru, ışığı. Dünyaya ışık saçan

Nurçin
Nur toplayan

Nurdal
Işık saçan dal, ışıklı dal

Nurdan
Işıktan yapılmış

Nurdanay
Işık saçan güzel.

Nurdane
Nur yüzlü, nur gibi güzel.

Nurdil
Nurlu olduğu gibi aynı zamanda da tatlı dilli.

Nurdoğan
Işık gibi güzel doğmuş olan ışık gibi doğan, doğan ışık

Nureda
Işık saçan işveli güzel.

Nurefşan
Aydınlık veren, ortalığı ışık içinde bırakan. Nur ve efşan kelimelerinden birleşik isim

Nurel
Aydınlık el, ışık el

Nurfer
Aydınlık, parlak, ışık, gözün aydınlık kısmı

Nurfeza
Işığı artıran, ışık saçan.

Nurfidan
Gençliğiyle ışık saçan.

Nurgör
Işık gör

Nurgöz
Gözleriyle ışık saçan, göz kamaştıran.

Nurgül
Işıklı gül, gül gibi güzel ve aydınlık

Nurgün
Nurlu gün, günün ve bütün hayatın nurlu parlak olması

Nurgüz
Sonbahar ışığı.

Nurhal
Işıklı hal, aydınlık durum

Nurhan
Aydın hükümdar

Nurhanım
Aydınlık, ışık saçan hanım.

Nurhayal
Hayallerdeki ışık.

Nurhayat
Aydınlık, parlak, hayat

Nurhilal
Işık saçan hilal.

Nurinisa
Nurlu kadın.

Nuriş
“Nuriye” isminin kısaltılarak söylenen bir biçimi.

Nuriye
Işıklı, ışıktan gelme

Nurışık
Pırıl pırıl parlayan ışık, aydınlık ışık

Nurkadın
Aydın, parlak kadın.

Nurkan
Kanı ışıklı olan

Nurlu
Aydınlı, ışıklı, parlak. 2. Saygı uyandıran, temiz.

Nurmelek
Melek gibi saf ve temiz güzel

Nurnigar
Güzelliğiyle göz kamaştıran sevgili.

Nurol
Işık saç, ışık ol, nur gibi, gökkuşağı gibi güzel ol

Nuröz
Işıklı öz, aydınlık öz, özü kendisi aydınlık kimse

Nurper
Işıklı kanat

Nurperi
Işıktan yapılmış ve peri kadar güzel; güzel ışıklı peri

Nursabah
Işıklı, aydınlık sabah.

Nursaç
Işık dağıt, ışık saç

Nurşah
Işıldayan hükümdar

Nursal
Işıksal ışıkla ilgili

Nursan
Işık veren ad, ışık saçan san, ışıklı san, ışıktan yapılmış ad

Nursay
Işık gibi say, ışık gibi bil anlamında

Nurseda
Aydınlık ses

Nursel
Sel gibi ışık

Nurselen
Aydınlık müjde.

Nurseli
Işık seli

Nursema
Aydınlık gökyüzü

Nursen
Işık gibi nurlu

Nursena
Nur ve Sena isimlerinin birleşiminden oluşmuş bir isimdir

Nursenem
Nur ve senem isimlerinin birleşimidir

Nursenin
Işık. 2. Aydınlıklar senin.

Nurser
“Işık ser, çevreni aydınlat” anlamında kullanılan bir ad.

Nurseren
ışığıyla göz kamaştıran.

Nursev
Işığı sev, ışık sev

Nurseven
Aydınlığı seven.

Nursever
Aydınlığı sever.

Nursevil
Sevilen, ışık saçan.

Nursevim
Işıklı ve sevimli

Nursevin
Aydınlık ol ve sevin

Nurseza
Nura layık, ışığa, aydınlığa layık

Nursim
Aydınlık ve gümüş gibi parlak

Nursima
Işıklı, aydınlık yüz

Nurşin
Tatlı ve lezzetli

Nursine
Yüreğide kendi gibi nurlu olan.

Nursoy
Işık saçan bir soydan gelen.

Nursu
Su gibi aydınlık ve güzel

Nursun
“Sen ışıksın, nur gibi aydınlıksın” anlamında kullanılan bir ad.

Nurtaç
Mücevher gibi parıldayan, ışık saçan.

Nurtan
Alacakaranlık ışığı.

Nurtane
Parlak ve ışıklı olan.

Nurtek
Nur gibi parlak ve aydınlık olan.

Nurten
Teni ışık gibi beyaz olan

Nurtop
Işık küresi.

Nurver
Işık saçan, ferahlatan.

Nurveren
Işık, parlaklık, aydınlık veren.

Nurzen
Nurlu, ışıklı kadın.

Nurzer
Altın gibi parlak ışık.

Nuşabe
İçene ölmezlik sağlayan su, ab-ı hayat.

Nuşanuş
Sürekli içme, içtikçe, içerek.

Nüshet
Sevinç, eğlence, neşe.

Nuşin
Tatlı, lezzetli. 2. içki.

Nutiye
Gökyüzündeki en parlak yıldız

Nüvide
Müjde.

Nüvişte
Yazılmış şey, mektup.

Nüzhet
Sevinç, eğlence.

O

Oba
Yurt, mesken

Ö

Öbek
Tomurcuk, aynı türden şeylerin oluşturduğu yığın küme

O

Ocan
Sevilen kişi

Odana
Kırgız ve Kaşgar Türkleri’nde dişi peri

Oder
Ateş gibi canlı, hareketli

Odgül
Ateş gülü

Odil
O tatlı dil

Ö

Ödül
Armağan

Öfke
ötüşen, şen, şakrak.

O

Oflaz
1. Eksiksiz, tam. 2. Yakışıklı, hoş görünen. 3. Eflatun renkli.

Ö

Öğe
Öke

Öget
İyi, uygun, güzel

O

Ogül
Gül gibi güzel.

Ö

Öğün
Güzelliğinle, herşeyinle, övün, kendini öv

Öğüt
Tavsiye

Ökmen
Akıllı zeki, bilgili.

O

Oksal
Oka ilişkin

Okşan
Hep sevilen, beğenilen ol

Oksu
Hızlı akan su

Okyanus
Ana karaları birbirinden ayıran büyük deniz

Olca
Savaşta ele geçirilen mal

Olcay
Mutlu, ongun, şans, talih

Olgaç
Bilgi ve görgüde olgunlaşan

Olgun
Bilgi ve görgü bakımından zengin kimse.

Olgunsu
İçimi güzel, iyi su.

Olsar
İsim yap, adın duyulsun.

Oluş
Olma işi, olma biçimi var oluş

Omay
Gözde, sevilen, beğenilen

Ö

Ömrüm
Ömür anlamı taşıyan, ömrün sahibi

Ömür
Yaşama süresi, hayat

Ömürlü
Uzun yaşayan, uzun ömürlü.

O

Onat
Güzel, düzgün, doğru, uygun, namuslu.

Ö

Önay
Ay’ın ilk günlerindeki hali, hilal

Önem
Mühim olan, gerekli olan.

Öney
Önde giden, ileri giden, önde olan

O

Ongar
Kurtuluş

Ongu
Sağlık, mutluluk

Ongül
Ön ayak olmak

Ö

Öniz
(ilk çocuk için) ilk iz, önceki iz

Önnur
İlk çocuğa verilen bir ad.

O

Opal
Değerli bir taş

Oray
Ateş gibi kızıl renkte ay

Ö

Ören
Eski yapı ya da kent kalıntısı

Örengül
Örende yetişen bir tür gül, ak gül, yaban gülü

Örfiye
Gelenek ve görenekle ilgili örfle ilgili.

Örge
Süs, motif

Örgen
Urgan, ince hat, ip.

O

Orgül
Ateş kırmızısı

Ö

Örgün
Türlü ve düzenli parçalardan oluşan

O

Orkide
Değerli bir çiçek

Ö

Örnek
Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey. model. 2. Bir bütünün niteliğini anlatmak için bütünden ayrılarak verilen küçük parça. göstermelik, numune. 3. Bir şeyin benzeri tıpkısı, misal. 4. En iyi biçimde olan.

O

Ortanca
Gölgelik yerde yetiştirilen bir süs bitkisi, yaş bakımından üç kardeşin büyüğü ile küçüğü arasında bulunan

Orun
1. Makam, öenmli yer. 2. Gizemli, gizli.

Oskay
Neşesi eksik olmayan

Ö

Öşme
Kaynak, suyun topraktan çıktığı yer.

O

Otacı
Hekim, doktor.

Otay
Alev kızıllığında ay.

Ö

Ötleğen
Sığırcığa benzeyen ötücü bir kuş.

O

Oval
Yuvarlak, yumurta biçiminde olan, yan yuvarlak.

Ö

Övgü
Övme, övmek için söylenen söz

Övgül
Övgüye değer, övülmeye değer, övülesi

Övgüm
övmeye değer gördüğüm.

Övgün
Övülmüş, övülen kişi

Övgünç
Bkz. Öğünç, övünç

Övünç
Övünmeye yol açan ya da hak kazandıran şey, kıvanç, sevinç

O

Oya
İğne, firkete, tığ, ya da mekikle yapılan, ibrişimden önce dantel oya gibi güzel olan

Oyacan
Nazlı ve kibar

Oyaçiçek
İnce, kibar, nazik kız.

Oyacık
Sevimli zarif kişi.

Oyalı
İnce nazikçe, güzelce.

Oyalıgül
Er ince ayrıntısına kadar çok güzel olan.

Ö

Öykü
Hikaye/ Masal

O

Oylum
Derinlik, bir cismin uzayda doldurduğu boşluk, kıvrım, bukle

Oysu
İnce akan su, derecik

Oytun
Beğenilen yer, güzel yer

Ö

Öz
1. Bir kimsenin benliği, manevi varlığı. 2. Bir şeyin temel ögesi. 3.

Özaltan
Özü kızıl sabah vakti, öz al renkli tan

Özaltın
Özü altın, altın gibi içsel varlığı olan; halis altın

O

Ozangül
İnsanı şair yapan, gül gibi güzel

Ö

Özant
Yeminine bağlı kimse.

Özaydın
Özü aydınlık, içsel varlığı pırıl pırıl

Özaytan
Özden Ay gibi doğan tan

Özbal
Hiçbir katkısı olmayan bal, gerçek bal, katkısız bal, bal özü

Özbaşak
Başak gibi güzel olan.

Özben
Bireyin kendi varlığı, gerçek ben anlamında

Özbil
Özünü bil; ayrıntıyı değil öz” olanı bil, özü bil

Özbilek
Özünü bilen, öz bilgili

Özcanan
Değer verilen sevgili.

Özde
Kişinin kendi içinde, özünde, canda olan

Özdel
Hediye, armağan.

Özden
Kişinin kendi içinden, özünden, candan olan

Özder
Kısa, öz şeyler

Özderen
Öz derleyen

Özdeş
Birbirine benzeyen, eşit nitelikli, özce eş

Özen
Büyük hassasiyet göstermek

Özenay
Ay gibi çok güzel

Özengül
Özenerek yetiştirilmiş gül özen gülü, istek gülü

Özenir
Bir şeye özenen bir şeyi titizlikle, özenle yapan, özenen

Özenli
Kendisine özen gösteren kimse.

Özenmiş
Özenerek yaratmış

Özer
Yiğit, doğru kimse.

Özey
Aydın kişilik

Özge
Başka, özel. El, yabancı.

Özgecan
Cana can katan

Özgen
Başına buyruk, rahat

Özgönül
Özden ve gönülden

Özgü
Özellikle birine ya da bir şeye ait, mahsus olan

Özgül
Gerçek gül, benim gülüm anlamında

Özgülay
Özelliği, özgülüğü olan ay; özü, kendisi güle benzeyen ay

Özgülüm
Benim kendi gülüm

Özgün
1. Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan. 2. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan.

Özgünel
Benzeri olmayan el, çok güzel el, eli çok güzel olan kimse

Özgüneş
Sıcak kanlı olan.

Özgüney
Kendisine has nitelikleri olan güzel.

Özgür
Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya, koşula bağlı olmayan, başına buyruk, hür

Özil
Özü yabancı olmayan, kendi ilimiz

Özipek
Özü ipekten

Öziş
Gerçektem eş olan kimse.

Özkut
Özünde kutsallığı barındıran.

Özlem
Hasret, bir şeye karşı veya bir kişiye duyulan kavuşma isteği

Özlen
Hasret çekilen, özlenen

Özlenen
Özlem duyulan, kavuşma isteği uyandıran görme isteği uyandıran, hasreti çekilen

Özler
Kavuşma isteği çeken

Özleyiş
Özlem duygusu, hasret çekme.

Öznil
Nil nehri gibi verimli.

Öznur
Gerçek ışık, ışığı özlü olan

Özperi
Peri kadar güzel

Özpetek
Gerçek petek

Özpınar
Gerçek pınar, gerçek kaynak

Özşah
Güçlü kişilik

Özsel
Öze bağlı, özle ilgili

Özselen
Öz ses, öz bilgi, gerçek bolluk

Özsev
İçten gelen sevgi

Özsevi
İçtenlikle seven.

Özsu
Besleyici su, bitkilerin dokularında bulunan su

Özten
Güzel tenli

Öztün
Sağlam, sağlıklı kişiliği olan

Özüm
Kardeş gibi görülüp, sevilen

Özün
Hakkıyla kazanılmış ün

Özveri
Kendinden bir şeyler verme işi, bir amaç uğruna kendi yararından vazgeçme

P

Pakize
Temiz, lekesiz, halis, saf

Paksu
Su gibi temiz ve saf olan kimse.

Paksüt
Süt gibi temiz bir karakteri olan.

Pamira
Orta Asya’da bir yayla adı

Pamuk
Uysal, yumuşak kişi

Papatya
Bir kır çiçeği; sarı ve beyaz

Parçe
Parça, bir bütünden ayrılmış küçük bölümler.

Parla
(Parla-maktan buyruk) ışık saç, tutuşup alev çıkar

Parlak
Parlayan, ışıldayan. 2. Temiz ve ışıklı. 3. Göze çarpacak kadar başarılı olan.

Parlanur
Nur gibi parla, ışık saç

Parlar
Işıldar, ışık saçan

Payam
Badem.

Payan
1. Son, nihayet. 2. Uç, kenar.

Paye
1. Aşama, rütbe, derece. 2. Basamak, merdiven basamağı. 3. İkizlerin b

Payende
Kararlı, temelli

Payidar
1. Saygın, rütbeli. 2. Kalıcı.

Payiz
Güz, sonbahar.

Peçen
Çayır, çimen

Pek
1. Sert, katı. 2. Sağlam, dayanıklı. 3. Hızlı.

Pekak
Çok temiz, çok ak.

Pekay
Ay gibi güzel

Pekbal
Çok tatlı, çok sevimli.

Pekdeğer
Çok değerli, çok kıymetli.

Pekkan
Sağlam, temiz soydan gelen.

Peköz
Sağlam öz, özü sağlam kimse

Pekşen
Çok neşeli, çok sevinçli

Peksu
Çok saf ve temiz.

Pelin
Sağlık için kullanılan bitki, pelin otu

Pelinsu
Pelin + Su isimlerinin birleşimi

Pelit
Meşe ağacı ve yemişi

Pelşin
Yeşil yaprak

Pembe
Kırmızı beyaz renklerin karışımı

Pembegül
Pembe renkli gül gibi olan

Pembenaz
Nazlı güzel

Pembenur
Pembe renkli ışık saçan.

Pera
Beyoğlu’nun eski adı.

Perçem
Kahkül

Peren
Yaprakları gri yeşil ve tüylü, çoban yastığı da denilen bir bitki

Perestide
Sevgili, sevilen, canan.

Peri
Düşsel bir varlık, bir tür enerji varlığı

Perican
İçtenliğiyle güzelleşen kadın

Periçehre
Peri yüzlü, peri kadar güzel.

Peride
Uçmuş, soluk, solmuş.

Perihan
Periler perisi, çok güzel

Perik
Kuş tüyü.

Perin
Gönül tokluğu

Perinaz
Çok güzel olmasından ötürü nazlanan

Perinisa
Kadınların en güzeli.

Perinişan
Peri gibi, periye benzeyen.

Perinur
Peri gibi güzelliğiyle göz kamaştıran.

Peripeyker
Peri gibi güzel yüzlü.

Periru
Peri yüzlü, çok güzel.

Perisu
Peri kadar güzel ve su kadar saf olan

Periveş
Peri gibi çok güzel.

Periyar
Peri kadar güzel sevgili.

Perizat
Peri çocuğu, çok çok güzel

Perize
Kırmızı altın.

Permun
Bezek, süs.

Perran
Uçan, uçucu

Perrin
Naz, nezaket, gönül tokluğu

Peru
ışığa gelen kelebek.

Peruze
Mavi renkli, değerli bir süs taşı.

Pervane
Geceleri ışık çevresinde döner küçük kelebek.

Perver
Besleyen, besleyici, eğiten, eğitici.

Pervin
Ülker yıldız takımı (Süreyya)

Perviz
Güzellik, cilve

Pesen
1. Kırağı, çiy. 2. Sis. 3. İnce ince yağan kar, çisenti.

Pesent
1. Beğenen, beğenmiş. 2. Beğenme, seçme.

Pesin
Sonraki, en son

Petek
Arıların ballarını biriktirdiği balmumu altıgen kutucuklar

Peya
Gurur.

Peyam
Badem.

Peyda
Belli, açık, ortaya çıkmak, oluşmak

Peyker
Yüz, sima

Peyma
Ölçen, ölçülü

Peyman
Yemin, ant.

Pinhan
Gizli, saklı

Piran
Yaşlılar, ulu erenler, ermişler.

Piraye
Süs, bezek

Piroze
Güvercine benzer bir kuş türü.

Piruze
Mavi renkli ve değerli bir süs taşı

Piyale
Kadeh, şarap bardağı

Pınar
Su kaynağı, göze

Pırıl
pırıl pırıl ikilemesinin tekil hali, ışıl

Pırıltı
Işık yansıması

Pırıltılı
Pırıltısı olan, parlak. 2. Süslü, özentili.

Pırlanta
Değerli bir tür elmas.

Pıtırca
Koyu pembe renkli bir bahar çiçeği.

Pıtırcık
Koyu pembe renkli bahar çiçeği

Pıtrak
1. Dikenli tohumu insanların giysilerine, hayvanların tüylerine yapışa

Polen
Çiçek tozu

Prenses
Hükümdar kızı

Pullu
1. Pulla işlenmiş, pulla süslenmiş. 2. Süslü, bezenmiş.

Punar
Pınar

Pürahenk
Çok uyumlu.

Pürçek
Bitkilerin saçaklı kökü ya da püskülleri; şakaklardan sarkan saç, zülüf, perçem

Püren
Bir çeşit çalı, meşe filizi

Pürenvar
Rengarenk, çok renkli

Pürfer
Çok parlak, aydınlık.

Pürfeyz
Bereketli

Pürheves
Çok hevesli, çok istekli.

Pürhuzur
Huzur dolu.

Pürlen
Nur İçinde

Pürşan
Çok şöhretli

Pürşen
Neşe dolu.

Pürtaravet
Taptaze.

Püsen
İnce ince yağan yağmur.

Püser
Oğul vermek.

Pütün
Olgun, yetkin.

R

Rabia
Dördüncü

Rabian
Dördüncü olarak,

Raciye
Rica eden, yalvarıp yakaran.

Radife
Bir yıldızın yakınında bulunan bir başka yıldız

Radiye
Kabullenen, rıza gösteren. 2. Boyun eğen.

Rafia
Her türlü destek, ayaklık.

Rafiha
Bolluk içinde, rahat yaşayan.

Rağbet
İstek, arzu. 2. Beğenme, itibar.

Ragibe
1. Rağbet eden, isteyen. 2. Bol hediye.

Rahel
Hz. Yusuf ve Bünyamin’in annesinin adı

Rahile
Sakin, rahat

Rahime
Acıyan, esirgeyen

Rahiye
Bal arısı.

Rahmiye
Koruyan, esirgeyen

Rahşan
Parlak, parlayan

Rahşende
Farlayan, ışıldayan

Raife
Acıyan, esirgeyen, merhametli.

Raika
Sade, saf, katıksız

Rakabe
Köle, cariye.

Rakibe
Herhangi bir alanda üstünlük sağlamaya çalışanlardan her biri.

Rakide
Durgun, sessiz, hareketsiz.

Rakime
Yazılan şey, mektup.

Rakıme
Yazan, çizen.

Rakkas
Rakseden, dans eden oynayan. 2. Sarkaç.

Rakkase
Geçimini dans ederek sağlayan kadın.

Ramina
Bir bitki

Ramiye
Fırlatan, atan.

Rana
Güzel, hoş görünen

Ranya
ince bakış

Raşide
Akıllı, ergin

Rasiha
Sağlam, kökten güçlü, 2. Bir bilgi dalında, özellikle din bilimlerinde çok bilgisi olan.

Rasime
Âdet, töre, merasim, tören

Rasiye
Büyük dağ.

Ratibe
Maaş, aylık. 2. Görev.

Raufe
Çok merhametli, pek esirgeyen.

Ravda
Bahçe, cennet

Ravza
Ağaçlık ve çimenlik yer

Rayiha
Koku, güzel koku.

Razber
Nisan ayı.

Raziye
Boyun eğen kimse

Rebia
Bahar

Rebiyye
1. Kış sonlarında yapılan ekim. 2. Eskiden ozanların bahara girerken b

Refah
Bolluk, rahatlık.

Refahet
Bolluk, rahatlık.

Refaket
Arkadaşlık, yol arkadaşlığı.

Refhan
Varlık içinde yaşayan

Refia
Yüksek, yüce

Refiha
Rahatlık ve huzur içinde yaşayan.

Refihe
Bolluk ve rahat içinde yaşayan kimse.

Refika
Kadın, eş, arkadaş

Refiye
Ulu, saygıdeğer

Reftar
Gidiş, yürüyüş.

Reha
1. Kurtulma, kurtuluş. 2. Ar. Bolluk, genişlik, varlık.

Rehnüma
Yol gösteren

Rekin
Gururlu, ağırbaşlı, yüksek.

Rekine
1. Gururlu, ağırbaşlı. 2. Saygın yüce, yüksek.

Remide
Ürkmüş, korkmuş.

Remziye
İşaret ile ilgili – Simgesel

Rena
Bakılan, imrenilen, nazar olunan

Renan
Çok ses çıkaran, çınlayan

Rengial
Al renkli.

Rengin
Renkli, boyalı, güzel

Renginar
Ateş renginde olan

Renim
Bağırma, çığlık

Renk
Işığın cisimlere verdiği görüntü niteliği; boya, tarz, şekil, usül.

Reşan
Erişen, yetişen

Resane
Özlem, hasret.

Reside
Erişmiş, yetişmiş, olgunlaşmış.

Reşik
Göz bebeği.

Resmigül
Gül biçiminde, gül gibi, gül gibi güzel olan.

Resmiye
Resmi anlamındadır

Reva
Yerinde, uygun, yakışır

Revan
Yürüyen, giden, akan

Reviş
Yürüyüş, gidiş.2. Tarz, usul, yöntem, üslup.

Revna
Güneş ışığında parlayan su damlası / Göz alıcı güzellikte olan

Revza
Çimeni, ağacı bol olan yer, bahçe.

Reyan
Her şeyin evveli, tazesi

Reyhan
Fesleğen, güzel kokulu bitki

Reyna
Bir daha, yeniden, tekrar

Reyya
Güzel koku.

Reyyan
Suya doymuş

Rezan
Onurlu, ağırbaşlı

Rezik
Gelenek, töre, yöntem.

Rezvan
Bağ, bağcı, üzüm.

Rezzan
Ağır başlı, vakur, ciddi

Rikkat
Acıma, yumuşaklık, 2. incelik, zariflik, içlilik.

Rima
Dişi ceylan yavrusu / Yarık, çatlak, aralık

Rindan
Dünya işini hoş görenler, alçak gönüllüler, kalenderler.

Risale
Küçük, kısa yazılmış kitap, mektup

Risalet
Elçilik, peygamberlik

Riva
Suya doymuş, suya kanmış

Rıfkıye
Yumuşak huylu, yavaş, ağır kimse.

Rızaiye
Eski Urmuye şehri.

Rojbin
1. Gün kokusu. 2. Aydınlık veren.

Rojda
Gün doğumu

Rojin
Güneş ışığı

Roman
Uzun öykü, çingene

Ronahi
Aydınlık

Roni
Aydınlık, gözdeki ışık.

Ronyaı
şık saçan, alim, ulema

Rosa
Gül rengi, pembe ile kırmızı arası bir renk

Roza
1. Pembe elmas. 2. Gün doğumu 3. Gül çiçek

Rozerin
Güneşin doğuşu, altın güneş

Rüçhan
Üstünlük, önderlik, üstün olma

Ruhan
Güzel kokulu

Ruhcan
Üretken insan, hareketli, yaratıcı kişi.

Ruhfeza
Ruha canlılık katan.

Ruhinur
Yüzü nurlu,

Ruhişen
Şen ruhlu, neşeli, canlı kimse.

Ruhiye
Ruhla ilgili.

Ruhsal
Ruhla ilgili olan, ruhi.

Ruhsar
Yanak, yüz, çehre

Ruhsare
1. Yanak. 2. Yüz, çehre. – bk. Ruhsar

Ruhsel
İçi içine sığmayan, coşkulu / Ruh+Sel

Ruhsen
“Sen cana can katıyorsun” anlamında kullanılan bir ad.

Ruhuay
Ruh güzelliği olan.

Ruhucan
Samimiyeti yürekten olan.

Ruhugül
Gül kadar temiz bir ruha sahip olan

Ruhugülen
Şen şakrak bir ruh yapısına sahip olan.

Ruhugüz
Hüzünlü bir ruh yapısına sahip olan.

Ruhunaz
Nazlı, nazenin bir karaktere sahip olan.

Ruhunur
İçindeki enerjisini herkese yansıtan.

Ruhuşan
Şöhret arzusu içinde olan.

Ruhuşen
Neşeli bir ruh yapısı olan, şen şakrak,

Ruken
Güler yüzlü

Rukiye
Büyüleyici, sihirli, efsun / Peygamberimizin kızlarından birinin adı

Rüksan
Firdevsi’nin Şahname”sinde geçen, 11. yüzyıl İran efsanevi prenses

Ruman
Hz. Ebubekir(R.A)’ in eşi

Rumeysa
Küçük köpek takımyıldızında en büyük yıldızın adı / bir sahabe adı

Rümeysa / Rumeysa
1.Büyük yıldız, 2. Bir sahabe adıdır

Rüveyda
Hoş, nazik, ince

Rüveyda / Ruveyde
1.Yavaş yavaş, adım adım. 2 (Arapça kökenli)Hoş, ince, nazik,

Rüveyha
İncelik, zariflik.

Rüvide
Yavaş yavaş, adım adım. – bk. Rüveyda

Ruya
Düş, uykuda görülen şey

Rüyahan
Bütün rüyaların yücesi

Rüyet
Görme.Kalp gözüyle görme

Rüzgar
1. Zaman, devir. 2. Dünya. 3. Yel.

Ruziye
Gündüz, gündüze ait olan

S

Saadet
Mutluluk, sevinçli olma

Saba
Hafif bir rüzgar

Sabacan
Tatlı dost

Sabagül
Şirin güzel.

Sabah
Güneşin doğması ile başlayan zaman bölümü

Sabahat
Güzellik, yüz güzelliği

Sabahat / Sebahat
Güzellik

Sabahnur
Sabah ışığı, günü aydınlatan

Sabanaz
Sevimli, nazlı.

Sabanur
Işık saçan.

Sabiha
Güzel şirin, hoş

Sabire
Sabreden, sabırlı

Sabite
Yerinde duran, kımıldamayan

Sabiye
Ergin olmamış kız çocuğu.

Sabıka
Parlak, ışıklı.

Sabır
Acı, yoksulluk, haksızlık gibi üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan onların geçmesini bekleme erdemi. 2. olacak veya gelecek bir şeyi telaş göstermeden bekleme.

Sabrinnisa
Kadınların sabırlısı.

Sabriye
Sabırlı, sabırla ilgili

Sabrınisa
Sabırlı kadınlar.

Sacide
Secdeye varan, yere yüz süren

Saçı
Gelinin başına saçılan çiçek, şeker, arpa; para gibi şeyler. 2. Düğün armağanı.

Sada
Ses, yankı

Sadakat
İçten bağlılık, sağlam güçlü dostluk, doğruluk.

Ş

Şadan
Neşeli, sevinçli

S

Sadaret
Başta bulunma, öne geçme, liderlik.

Sadberk
Yüz yapraklı katmerli bir gül çeşidi

Sade
Yalın, gösterişsiz, şekersiz

Sadecan
Kendi halinde içten, iyi ve temiz dost.

Sadedil
Temiz yürekli.

Sadegül
Temizliği, dürüstlüğü ve güzelliğiyle bilinen.

Sadem
Durum, safım, yalınım

Sadet
Yakınlık. 2. Niyet, fikir, 3. Asıl konu üzerinde konuşulacak şey, konuya dönmek.

Sadhezar
1. Yüz bin. 2. Çok fazla.

Sadice
Mutlulukla ilgili.

Sadik
Sadık, gerçek dost. 2. Doğru sözlü.

Sadiye
Uğurlu, mutlulukla ilgili

Sadıka
Sadık kimse

Sadme
Çarpma, vurma, 2. Sarsıntı. 3. Hiç beklenmedik bir anda başa gelen bela

Sadriye
Göğüsle ilgili, göğüse ait.

Ş

Şaduman
Sevinçli, neşeli, memnun

Şaeste
Onurlu.

Şafak
Tan vakti

Şafaknur
Şafak aydınlığı

S

Safder
Düşman saflarını yarıp bozan.

Safderun
İçi temiz ve saf olan.

Safdil
İçi temiz, kötülük nedir bilmeyen.

Safican
Temiz, içten dost.

Safigül
Güzel ve temiz insan.

Safiha
Yassı ve düz olan yüz.

Safinaz
Nazlı, çok naz yapan

Safinur
Çok aydınlık, temiz kimse.

Safir
Mavi renkli, değerli bir taş.

Safire
1. İnce, güzel ses. 2. Islık.

Safiye
Katıksız, katışıksız saf

Safiyet
Saflık, temizlik, dürüstlük.

Safıgül
Gül gibi, katıksız, saf, duru, temiz.

Ş

Şah’Name
Şahların yaşam öyküsünü anlatan manzum eser.

S

Sahabet
Sahip çıkma, benimseme. 2. Koruma arka çıkma.

Ş

Şahande
Dindar, mutlu, temiz kalpli

Şahane
Hükümdarlara yakışacak kadar güzel, eksiksiz olan.

S

Sahara/Sahra
Çöl

Sahavet
El açıklığı cömertlik.

Sahba
Şarap.

Ş

Şahbanu
Hükümdar eşi, şah hanımı

Şahdane
Büyük inci, kenevir tohumu

Şaheser
Üstün ve kalıcı nitelikte olan

S

Sahiba
Bir şeyi elde etmiş olan

Sahibe
Sahip olan

Ş

Şahide
Mezarın baş ve ayak ucuna dikilen, üzeri yazılı ve çiçekli mermer taşı

Şahika
Yüksek, yüce, dağın zirvesi

S

Sahil
Deniz ve göl kıyısı

Sahire
1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Büyücü, büyüleyici güzel.

Ş

Şahizar
Zar etmekten gelir. Ağlayan, dert çeken, içli anlamındadır.

Şahmeran
Mitolojide başı insan, gövdesi yılan biçiminde efsanevi canavar

Şahmerdan
Çok ağır bir tür tokmak ya da çekiç. 2. Vurucu ağırlığı mekanik olarak yükselten ve düşüren makina.

Şahname
Şahların yaşam öyküsünü anlatan manzum eser

Şahnaz
Nazlı, çok naz yapan

Şahnigar
Resmedilen.

Şahnisa
Sözü geçen, otoriter ve saygın kadın.

Şahnur
Aydınlık kimse

S

Sahra
Kır, ova, çöl

Ş

Şahrah
Büyük yol, ana yol, ana artel.

S

Sahranur
Çöl ışığı

Sahre
Kaya, kütle.

Ş

Şahsar
Dallı budaklı ağaçlar. 2. Ağaçlık yer, koruluk.

Şahsen
Kendisi. 2. Yüzünde görülen. 3. Cisim, şekil, görünüş bakımından.

Şahsene
Kızların en güzeli

Şahsenem
Güzel kadınların en güzeli, şaheser

Şahser
Gücünü gösteren.

Şahseren
Gücünü gözler önüne seren, güçlü.

S

Sahure
Sahur vakti doğan kız çocuklarına verilen bir ad.

Ş

Şahver
Büyük inci

S

Saibe
1. Yanlışlık yapmayan, yanlışsız, doğru. 2. Amaca, hedefe uygun. 3.

Saide
Mutlu, uğurlu

Saika
Yıldırım. 2. Sebep.

Ş

Şaikane
İsteklice, şevkli olarak.

S

Saime
Oruçlu, niyetli

Ş

Şairan
Şairler, ozanlar.

S

Saire
Seyreden, hareket eden, yürüyen.

Ş

Şaiyan
Değer, kıymet.

Şakayık
Düğün çiçeğigillerden, çiçekleri türlü renkte, çok yıllık güzel bir süs bitkisi.

S

Saki
Kadehlere içki dolduran, dağıtan.

Sakibe
Su veren, su dağıtan.

Sakine
Durgun, hareket etmeyen, kımıldamayan, kimseyi rahatsız etmeyen

Ş

Şakire
Şükreden, durumundan memnun olan kimse

S

Sakıye
İçki dağıtan kadın.

Ş

Şakrak
Güzel ötüşlü bir tür kuş.

S

Saliha
Yararlı, iyi, elverişli

Salime
Sağlıklı, sağlam, esen. 2. Eksiksiz. 3. Korkusuz, kendinden emin.

Salise
Saniyeden daha küçük zaman birimi

Saliye
Yeni yılın gelişini kutlamak amacıyla Muharrem ayında yazılıp sunulan kaside.

Salıkbike
Tavsiye edilen, beğenilen kadın.

Salınbike
Salınan, nazlanan kadın.

Salkım
Üzüm gibi, bir sap üzerinde bir arada bulunan

Saltanat
Sultanlık, hükümdarlık.

Samahat
“Semahat” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Samia
İşitme yetisi

Samiha
Cömert, eli açık.

Ş

Şamile
Kaplayan, içine alan, çevreleyen. 2. Genel olan, herkese ait olan. (Ar.)

S

Samime
Bir şeyin içi, özü, merkezi, temeli, kökü.

Samine
Sekizinci

Samire
Meyve veren, meyveli

Samiye
Duyan, işiten, yüce, ulu, yüksek

Samru
Yüksek yer, tepe, üst

Samur
Değerli kürkü olan bir hayvan türü

Samyeli
Güneyden esen sıcak rüzgar

Ş

Şan
Ün, nam, şöhret

S

Sanal
Sanlı ol, ünlen

Sanavber
Çamfıstığı ağacı, 2. Sevgilinin boyu posu.

Sanem
Çok güzel kadın, put

Sanemnur
Put gibi güzel ve parlak kadın.

Sanevber
1. Çam fıstığı ağacı veya kozalağı. 2. Sevgilinin boyu posu.

Sania
İş, meşgale.

Saniha
Düşünmeden, kendiliğinden, doğan düşünce, fikir.

Saniye
Sivil rütbelerden ikincisi. 2. Dakikanın altmışta biri. 3. Fizik ve mekanikte zaman birimi.

Sannur
Nurlu, ışıklı, güzel olmasıyla tanınan.

Sara
Halis, saf, katkısız

Saray
Hükümdarların oturduğu büyük yapı

Sare
Saf, temiz, kalabalık, topluluk

Sarfiye
Giderle yapılan, masrafla ilgili.

Sargın
Albenili, çekici, büyüleyici, sevimli, güzel

Sarhatı
Hatıra, anı.

Ş

Şarika
Doğan parlayan.

S

Sarıcan
Sarışın dost.

Sarıçiçek
Sarı renkli çiçek.

Sarıgül
Sarışın, gül sarısı renkte.

Sarıgüzel
Sarışın güzel.

Sarıkız
Sarışın kız.

Ş

Şarkan
Doğu yönünden.

S

Sarmal
Helis biçiminde olan, helozoni.

Sarmaşık
Koyu yeşil renkte, değişik biçimde yaprakları olan, sap ve dallarından çıkan küçük ek köklerle dik, düz yerlere yapışarak tırmanan, bir bitki türü .

Ş

Şathiye
Genellikle şeriata aykırı düşen, öteki dünya ile ilgili şeyleri alaylı bir dille işleyen manzumeler.

S

Satir
Örten, kapatan.

Satiye
Mütevazi, sadık

Satı
Yaşamı uzun sürmesi için doğumundan önce erenlere adanan çocuk. 2. Satmak işi, satış.

Satıa
Yükselen, yükselip ortaya çıkan.

Satıgül
Satılan gül.

Satıhanım
Kendisini adamış hanım.

Satu
Uzun ömürlü olması için doğumundan önce ermişlere adanan çocuk. –

Savlet
Hücum etme, saldırma.

Savniye
Koruma, gözetme ile ilgili.

Ş

Şayan
Yakışır, yaraşır

S

Sayar
Saygılı, hürmet eden.

Saye
Koruma, yardım, sahip çıkma

Sayede
Bu yoldan, böylelikle.

Ş

Şayeste
Değerli, layık.

S

Sayfiye
Yazlık, yazlık ev.

Saygın
Sayılan, sevilen

Saygül
Sayılasın ve gül gibi güzel olasın

Ş

Şayia
Yayılmış haber. 2. Yaygın söylenti.

Şayian
Yayılmış olarak, herkesçe duyularak.

S

Sayide
Ezilmiş, yıpranmış, eskimiş.

Sayıl
Her zaman saygı gör

Ş

Şaylan
Nazlı, neşeli.

S

Saynur
Saygınlığıyla ışık saçan.

Sayra
Cennette akan suyun çıkardığı ses, cıvıldaşan, ötüşen

Sayran
Öten, cıvıldayan, şakıyan.

Ş

Şaziment
Benzeri olmayan, farklı.

Şaziye
bk. Şadiye

S

Seba
Yedi.

Sebahat
Güzellik

Sebahet
Suda yüzme.

Sebiha
güzel, şirin, çekici

Sebile
Allah yolunda olan kadın, hayırlı kadın, cömert, iyiliksever

Sebir
Sabır, tahammüL.

Sebla
Uzun kirpikli, kirpikli göz

Ş

Şebnem
Çiğ, gece nemi, jale

S

Sebnem (Şebnem)
Havada buhar durumundayken gecenin serinliğiyle yerde ya da bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları, çiğ

Ş

Şebnur
Gecenin ışığı, Ay ışığı

S

Sebu
Testi. 2. Şarap kabı.

Secem
Yağan ilk yağmur

Seçgül
Seçkin, seçilmiş güzel.

Seçik
Seçilmiş, seçkin.

Seçil
Öne çık!, Üstün ol!, tercihleri kazan

Seçilay
Seçil ve Ay gibi güzel ol

Seçilcan
Üstün dost

Seçilgül
Güzelliğiyle üstünlük sağlayan.

Seçilnaz
Naz yapmasıyla kendine üstünlük sağlayan.

Seçilnur
çevresindekileri ferahlatmakla beğeni kazanan.

Seçilşan
Üstünlüğüyle şan şöhret sahibi olan.

Seçilsay
Saygınlığıyla beğeni toplayan.

Seçilsoy
Üstün nitelikli bir soydan gelen.

Seçilsu
Temizliği ve saflığıyla herkesin beğenisini kazanan.

Seçiltan
Tan vakti gibi güzelliğiyle beğeni kazanan.

Seçilyar
Beğenilen, üstün tutulan sevgili

Seçki
Beğenilmiş, seçilmiş. 2. Şairlerin, yazarların bestecilerin eserlerinden alınmış, seçme parçalardan oluşan eser, güldeste.

Seçkin
Benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit

Seda
Ses yansıması, yankı

Sedacan
Can dost.

Sedacık
Sevimli sesler çıkartan.

Sedagül
Kıpır kıpır güzel

Sedanaz
Nazlı güzel.

Sedanur
Sesiyle ışık saçan.

Sedasu
Çağlayarak akan su

Sedef
Bazı deniz kabuklularının iç yüzünü kaplayan parlak madde

Seden
Uyanık, dikkatli, gözü açık

Ş

Şefaat
Birinin bağışlanması için aracı olma, bağışlanmasını dileme. 2. Arka çıkma.

Şefika
Şefkatli, acıması, esirgemesi bol olan

Şefkat
Acıyarak ve koruyarak sevme sevecenlik, sevgi duygusu.

S

Segah
Türk sanat müziğinde bir makam

Ş

Şehamet
Zeki ile aldı birleştiren.

S

Sehavet
Cömertlik, el açıklığı.

Ş

Şehbal
Kuşkanadının en uzun tüyü

S

Seher
Şafak vakti

Sehercan
Güzel dost.

Sehergül
Tan vakti açan gül.

Sehergün
Günün ilk ışıkları.

Sehernaz
İlk göz ağrısı.

Sehernur
Işık saçan.

Sehersoy
Güzel bir soydan gelen.

Sehertan
Tan ağartısı.

Sehhar
Büyücü. 2. Büyüleyici, büyülü gibi.

Sehhare
Çok güzel, büyüleyici kadın.

Ş

Şehime
Akıllı, kurnaz

S

Sehker
Duygu, his.

Ş

Şehla
Tatlı şaşı, yarım şaşı

S

Sehle
1. Yumuşak. 2. Kolay. 3. Taze, körpe

Ş

Şehnaz
Doğu müziğinde bir makam / Çoknazlı

Şehper
Kuş kanadının en uzun tüyü.

Şehrazat
1001 gece masallarında bir masal kahramanı kadındır. Kendi kendine yaşayan özgür manasındadır.

Şehri
Terbiyeli, şehirli, nazik anlamlarındadır. Bir başka anlamı ise aya ait, aylıktır.

Şehriban
Kentin en büyüğü, vali.

Şehrinaz
Kentin nazlısı

Şehriye
Çorba yapmakta kullanılan, türlü biçimlerde kesilerek kurutulmuş buğday unu hamuru.

Şeker
Sevimli, cana yakın

Şekerpare
Çok tatlı bir kayısı çeşidi. 2. Bir çeşit hamur tatlısı. 3. Çok sevimli, cana yakın kız.

Şekibe
Sabır, dayanma, tahammül.

S

Sekine
Gönül rahatlığı, kafa dinçliği, inanç. 2. Rahatlık, dinlenme. 3. Ağırbaşlılık. 4. Güvenç, güvenme.

Ş

Şekliye
Şekilcilik. biçimsellik.

Şeküre
Şükreden.

S

Sel
Taşkın su

Ş

Şelale
Büyük çağlayan, çavlan, akarsuyun yüksekten yere düştüğü bölümü

S

Selamet
1. Esenlik. 2.Her türlü korku, tasa ve tehlikeden uzak, güvenlik içinde

Selay
Sellerin çok olduğu ay

Selbi
Bir kilim motifi adı

Selbin
Bir suyla yıkanmış temiz, berrak.

Selcan
Coşkulu, hareketli, taşkın hareketli.

Selda
Bir söğüt cinsi/ Sel, taşkın, su

Seldacan
Yürekten dost.

Seldağ
Dağlardan akan sel, dağ seli

Seldagül
Gül kadar güzel.

Selden
Selden gelen

Selen
Müjde

Selenay
Ayın müjde ile doğuşu

Selenge / Selenga
Türklerin ana vatanında akan önemli iki nehirden biri. (Yenisey ve Selenga)

Selgün
Selin oluştuğu gün, sel günü

Seliha
Bozulmuş, soyulmuş şey.

Selika
Güzel konuşma ve yazma yeteneği.

Selile
İlk doğan kız çocuğu

Selime
Eksiği, kusuru olmayan doğru kişi

Selin
Övünç / Coşkun akan su

Selinay
Ay gibi parlak ve gür akan su

Selinti
Ufak sel

Selis
Bağlı, boyun eğmiş / Akıcı / kolay, yumuşak

Selışıl
Sel gibi akan parıltı, selin ışılı

Selışın
Sel gibi akan ışın

Selma
Barış içinde, huzur, erinç

Selmin
Sermin / barış yanlısı

Selnur
Yüreğindeki ışığı büyük bir coşkuyla saçan.

Selva
1. Bıldırcın eti. 2. Tih Çölünde bulundukları sürece İsrailoğullarına Allah tarafından kudret helvasıyla birlikte, karınlarını duyurmaları için gönderildiğine inanılan kuş.

Selver
Önder

Selvet
Gönül rahatlığı.

Selvi
Yaz kış yeşil kalan ince uzun birağaç

Selvican
Selvi + Can isimlerinin birleşiminden oluşur.

Selvihan
Boylu poslu endamlı

Selvinaz
Selvi gibi nazlı; nazlı salınan

Sema
Gökyüzü

Semacan
Gökyüzü gibi temiz ve sessiz dost.

Semagül
Gökyüzü gibi yüksek. 2. Bir gül gibi güzelliğe sahip olan.

Semahan
Sema yapan. 2. Gökyüzü hükümdarı.

Semahat
Cömertlik, el açıklığı

Semanur
Nurlu gökyüzü.

Semen
Semizlik / yasemin çiçeği / sperma

Semiha
Cömert gönüllü, eli bol

Ş

Şemime
Güzel kokulu şey, güzel kokan.

S

Semin
Değerli, pahalı, semizlik

Semina
Hz. Adem’in 2. kızının adı. Hurma ağacını ilk diken kız

Semine
Değerli, pahalı. 2. Semizlik.

Ş

Şeminur
Mum ışığı, mum aydınlığı.

S

Semira
Gökteki yıldızların parlaklığı

Semiramis
1. Mitolojide güvercinlerin hayatını kurtardığı kız çocuğunun adı. 2. Doğu mitolojisinde adı geçen, dünyanın yedi harikasından biri olan Babil’in Asma Bahçelerini kurduran Asur kraliçesi.

Semire
Meyveli, meyve veren.

Semiye
Adaş, adları aynı olan.

Sempatik
Cana yakın sıcak kanlı, sevimli. 2. Çok hoş, hoşa giden.

Semra
Esmer

Ş

Şemsinisa
Kadınların aydınlığı

Şemspare
Güneş parçası, çok parlak

S

Sena
Övgü / şimşek pırıltısı

Senahan
Öven, övücü

Ş

Şenahi
Zenginlik, refah.

S

Senal
Allı güzel.

Senar
Seven, aşık, yar

Senay
Ay gibisin sen anlamında

Ş

Şenbahar
Bahar kadar güzel ve onun neşesini taşıyan.

S

Senbul
Sen ara ve bul

Sene
Yıl

Senem
Kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı, Arapça'da put

Senem / Sanem
Put, anıt / Güzel kadın

Ş

Şengil
Şen kimse, neşeli kimse, içtenlikli

S

Sengül
Hep gül hep gülen ol, sen gülsün, gül gibi güzelsin

Sengün
“Sen gündüz gibi aydınlık, güneş kadar parlaksın” anlamında kullan

Seniha
Süs; inciler

Seniye
Yüksek, yüce.

Ş

Şeniz
Sevinçli, mutlu iz

Şennaz
Hem nazlı hem de neşeli.

S

Sennur
Güzel ve aydınlık

Ş

Şensu
Mutlu ve su gibi berrak

Şenyurt
Neşeli, mutlu yurt

S

Sera
Saray / toprak

Seran
Işıklı, parlak

Serap
Güzel kadın / çöldeki göz yanılması

Ş

Şerare
Kıvılcım, ateş parçası.

S

Seray
En güzel ay; baştacı edilen

Serazat
Serbest, hür, başıboş. 2. Rahat, derdi olmayan, huzurlu.

Ş

Şerbet
Tatlı ve şirin, meyve suyu ile şekerli su karıştırılarak yapılan içecek

S

Serdil
Kalp, yürek.

Sereda
Naz yapmakta önde giden.

Ş

Şerefnaz
Büyük, ulu ve nazlı, edalı.

Şerefnur
Saygıdeğer ve nurlu insan.

S

Serefraz
Başını yükselten, yükselen, benzerlerinden üstün durumda olan.

Serela
Göz güzelliğinde üstüne olmayan.

Seren
Gemi direği

Serenay
Uzun boylu güzel manasındadır. Seren ve ay kelimelerinden birleşik isim. Seren, Yelkenli gemilerde direkler üzerinde yelken açmak ve işaret kaldırmak için kullanılan yatay olarak bağlanmış, uçları ince gönderdir. Ay, Dünya’nın tek doğal uydusu olan gök cismi Ay, yılın on iki bölümünden her biri Ay, Antik Mısır firavunu

Serencan
İnce, zarif dost.

Serendaz
Çekinmeyen, korkmayan, fedakar, özverili.

Serengül
Uzun boylu güzel.

Serfiraz
Başeğme, söz dinleme.

Sergin
Serilmiş olan, yatan, raf, yorgun gibi manaları vardır.

Sergül
Önde gelen gül.

Sergün
Güzellerin önde geleni.

Serhatı
Hatıra, anı.

Ş

Şerife
Şerefli, kutsal, temiz kişi

S

Serim
Hoş görülü, sabırlı.

Serin
Ilıkla soğuk arası

Seringül
Hoşgörülü, sabırlı güzel.

Seriye
Hz. Peygamber’ in bulunmadığı küçük askeri birliklere verilen addır.

Serma
Kış soğuğu

Ş

Şermegin
Utangaç, utanan, mahcup.

S

Sermelek
Melek kadar güzel ve iyi olanların önde geleni.

Sermin
Güzel / Kibar

Sernaz
Nazlı.

Sernerm
Uysal, yumuşak başlı

Sernevaz
Baş okşayan, sevecen.

Sernigün
Baş aşağı, tersine dönmüş.

Sernur
Başı ışıklı, aydınlık kişi.

Serpil
Geliş, güzelleş manasında bir emir kipi

Serpin
Sert yelle savrulan yağmur, dolu

Serpuş
Başlık, başa giyilen şey.

Serra
Bolluk, bereket, genişlik, kolaylık

Sertab / Sertap
Ser +Tab Pırıltılı baş, ışıltıların başı

Sertap
İnatçı

Sertap (Sertab)
İnatçı

Serva
Masal, söz

Server
Egemenlik, üstünlük.

Servi
Kış yaz yaprağını dökmeyen, ince uzun bir ağaç / Selbi, Selvi; uzun boylu ve güzel kadın

Servican
Uzun boylu arkadaş.

Servigül
Uzun boylu, zarif, gül güzelliğinde kız.

Servigüzar
Becerikli, zarif kız.

Ş

Şervin
Hayrı seven

S

Servinaz
Uzun boylu, nazlı sevgili.

Servinisa
Zarif kadınlar.

Servinur
Işık saçan.

Servişan
Zarifliğiyle tanınan, zerafet sahibi.

Servisu
Zarif ve su kadar da temiz ve berrak.

Servitan
Zarif, uzun boylu ve bir tan vakti kadar güzel.

Serviyar
Uzun boylu, zarif sevgili.

Serza
Doğurgan.

Serzemin
Yeryüzü.

Sesil
Sapsız, direkt gövdesinden bir yere bağlı olan

Ş

Şetaret
Sevinç, neşe.

S

Setenay
Çerkez dilinde bir anlamı ’’gözümün nuru’’ dur. Bir diğer anlamı da ’’yaban dağ gülü’’ dür

Seval
Beğenilen, dayanılmaz

Sevan
Sev ve unutma.

Sevay
Ay gibi sevilen.

Sevcan
Sevilen can, güzel can

Sevda
Aşk, sevgi

Sevdacan
Tutkulu dost.

Sevdagül
Aşık olunacak kadar güzel ve zarif kişi.

Sevdakar
Sevdalı.

Sevdanaz
Nazına aşık olunan.

Sevdanur
Işık saçan.

Sevde
Siyah, esmer, esmer güzeli

Sevdeğer
Sev, o senin sevgine değer

Sevdem
Sevginin son hali

Sevdenur
Siyah, kara, büyüklük sahibi, ışık

Sevdil
Dili güzel olan.

Sevdiye
Sevesin diye

Sevecan
Can, seni seven can

Sevecen
Acıyarak ve koruyarak sevme, şefkatli, müşfik.

Seven
Sevmiş olan, sevdaya tutulmuş, sevgi duyan

Sevenay
Çok seven

Sevencan
Sevdaya tutulmuş olan can

Sevencik
Çok sevimli.

Sevendil
Konuşma güzelliği.

Sevengül
Sevdaya tutulmuş olan gül

Sevengün
Sevdaya tutulmuş olan Güneş

Sevengüz
Sonbahar güzelliği.

Sevennaz
Nazlı güzel.

Sevennur
Aydınlatıcı güzel.

Seventan
Tanvakti güzelliği.

Sever
Her şeyin olumlu yanını gören.

Severcan
Yürekten seven kimse.

Sevgel
Beğeniyle, sevgiyle gelen.

Sevgen
Sevgi dolu, sevecen, sevmeye yatkın

Sevgi
Aşk, sevme duygusu

Sevgican
Candan dost.

Sevgihan
Sevilen hükümdar.

Sevgili
Sevgi ve bağlılık duyulan. 2. Sevilen, aşık olunan kimse, dost, yar.

Sevgim
Benim olan sevgi, aşkım

Sevgin
Seven, sevgiye düşkün

Sevginaz
Nazlı sevgili.

Sevginur
Işık saçan sevgili.

Sevgişan
Duyduğu sevgiyle ünlenmiş olan.

Sevgisel
Coşkulu sevgi.

Sevgisun
Sevgisini gizlemeyen.

Sevgitan
Duygusal, romantik

Sevgiyar
Sevilen, sevgili.

Sevgül
Sevginin gülüsün

Sevgün
Sevilen günsün

Sevi
Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu

Sevican
İçten seven.

Sevigül
Sevilen güzel.

Sevil
Sevilen bir kişi ol

Sevilay
Ay gibi her zaman sevil

Sevilcan
Çok sevilen kişi.

Sevilen
Gözde olan.

Sevilnaz
Nazıyla kendini sevdiren.

Sevilnur
İnsanları aydınlatmasıyla kendini sevdiren

Sevilşan
İçtenliği ve sevecenliğiyle tanınan, sevilen.

Sevilsen
“Sevil, beğenil” anlamında kullanılan bir ad.

Sevilsu
Temizliği ve saflığıyla kendini sevdiren.

Sevilsun
Gördüğü ilgiye, sevgiye aynı şekilde karşılık veren.

Seviltan
Tan vaktinin romantizmiyle kendini sevdiren.

Sevilyar
Güzelliğiyle kendini sevdiren.

Sevim
Sevimli, sempatik

Sevimgül
Güzel sevgisi.

Sevin
Sevinmekle ilgili.

Sevinay
“Güzeli sevin” anlamında kullanılan bir ad.

Sevinaz
Sevilen nazlı.

Sevinç
İstenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku

Sevindal
Dal gibi olduğun için sevinesin

Sevingül
Sevinmek ve gülmekten buyruk hem sevin hem gül

Sevinur
Sevgi ışığı saçan.

Seviye
Birlik, beraberlik. 2. Düzlük, doğruluk.

Sevkal
Sev ve kal, sev ve sevdiğin yerde kal

Ş

Şevkiye
Şevk ile ilgili. 2. Neşeye, sevince dair.

S

Sevnaz
Sev ve naz et.

Sevnur
Hayranlık duyuran.

Sevra
Güzel görünüşlü

Sevşan
Şöhretiyle sevilen.

Sevsay
Sev ve say

Sevsen
Keşke sevmiş olsan

Sevsevil
Sev ve sevil, hem sev hem de sevil

Sevtan
Güzelliğiyle sevilen

Sevtap
Aşırı, tapacak kadar sevgi duyan

Ş

Şevval
Hicri takvime göre Ramazan ayından sonra gelen aya verilen addır. Şevval ayının ilk üç günü Ramazan Bayramıdır.

Şewane
Mısra, şiir, nazım.

Şeyda
Sevda nedeni ile aklını yitirmiş; çılgın, deli divane

Şeydacan
Arkadaş canlısı, dostlarına düşkün olan.

Şeydagül
Gül delisi, gül hayranı.

Şeydanaz
Naz yapmaya meraklı, çok nazlı.

Şeydanur
Herkesin derdine derman bulmaya çabalayan, yardımsever.

S

Seyfiye
1. Kılıçla ilgili, askerliğe ait. 2. Kılıç biçiminde. 3. Asker züm

Seyhan
Irmaklar

Seylak
Kum gibi çok

Seylan
Sel, akma, akış

Seylap
Sel, su baskını, sel suyu.

Ş

Şeyma
1. Çok kıymetli, değerli 2. Vücudunda ben olan

Şeyma Nur
Şeyma ve Nur kelimelerinin birleşiminden oluşmuş bir isimdir

S

Seyna
Ağaç adı

Seyra
Güzel tesadüf, karşılaşma

Seyran
Gezinme. 2. Bakıp seyretme.

Seyyal
Akışkan, sıvı, yerinde duramayan

Seyyale
Akan şey, sıvı. 2. Akıntı.

Seyyare
Gezegen.

Seyyibe
Dul kadın

Seyyide
Saygıdeğer kadın.

Seza
Uygun, yaraşır, değer.

Sezan
Sezgili / Sez ve An kelimelerinin birleşimi ile oluşur

Sezay
Sez ve Ay / Güzeli sez tanı manasında

Sezek
Sezebilen, sezen, duyumsayan

Sezel
Sezgili kimse. – bk. Sezal

Sezen
Hisseden, sezgili

Sezer
Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş ya da olacak bir şeyi duyumsar

Sezgen
Sezen, sezgisi olan, sezme yeteneği olan

Sezgi
Aklın yardımı olmadan, gerçeğin doğrudan doğruya

Sezginay
Sezme yeteneği olan Ay

Sezil
Sezilen, hissedilen kişi

Sezin
Sezinleme işi, sezme

Seziş
Sezme yolu, sezme biçimi, sezme

Sezmen
Sezen kimse

Ş

Şezre
Süs için takılan veya asılan inci ve altın.

S

Sibe
Yarın.

Sibel
Bulutla yer arasında yere düşmeyen yağmur damlası / Buğday başağı / Eski Türklerde bir tanrıça ismi

Sidal
Ağaç dalının gölgesi.

Sidelya
Cennet bahçesindeki bir çiçek ismi.

Sidre
1. Cennetteki son ağaç. 2. İnsanoğlunun bilim ve sanatta ulaşabileceği son nokta. 3. Arabistan kirazı 4. Ağaca teşbih edilen, yedinci kat gökte bir makam ismi.

Ş

Şifa
İyileşme, kurtulma

Şiir
Bir yazın türü

Şila
Doğuda böğürtlene verilen isim olarak geçen bir sözcüktür. Anlamı tam olarak bilinmiyor. Çizgi film kahramanlarının ismi olarak sık sık karşımıza çıkıyor.

Şilan
Kuşburnu, yaban gülü, dağ gülü

S

Sili
1. Temiz, pak.2. İffetli, erdemli.

Sim
Parlak ve beyaz

Sima
Yüz, çehre, beniz / Kişi, kimse, insan

Ş

Şimal
Kuzey yönü

S

Simay
Gümüş ay / Yüzü güneş gibi aydınlık, parlak

Simayişems
Yüzü güneş gibi aydınlık olan.

Simber
Göğsü gümüş gibi olan.

Simce
Gümüş gibi parlak beyaz.

Simden
Gümüş gibi parınldayan.

Simge
Alamet, sembol, birşeyi anlatan im, imge

Simhan
Gümüş gibi parlak olan.

Simin
Gümüş gibi parlayan ışıltı

Simirna
İzmir'in eski adı, Amazon savaşçılarının kraliçesinin adı

Simla
Gökteki parlak yıldız / Karlarla kaplı / Hindistan’ ın kuzeyindeki bir şehir ismi

Simre
Yıldız yansıması

Simten
Teni gümüş gibi parlak, güzel.

Simüzer
Altın ve gümüş gibi parlak ve değerli olan.

Sincan
Kırmızı renkte çiçekleri olan, çok yıllık ıtırlı bir bitki.

Sine
Yürek, kalp, gönül

Sinem
Benim tenim, benim vücudum, göğsüm

Sinemis
Gözümde anlamına gelir

Ş

Şira
Sirius yıldızının Kuran-ı Kerim’ de geçen adıdır. Şi’ra-yı Yemen de denir o yıldıza.

Şirame
Buğdaygillerden bir bitki.

S

Sirap
Taze, körpe, genç.

Ş

Şiraze
Düzen, nizam

Şirem
tatlım, bena ait şire

S

Siren
Üst tarafı kız, alt tarafı balık olduğuna inanılan deniz kızı.

Ş

Şiret
Öğüt, nasihat.

Şirin
Cana yakın, sevimli

Şirine
Tatlılık.

Şişan
Güzel kokulu çiçek.

S

Sitare
Yıldız

Sitem
İnsanın gücüne gidecek söz, davranış. 2. Haksızlık, eziyet 3. Bir kimseye üzüldüğünü, kırıldığını öfkelenmeden

Sitti
Hanım, kadın.

Siva
Başka, ayrı, özge…

Ş

Şive
Naz, eda

Şivecan
Nazlı arkadaş, dost.

Şivekar
Edalı, işveli, nazlı.

Şivenaz
Çok nazlı

Şivenüma
Nazlanan, naz gösteren. 2. Türk müziğinin makamlarından biri.

Şiveyar
Nazlı sevgili.

Şivin
Eser, yapıt.

Şiyar
Farkında olan, uyanık.

S

Sıcak
Sıcakkanlı, cana yakın

Sıddıka
1. Çok doğru, yalan söylemeyen. 2. Hz. Ayşe’nin lakabı. 3. Hz. Merye

Sıdıka
Çok içten ve doğru kimse

Sıdkıye
İçi, yüreği temiz, doğru kimse.

Ş

Şık
Güzel, zarif, modaya uygun. 2. Modaya uygun giyinmiş olan. 3. Bir konuda seçilebilecek yolların alınabilecek kararların her biri, seçenek.

S

Sıla
1. Kavuşma hasreti, bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma. 2. Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer

Sılay
Ay özlemi

Sımah
Kulak. 2. Kulak deliği.

Ş

Şıra
Üzümden yapılan mayhoş bir içecek, sarımsı renkte.

Şıray
Çok aydınlık, çok ışıklı

S

Sırga
Küpe.

Sırma
Altın yaldızlı, ya da yaldızsızince gümüş tel

Sırmahan
Sarı ve güzel saçlı güzel.

Sırriye
Sır saklamasını bilen kimse.

Sıtkıye
Sıdkıye

Ş

Şıvan
Çoban, sığırtmaç.

S

Sıylıkız
Sevimli, hoş kız.

Sofiyane
Kendini Tanrı’ya adamış olan.

Ş

Şöhret
Herkesçe tanınma durumu

Şölen
Bir olayı kutlamak amacıyla bir araya gelinerek yenilen yemek, ziyafet

S

Solin
Çiçekli çayır.

Solmaz
Güzelliğini, tazeliğini uzun süre koruyan

Somnur
Aydınlık, nurlu.

Sonat
Bir veya iki çalgı için yazılmış 3-4 bölümlü müzik eseri

Sonay
Yılın son ayı

Sonbahar
Güz. 2. Sonbahar mevsimi.

Soncan
Son çocuk olması temenni edilen. 2. En iyi arkadaş.

Soneda
Nazlı olmaması temenni edilen

Sonel
Son doğan çocuk.

Songül
Son açan gül

Songün
Günlerin sonuncusu

Songüz
Kasım ayının halk arasındaki adı

Sönmezay
Sürekli olarak ışık saçan Ay

Sonnur
Son ışık

Sonol
Sonuncu çocuk olması temenni edilen.

Sonsen
Artık çocuk istenilmediği durumlarda konulan bir ad.

Sontaç
Artık çocuk istenilmediği durumlarda konulan bir ad.

Sonten
Artık çocuk istenilmediği durumlarda konulan bir ad.

Sonver
Sonuncu çocuk olması temenni edilen.

Sonyar
En son gözde.

Sonyaz
Sonbahar

Ş

Şoreş
Devrim, ihtilal.

S

Soring
KızıL.

Sosın
Mavi ya da sarı rengi olan çiçek.

Sözem
Huzur veren kelimeler

Sözen
Güzel ve etkileyici konuşma yeteneğine sahip olan

Su
Canlıların yaşaması için en gerekli olan kokusu, rengi olmayan sıvı

Suadiye
Yararlı, faydalı.

Ş

Şuara
Kuran-ı Kerim’ de bir sure ismi; “şairler” manasında

S

Suat
Mutlu, mutlulukla ilgili

Suay
Su gibi berrak, ay gibi parlak.

Subhiye
Sabah vaktiyle, şafak ile ilgili. – bk. Suphiye

Sudan
Berrak, tertemiz

Sude
Sürmüş, sürülmüş, ezilmiş

Sude Naz
Sürmeli, nazlı olan

Sudem
Sude isminin aitlik eki almış halidir.

Suden
Başıboş, sorumsuz anlamındadır. Peygamber efendimizin Cennetteki en çok sevdiği ağaç olarak bilinmektedir. Fakat Suden kesinlikle Hz. Peygamberimiz’in Cennetteki en sevdiği ağaç değil! Kuran’da her geçen kelimenin isim olarak konulmaması gerektiğinin en iyi örneklerden biri Suden kelimesidir. Evet, Suden Kuran’da geçiyor, ama ‘başıboş, sorumsuz’ gibi kötü bir anlam taşıyor. Bu yüzden Suden önerilmeyen bir isimdir.

Sudenaz
Nazlı ve sürmeli.

Sudenur
Sürmüş sürülmüş nurlu

Sudiye
Yararlı, faydalı, kazançlı.

Sueda
Temiz olan, Allah’ ın rızasına eren mutlu, kutlu insanlardır.

Suğra
Daha, pek, en küçük.

Suhan
“Sühan” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Sühandan
Güzel konuşan

Ş

Şüheda
Şehitler

S

Sühendan
Güzel söz söyleyen

Suheyla
Süheyla yıldızı.

Suizan
Kötüye yorma.

Sukeyna
Sessiz, sakin ve ağır başlı onurlu kadın manasındadır. Hz. Hüseyin’in kızının ismidir.

Sukeyne
Sessiz, sakin, ağırbaşlı Hz.Hüseyin in Kızı.

Ş

Şükran
İyilik bilme, minnettarlık

Şükrane
İyilik bilmenin belirtisi.

Şükriye
Görülen iyiliğe karşı şükretmek, hoşnut olmak

Şükriye/Şükrüye
İyilik bilme, minnettarlıkla ilgili.

Şükrüye
Minnettarlık

Şükufe
Açmamış çiçek, tomurcuk.

S

Sükun
Durgunluk, dinginlik, hareketsizlik. 2. Huzur, rahat. 3. Dinme, yarışma.

Sükut
Susma, konuşmama, söz söylememe, sessizlik,

Sulbiye
Birinin soyundan gelme, onun çocuğu olma

Ş

Şule
Alev, ateş alevi

S

Sulhiye
Barışa özgü, barışla ilgili, barış.

Sultan
Hükümdar eşi, güç

Sülün
Uzun kuyruklu, güzel bi kuş türü

Sülünay
Uzun boylu, endamlı güzel.

Sülünbike
Uzun boylu, endamlı kadın.

Sümbül
Zambakgillerden süs bitkisi

Sümbülveş
Sümbüle benzeyen, sümbül gibi güzel.

Sümeray
Sümerlerin ayı

Sümeyra
Çağla meyvesi / Kıvrılmış yaprak

Sümeyra/Sümeyre
Meyve çağlası, kıvrılmış yaprak

Sümeyre
Meyve çağlası. 2. Yaprak kıvrımı.

Sumeyye
İslam’ın ilk şehidi. Ammar b. Yasir’in annesi ve ilk müslüman olan hanım sahabelerdendir.

Sümre
Esmerlik, kara yağızlık

Sumru
Yüksek yer, tepe, üst

Sun
Bir şeyi vermek, yollamak, göndermek, takdim etmek.

Suna
Boylu poslu endamlı / Erkek ördek

Sunam
Benim sülünüm, benim yaban ördeğim, benim sunam

Sunar
Takdim eden, saygılı.

Sunay
Ay’ı sun getir anlamındadır. Ay ışığı sun

Sünbüle
Başak

Sündüs
Ham ipek, ipekli

Sündüz
Altın veya gümüş tellerle işlenmiş parıltılı nakışlı bir tür ipek kumaş adıdır.

Sungu
Bir büyüğe sunulan armağan. 2. Bir tanrıya veya tapınağa yapılan bağış.

Sunu
Armağan, birine sunulan şey, geline verilen armağan

Suphiye
Sabah vakti, şafak ile ilgili.

Sura
İsrafil adlı meleğin kıyamette ve yeniden dirilmede üfleyeceği borunun ismidir. / Bir tür ipekli kumaş / Bahadırlık, kahramanlık

Ş

Şuride
Karışık. 2. Tutkun, aşık, sevdalı.

S

Sürmeli
Gözleri doğuştan sürmeli kız.

Surperi
Peri güzeli

Surya
İlahı ışık / Sansikritçe Surya güneş demektir.

Süsbil
Başak.

Süsen
Çiçekleri iri, güzel görünüşlü ve kokulu süs bitkisi

Süslü
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş.

Süveyda
Kalbin ortasında var kabul edilen siyah nokta. Aşkın doğduğu yerdir.

Süveyde
Kalbin ortasında var olduğuna inanılan siyah benek. Süveyda

Suzan
Yakan, yakıcı, coşkulu, ateşli

Suzen
İğne. 2. İğne gözü deliği.

Suzende
Yakıcı.

Suzidil
Doğu müziği makamlarından.

Suzidilara
Türk klasik müziğinin III. Selim tarafından düzenlenmiş bir makamı.

Suzinak
Yakan, yakıcı. 2. Dokunaklı. 3. Doğu müziğinde basit bir makam.

Suziş
Yanma, yakma. 2. Etki yapma, dokunma. 3. Yürek yanması, derin ve büyük acı.

Süzül
Bakıl, sevil, beğenilen.2. Süzgün bakışlı.

Süzülay
“Nazlan, süzül, nazlı nazlı salın” anlamında kullanılan bir ad.

T

Tabende
Parlayan, ışık veren.

Taç
Soyluluk, iktidar, güç veya hükümdarlık sembolü olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık.

Taçeser
Değerli, nitelikli yapıt.

Taciser
Baştacı, en çok sevilen.

Tacizer
Altın taç.

Tacızer
Altın taç.

Taçlan
Taç takılması, baş tacı edilmesi manasındadır.

Taçlı
Tacı olan.

Taçlıyıldız
Taç takınmış olan, saygı duyulan ünlü, tanınmış kimse.

Taçmin
Kraliçe

Taçnur
Mutluluk

Tadım
Tat aldığım, güzelim .

Taflan
Yabanmersini, kışın yapraklarını dökmeyen meyveli ağaç.

Tagan
Güvercin.

Tagangül
Güvercin gibi uçarcasına hareketli olan güzel.

Tahire
Gündoğusundan esen rüzgar

Tahsine
Beğenip alkışlama. 2. Güzelleştirme, süsleme, bezeme

Tahsire
Hasret bırakılma, özletme.

Taibe
Tövbe eden, pişmanlık duyan

Takiye
Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.

Talay
1. Dal gibi ince ve ay kadar güzel. 2. Büyük göl, deniz.

Talha
Güzellik

Talia
Güzel, şirin

Talibe
isteyen, istekli, talepte bulunan.

Taliha
Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğa üstü güç, şans, felek

Taliye
1. Sonradan gelen, bir şeyin arkası sıra giden. 2. Kur’an okuyan.

Talu
Seçkin, üstün.

Talya
1. Doğanın uyanışı, baharın müjdesi 2. Mitolojide doğanın ve hayvanların koruyucusu olan tanrıça

Tamam
Arka arkaya doğan kız çocuğundan sonra erkek çocuk olması dileğiyle

Tamara
Van gölü efsanesinde adı geçen kız.

Tamay
Dolunay, en parlak ay, çok güzel

Tamgül
Gül gibi güzel olan.

Tan
Şafak vakti

Tanay
Secde eden

Tandan
Şafakta doğan

Tanegül
Gül tanesi

Tanelgin
Tan vakti yurdundan uzak düşmüş kimse

Tanem
Tek olan, Benim Tanem, birtanem

Tangöze
Sabah aydınlığı ve kaynak

Tangül
Şafakta açan gül

Tangülü
Tangül

Tangüner
Sabah aydınlığı alacakaranlık

Tangüz
Güz mevsiminde tan vakti.

Tanhatun
Şafak vakti gibi parlak, güçlü kadın.

Tannur
Tan vakti ışığı.

Tansel
Aydınlığa ait, sabahla ilgili

Tanseli
Şafak vakti gelen sel

Tanses
Sesi güzel olan kimse.

Tansu
Şafakta parlayan su

Tansuğ/Tansu
Şafağın aydınlattığı su gibi parlak ve temiz olan.

Tanyel
Şafak rüzgârı

Tanyeli
Şafak vakti esen rüzgâr

Tanyeri
Şafağın başladığı yer

Tanyıldız
Güneş doğmadan önceki alaca karanlıkta ışıyan yıldız, sabah yıldızı

Tanzer
Sarı altın rengindeki tan.

Tara
Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad

Tarçın
Kabuğu bahar olarak kullanılan bir bitki.

Tarımbike
Tarımla uğraşan kadın.

Tasvir
Tasarlama, bir şeyi sözle veya yazıyla anlatma, göz önünde canlandırma.

Tatlı
Şeker tadında olan. 2. İnsanı çeken, göze kulağa hoş gelen.

Tavge
Şelale, çağlayan.

Tavık
Güneşli havada yağan yağmur.

Tavus
Sülüngillerden, erkeğinin tüyleri uzun, kuyruğu parlak, güzel renkli,

Taya
Dadı.

Tayfur
Küçük bir kuş türü.

Tayyibe
İyi davranış, hoşa giden söz

Taze
Dinç, yıpranmamış, yorulmamış. 2. Yeni, son, zamanı geçmemiş. 3. Genç kadın.

Tazegül
Yeni kopartılmış gül.

Teberrük
Kutsal ve uğurlu sayma.

Tebessüm
Gülümseme.

Tekane
Biricik, tek.

Tekgül
Eşsiz güzellikte olan.

Tekmile
Ek, eklenmiş.

Teknur
Eşsiz bir ışık saçan.

Teksin
Bir tanesin, eşin benzerin yok

Telmize
Öğrenci, talebe.

Telvin
Renk verme, renklendirme, boyama.

Temayül
Bir yanı tutma, o tarafa eğilim gösterme.

Temen
Değer, kıymet. 2. Kıymet bilme.

Temenni
Dileme, dilek.

Temime
Nazarlık, nazar boncuğu.

Temre
Bir tek hurma.

Temsil
Benzetme. 2. Bir şeyin tıpkısını yapma. 3. örnek söz. 4. Tiyatro oyunu. 5. Biri yada bir topluluk adına davranış,

Tenay
Uygun, yakışan, dine uygun hareket eden

Tendü
Öz, asıl

Tenigül
Güzel tenli olan.

Tennaz
Nazlı, teni güzel olan.

Tennur
Güzel tenli, parlak tenli; güzel

Tennure
Mevlevi dervişlerinin sema ayını sırasında giydikleri kendine özgü geniş etekleri olan giysi.

Tenperver
Yeyip içmeyi, keyfini rahatını düşünen.

Tenzile
İndirilen, azar azar indirme (Kur’an’ın)

Terbiye
Eğitim, Görgü

Teren
Nesteren gülü.

Terken
1. Kraliçe. 2. Güzel kız. 3. Bir tür ok.

Terlan
Dişi şahin.

Teşekkür
Yapılan bir iyiliğe karşı duyulan kıvanç ve gönül borcunu anlatma.

Teslime
Allaha teslim olan.

Tesnim
Cennet Suyu, Cennet Irmaklarından Biri, Hoş İçimli Su

Teşrife
Onurlandırma, şereflendirme. 2. Gelmesiyle bir yeri onurlandırma.

Teşrinisani
Kasım ayı, yılın 11. ayı.

Tevfika
Uydurma, uygun duruma getirme. 2. Uzlaştırma, barıştırma. 3. Tanrı’nın yardımına kavuşma.

Tevger
Töre, adet, gelenek.

Tevhide
Bir araya getirmek

Tevrat
Hz. Musa’ya bildirilen Tanrı buyruklarını kapsayan, İbranilerin din kitabı.

Tezay
Çabuk giden ay

Tezer
Çabuk ve erken.

Tezgül
Güzelliğiyle çabuk serpilen.

Tezkan
Sıcakkanlı, hemen davranan

Teznur
İçi içine sığmayan.

Tezsal
Aceleciliğiyle tanınan.

Ticen
Taçlar

Tijen
Taç, taçlar

Tilbe
Derviş; gezgin ozan

Tiraje
Gök kuşağı. 2. Koni biçiminde tepe.

Tıflıgül
Gül tomurcuğu.

Tılsım
Doğaüstü güç

Togay
Dere kıyılarındaki sık çalılık, tokay, dolunay

Toköz
Gözü gönlü tok

Tolunbike
Ayın on dördü gibi parlak ve güzel olan kadın.

Tomris
İskit kraliçesi, kahraman kadın

Tomur
Bitkinin çiçek ya da yaprak verecek duruma gelmiş filizi, tomurcuk

Tomurcuk
Çiçek verecek olan gonca

Topay
Dolunay, ayın ondördü.

Topaz
Kahverengi, veya soluk sarı renkte değerli süs taşı

Toprak
1. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. Ülke, memleket. 3. İşlenmiş arazi.

Tuana
Cennet bahçesine düşen yağmur damlası

Tuba
Cennette olduğu söylenen ağaç

Tuba / Tuğba
Cennette var olduğuna inanılan ağaç

Tuğba
Cennette var olduğuna inanılan ağaç

Tuğçe
Küçük tuğ; cennetteki Tuğba ağacının dallarına verilen ad

Tuğsem
Baş tacı

Tuhfe
Armağan, hediye. 2.Yeni çıkma, hoşa giden güzel şey.

Tula
Çok uzun, uzun boylu.

Tülay
Şeffaf ve parlayan, güzel

Tulca
1. Tül kadar ince. 2. Hayalden de güzel.

Tülcan
İnce yürekli, nazenin.

Tulen
Boyca, boyunca uzun.

Tülin
Ayna; ayın çevresindeki ışık

Tülinay
Ayın “Tülin” hali.

Tulu
Doğuş, doğma (Güneş için) anlamında.

Tuluğ
Doğma, doğuş ile ilgili.

Tülün
1. Kimi kez ayın çevresinde oluşan dairesel hale. 2. Ayna.

Tümay
Dolunay

Tün
Gece.

Tunay
Ay ışığı, mehtap, aydınlık

Tünaydın
Akşam üzerleri söylenen bir selamla sözü.

Turçin
Sevinç kaynağı olan kız.

Turfa
Az bulunur, nadir, değerli.

Turhatun
Kız çocuk doğumuna son vermek için konulan bir ad.

Türkan
Kraliçe; güzel kız

Türkine
Türk gibi güzel.

Türkiye
Türkiye Cumhuriyeti’nin yer aldığı ülke.

Türknur
Aydın olan Türk.

Türkü
Bir halk müziği türü

Turna
Turnagillerden, Avrupa ve Kuzey Afrika'da toplu olarak yaşayan, göçebe, iri bir kuş

Tusem
Cennette esen ılık rüzgâr

Tutam
Bir desteden daha / parmak uçlarıyla alınabilen / Tutmaktan tutam

Tuti
1. Papağan. 2. Konuşmayı seven, konuşkan.

Tutku
Bir şeye karşı duyulan aşırı istek eğilim

Tutkun
Gönül vermiş, bağlanmış, çok sevmiş, tutulmuş

Tutkunay
Çok seven ve Ay gibi güzel olan

Tütün
İçinde nikotin olan, sigara yapılan bir bitki.

Tutya
Sürme

Tüzel
Tüzeye uygun, tüze ile ilgili

Tüzenur
Adaletiyle ışık saçan

Tüzün
Soylu, asil olan, yumuşak basil

U

Ubeyde
Köle, kul

Ü

Übük
1. İbibik kuşu. 2. İbik.

Üçgül
Yabani yonca.

Üftade
Düşkün, biçare aşık.

U

Ufuk
1. Düz arazide ya da açık denizde gökle yerin birleşir gibi göründüğü yer. 2. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü. 3. Çevre, dolay Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Ü

Üfüle
Serin, rüzgarlı, esen.

U

Uğanbike
Güçlü, kuvvetli kadın.

Uğraş
Kötülük ve güçlükle mücadele.

Uğur
Şans, talih, baht, insana iyilik getirdiğine inanılan iyilik kaynağı

Uğurgül
Uğurlu gül

Uğurgün
Uğurlu olduğuna inanılan gün, 2. Uğurlu bir günde doğmuş olan.

Uğurgüz
Sonbaharın uğur getirmesi

Uğurnaz
Nazlı, şanslı.

Uğurnur
Işığıyla şans veren.

Uğurşah
Uğurlu, güçlü.

Uğurşan
Uğurlu, şanlı, şöhretli,

Uğurser
“Uğur dağıt” anlamında kullanılan bir ad.

Uğurten
Teninin güzelliğiyle uğur saçan. 2. Şanslı güzel.

Uhde
Birinin yapmakla yükümlü olduğu iş, görev

Ukde
1. Zor ve karışık durum. 2. Bir gezegen yörüngesinin her iki ucu.

Ula
Birinci, şan şeref sahibi kimse

Ular
Erkek keklik.

Ulca
Savaşta ele geçirilen mal, olca

Ü

Ülcan
Ele avuca sığmaz, çok canlı

U

Ulcay
Rastlantılarla insanlara iyi ve kötü şeyler hazırladığına inanılan şey

Ü

Ülez
Gün batımı.

Ülfer
Büyük su, ırmak anlamındadır

Ülfet
Alışma, kaynaşma / Dostluk, arkadaşlık

Ülgen
Ulu, yüce, yüksek, sağlam; iyilik tanrısı

Ülger
Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takımyıldız, Ülker

Ülgür
Gökyüzünün kuzey kıyısında bir yıldız takımının adı

Ülke
Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların bütünü, memleket

Ülkem
Benimsenmiş ülke, yurt

Ülken
Senin yurdun, memleketin

Ülkenur
Yurdu aydınlatan ışık.

Ülker
Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takım

Ülkü
Ulaşılmaya çalışılan yüce dilek, amaç, erek

Ülkü-Ülküm
Uğrunda özveride bulunmaktan çekinilmeyen yüce dilek

Ülkühan
Bir ülküsü, amacı olan hükümdar.

Ülküm
Amaç edinilen, ulaşılmak istenen şey

Ülküsel
Ülkü ile ilgili olan

Ülküye
Ülkü sahibi.

U

Ulufer
Yüce, aydınlık, ulu ışık.

Ulum
Ulu, yüce olanım

Ulun
1. Büyük, ulu. 2. Temrensiz ok. 3. Buğday, arpa kökü Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Ulunay
Ayın yüceliği.

Ulviye
Yüce, yüksek, gökle ilgili

Ulviyet
Yücelik, ululuk, yükseklik.

Ulya
En yüce, en ulu, yüksek

Umay
Umut eden

Ü

Ümera
Emirler, emredenler.

Ümeyra
Hükmeden, efendi.

Ümit
Beklenti, umut etmek

Ümmiye
Ana ile, anne ile ilgili.

Ümmü
Uğur getiren, umut veren

Ümmügülsüm
peygamber efendimizin kızının ismi

Ümmühan
Hükümdar annesi

U

Umnise
Ana kadın, kadınana.

Ü

Ümniye
1. Umut. 2. İstek, arzu. 3. Niyet.

U

Umran
Bayındırlık. 2. Uygarlık, medeniyet 3. İlerleme, mutluluk, refah.

Umur
Görgü, deneyim

Umut
1.Ummaktan doğan, ümit edilen. 2. Ümit.

Unan
Sadakat, bağlılık, hak

Unat
Doğru yolu bulmuş.

Ü

Ünlem
Ses, seda, çağrı.

Ünlü
Ün salmış, şöhretli

Ünlüay
Ay gibi güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Ünlücan
Dost canlısı olmasıyla bilinen.

Ünlügül
Güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Ünlünaz
Nazlılığıyla ünlenmiş olan.

Ünlünur
Saçtığı iyilik ışığıyla ünlenmiş olan.

Ünlüşan
Şan şöhret sahibi olmuş.

Ünlüyar
Herkesin kendisine sevdalanmasıyla ün yapmış olan.

Ünsal
Herkes tarafından tanınan

Ünsay
“Ünlen, adın duyulsun” anlamında kullanılan bir ad.

Ünsel
Ünüyle şöhretiyle coşan.

Ünseli
Ünü sellere benzeyen

Ünsiye
1. Alışmış, sokulgan. 2. Arkadaş, dost.

Ünsiyet
Ahbaplık, arkadaşlık, dostluk.

Ünzile
Gönderilmiş

U

Uraz
Şans, talih

Urçun
Kurumuş iğde dalı

Ü

Ürem
Faiz

Ürme
Örme, örgü.

Ürmegül
Sarmaşık.

Ürpek
1. Ürperen, ürpermiş. 2. Mazı ağaçlarının üstündeki tüylü nesne

Ürper
Titreme, titreyiş.

U

Uruç
Yukarı çıkma yükselme

Ü

Ürün
Doğadan elde edilen yararlı şeyler.

Ürünay
Ay gibi bir eser güzelliğinde olan.

Ürüncan
Dostluğunu ortaya koyan.

Ürünela
Gözlerinin güzelliğiyle bilinen, tanınan.

Ürüngül
Gül gibi bir eser güzelliğinde olan.

Ürünnaz
Nazlı güzel, nazenin.

Ürünnur
Herkesi ferahlatan, herkese ışık saçan.

Ürünsel
Coşkuyla üretilmiş, yapıt, bolluk.

Ürünser
Başarılarını gözler önüne seren.

Ürünsu
Bolluluk, verimlilik.

Ürünsun
Verimli ol. 2. Başarılarını gözler önüne ser.

U

Urza
Hedef, amaç

Usare
Özsu

Uşi
Salkım, ahenk.

Uslu
Toplumu, çevresini rahatsız etmeyen, edepli. 2. Akıllı, zeki.

Ü

Üstün
İyi nitelikli, yüksek düzeyli

Üstünay
Benzerlerinin çok üstünde ve ay gibi güzel

Üstünbüke
Üstün güzel, çok güzel,

Üstüncan
En iyi dost, yürekli dost

Üstünel
Usta, becerikli

Üstüngül
Çok üstün güzel.

U

Usul
Belli bir sonuca erişmek için, belli bir plana göre izlenen yol.

Usun
Hüzün.

Usunbike
Hüzünlü Hanım

Utku
Pek çok emekten sonra ulaşılan mutlu sonuç

Utkugül
Güzel bir sonuca ulaşma

Ü

Üvercinka
Güvercin kanadı.

U

Uygu
Uyum, ahenk

Uysal
Yumuşak başlı, uyumlu

Uzam
Bir nesnenin uzayda kapladığı yer.

Uzan
Yetişen, büyüyen, gelişen.

Uzay
Sonsuz boşluk

Uzca
Yetenekli, becerikle

Uzel
Usta, becerikli

Ü

Üzer
Üst, kaynak, faiz.

Üzgü
Yersiz ve gereksiz olarak çektirilen üzüntü, eziyet

Üzgün
Üzülmüş, üzüntü duymuş.

U

Uzlet
Tek başına yaşama

Ü

Üzüm
Asmanın tane veya kuru olarak yenilen salkım şeklindeki meyvesi

U

Uzviyet
Canlılık

V

Vacibe
Yapılması şart olan şey

Vacide
Varlıklı, zengin

Vadi
İki dağ arasındaki geçit.

Vadide
Söz veren. 2. Yapacağını söyleyen. 3. Vaat de bulunan, söz veren.

Vaha
1.Çölde bulunan su. 2. Nadir, az bulunur.

Vahibe
Hibe eden, bağışlayan

Vahide
Tek, BİR, yalnız

Vahime
Kurma, kuruntu.

Valide
Doğuran, 2. Anne, ana

Vamıka
Seven, âşık.

Varak
Yaprak, yazılı kağıt

Varide
Gelen şey, gelen evrak

Vasfiye
Nitelikli

Vasıla
Ulaşan, birleşen.

Vebün
Çiçek açmak.

Vecahet
1. Güzel yüzlülük, gösterişlilik, güzel yüz. 2. Saygınlık.

Vechiye
Yüze ait, yüzle ilgili.

Vecibe
Ödev, boyun borcu, vazife.

Veciha
Güzel, hoş.

Vecihe
Güzel, hoş, uygun olan

Vecize
Derin ve anlamlı söz, özdeyiş.

Veda
Sevilen şeyden ayrılma

Vedia
Korunması için bırakılan emanet

Vedide
Dost, arkadaş.

Vefakar
Sevgisi güçlü ve kalıcı olan.

Vefia
1. Vefalı, bağlı. 2. Tam, mükemmel, eksiksiz.

Vefika
Düşünceleri birbirine uyan, uyumlu, arkadaş, yoldaş

Vehbiye
Allah vergisi, doğuştan olan

Vekil
Temsilci. 2. Birinin işini görmesi için kendi yerine bıraktığı veya yetki verdiği kimse. 3. Bakan.

Velide
Yeni doğmuş çocuk

Veliye
Ermiş, evliya kadın.

Vemiş
çoban yıldızı, 2. Güneş’e en yakın olan ikinci gezegen.

Venüs
Bir gezegen, çoban yıldızı

Vera
Günahtan kaçınmak

Verda
Gül

Verdinaz
Nazlanan güzel.

Verka
Yabani güvercin

Verna
Hakikat

Vesalet
Aracı olma, vasıta olma

Vesamet
Güzel yüzlü, nur yüzlü.

Vesile
Sebep, elverişli durum

Vesime
Hoş, güzel yüzlü

Vezime
Hediye, armağan

Vezin
Tartı. 2. Ölçü

Vezire
İradeci, kadın komutan.

Vicdan
İnsanın içindeki adalet dürtüsü

Vildan
Yeni doğmuş çocuklar / kullar, köleler

Vira
Durmadan, aralıksız, sürekli

Vükela
Temsilcilerden, yöneticilerden.

Vuslat
Kavuşma, ulaşma, yetişme

Y

Yade
Hatıra

Yadenur
Kutsal ışık

Yadigâr
Anımsatan, hatırlatan kişi ya da şey

Yağan
Gökten dökülen

Yağış
Yağmur, kar, dolu gibi doğa olayı

Yağmanaz
Gönülleri çalan, yağma eden güzel.

Yağmur
Bir yağış şekli /Gökten damlalar halinde düşen su

Yağmurca
Dağ keçisi, bir tür geyik.

Yakar
Güzelliği ile yürek yakan.

Yakut
Bir değerli taş

Yalaz
Alev

Yalaza
Alev – Kıvılcım – Aşk ateşi

Yaldız
Eşyaya aytın veya gümüş görüntüsü vermek için kullanılan sıvı veya yaprak durumundaki madde, göz boyama

Yalınca
Sadece, çıplakça.

Yalıncan
İçi dışı bir olan, içten dost.

Yamaç
1. Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın.

Yankı
Eko, sesin çarpıp gelmesi

Yapıncak
Seyrek taneli, kırmızı benekli bir tür üzüm.

Yaprak
Ağaçların yeşil kısımları

Yaprakgül
Gül yaprağı

Yar
Çok sevilen, sevgili. 2. Dost, tanıdık. 3. Yardımcı.

Yarcan
Çok sevilen, sevgili.

Yaren
Sevgili, arkadaş

Yarence
Yaren gibi, yarene benzer.

Yârıdil
Gönül dostu, sevgili.

Yarıdil/Yârıdil
Gönül dostu, sevgili.

Yarkınbüke
Güneş aydınlığı gibi güzel.

Yarpuz
Çiçekleri birbirinden ayrı halka biçiminde, nane türünden, kısa saplı, az veya çok tüylü, güzel kokulu bir bitki.

Yasa
Kural, buyruk, düzen

Yaşagül
Yaşamın boyunca gül, mutlu ol.

Yaşam
Hayat, doğumdan ölüme kadar geçen süre

Yasemin
Çeşitli renklerde kokulu çiçekleri olan bir bitki

Yasemin/Yasmin/Yasemen
Zeytingillerden beyaz sarı çiçeklihoş kokulu bir çiçek, sarmaşık türünün adıdır.

Yaşıl
Yeşil.

Yaşın
Işık parlaklık, şimşek.

Yaşıyan
Işıldayan, parlayan.

Yaşmak
İnce yüz örtüsü, hafiflik.

Yasna
Avesta'nın sureleri.

Yaylagül
Yaylada oturan güzel.

Yaz
İlkbahardan sonraki mevsim, yaz-mak fiili

Yazel
Yaz ve el kelimelerinden türetilmiş isim

Yazgan
Süsleyici, sürekli yazan.

Yazgı
Alın yazısı, kader

Yazgül
Yaz gibi sıcak, gül gibi güzel.

Yazgülü
Yaz ve gül tamlaması, yazın açan gül

Yazmira
Yaz ve Mira kelimelerinden türetilmiş isim. Mira bir yıldız ismidir.

Yediveren
Yılda bir kaç defa çiçek açıp meyve veren bir bitki.

Yegah
Doğu müziğinin en eski makamlarından.

Yegane
Biricik, tek.

Yekta
Tek, eşsiz

Yelcan
Rüzgar gibi hızlı olan.

Yelda
Uzun ve kara; yılın en uzun gecesi

Yeler
Rüzgar gibi hızlı, aceleci.

Yelesen
Rüzgar gibi esen.

Yelin
İnek, koyun, manda gibi hayvanların memesinde süt toplanan kısmın adıdır.

Yeliz
Güzel, aydınlık, ferah

Yelkin
Hazır duruma gelmiş, ayaklanmış.

Yelten
Davran, teşebbüs et.

Yenal
Üstün gelen, zafer kazanan, muzaffer.

Yenigül
Yeni açmış gül kadar güzel.

Yenigün
Yeni başlayan gün, yeni zaman.

Yepelek
İnce yapılı, zarif, narin.

Yeşil
Genç, taze, doğa rengi, bitki rengi.

Yeşim
Değerli bir taş

Yeter
Yeterli, kafi

Yeterkız
Arka arkaya doğan kız çocuklarından sonra erkek çocuk olması dileğiy

Yezda
Zerdüştlük inancına göre iyilik tanrısının ismi

Yezdan
Zerdüştlerin iyilik tanrısı

Yipek
İpek

Yılay
Yıl ve ay.

Yıldan
Belli bir yıl ile ilgili

Yıldanur
Nurlu yıl, şanslı yıl

Yıldıku
Yıldız.

Yıldız
Parlak gök cismi

Yıldızhan
Oğuzların Bozok kolunun inandığı üç gök tanrılarından biri

Yılgül
Yılın en güzel gülü.

Yılgün
Yıl ve gün.

Yılşen
Yılın en şen insanı.

Yoldaş
Dost, aynı hedefe gidilen arkadaş.

Yomut
Uğur, şans getiren hediye.

Yonca
Çayır bitkisi

Yöre
Bir bölgenin belli yer ve çevresini kapsayan sınırlı bölümü

Yosma
Genç, güzel, güzelliğiyle baştan çıkaran

Yosun
Çiçeksiz bitkilerin, suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü

Yücenur
Nurlu, uğurlu kişi

Yudum
Bir içimlik sıvı

Yüksel
Başarı kazan, yücel

Yükselen
Yükseklere çıkan. 2. Durmaksızın aşama gösteren.

Yumak
Top biçiminde sarılmış iplik.

Yümniye
Uğurlu, kutlu.

Yumuk
Yumulmuş olan, yumulmuş gibi duran. 2. Tombul

Yuna
Yıkanmış, temiz, pak

Yunak
Yıkanma yeri, banyo, hamam.

Yunar
Temiz kişi, temizlik yapan kadın

Yurdaal
“Yurda kabul et” anlamında kullanılan bir ad.

Yurdagül
Ülkesini gül gibi güzel gören

Yurdaser
Vatana önder, lider olan kimse.

Yurdatap
“Yurduna hizmet et” anlamında kullanılan bir ad.

Yurday
Yurda – ay

Yurdum
Vatanım, ülkem

Yurtsay
“Yurduna değer ver” anlamında kullanılan bir ad.

Yurtsevil
Vatanı gibi sevilmek arzusunda olan.

Yurtsevin
Vatanı ile sevinen

Yüsra
Sol taraf. Sol el.

Z

Zafire
Savaşta düşmanı yenen, muzaffer

Zahide
Doğruluktan ayrılmayan, dinin buyruklarını yerine getiren kimse, sofu

Zahire
Dış Görünüş, Dış Yüz; Parlak, Aydınlık; Coşkun, Taşkın, Coşmuş

Zaide
Artan, çoğalan

Zaika
Tat alma

Zakire
Zikreden, Allah’ı Anan, Zikir Ehli, Çok Dua Eden; Zikir Okuyan, Zikredici; Hatırlatan, Anımsatan, Akla Getiren

Zaliha
Superisi

Zambak
Bir çiçek adı

Zamire
1. İç, iç yüz. 2. Yürek, vicdan. 3. Gönülde gizli olan sır.

Zana
Bilgin, bilgiç, alem.

Zara
Çok asil, uysal, güzel

Zarafet
İncelik, güzellik, zariflik

Zarif
Hoş, nazik, güzel görünen

Zarife
Nazik, kibar ve hoş tavırlı

Zaruret
Mecburiyet, zorunluluk

Zatinur
Nurlu kişi, aydınlık, özü temiz

Zatiye
Kişisel, kendine ait

Zayiçe
Yıldızların belli tarihlerdeki yerini gösteren cetvel

Zebercet
Zümrütten daha açık yeşil olan, zümrüt kadar değerli olmayan bir süs taşı

Zebur
Hazreti Davut’un kitabı.

Zehra
Güzel yüzlü

Zehre
Çiçek

Zekavet
Anlayış, zekilik, çabuk kavrama.

Zekire
Unutmayan, hafızasına güvenen.

Zekiye
Zeki, çabuk kavrayan

Zelal
Temiz, berrak

Zeliha
Züleyha’ nın bir farklı yazılış halidir. Su perisi, çok güzel anlamındadır.

Zeliş
Züleyha’ nın bir farklı yazılış halidir. Su perisi, çok güzel anlamındadır.

Zemzem
Kâbe çevresindeki ünlü kuyu ve bu kuyunun Müslümanlarca kutsal sayılan su

Zenan
Kadınlar

Zennan
Kadınlar

Zennişan
Ünlü, tanınmış kadın.

Zennur
Zinnur, nurlu, ışıklı

Zerafet
İncelik, güzellik, zariflik.

Zercan
Altın kalpli arkadaş

Zerda
Altın gibi olan kimse

Zerefşan
1. Altın saçan, altın saçıcı. 2. Altın kakmalı. 3. Bir lale türü.

Zeren
Anlayışlı

Zerengil
AJaLLı kişi.

Zergül
Altın gül.

Zergûn
Altın renkli.

Zeria
Vesile, bahane, sebep, fırsat.

Zerile
Sarı asma kuşu.

Zerin
Altından ya da altına benzer olan

Zerka
Gök gözlü, mavi.

Zernişan
Kılıç, kalemtıraş gibi şeylerin üzerine kakma altınla yapılan işleme

Zerre
Çok ufak, çok az.

Zerrin
Altından yapılmış, değerli, güzel

Zerrinkâr
Altınla süslenmiş.

Zerrintaç
Altın taç.

Zerrişte
Altın, sırma tel. 2. San.

Zerya
KürtçeOkyanus demektir.

Zeryan
Güzel kadın, dilber, hülya.

Zevce
Kadın, eş. 2- Erkeğin nikahlı karısı

Zeycan
Cana yakın olan

Zeynep
Mücevher, değerli, güzel, çekici

Zeyniye
Süslü.

Zeyno
Zeynep'in halk dilindeki söylenişi

Zeyşan
İki cihanda tek olan

Ziba
Süslü. 2. Güzel.

Zican
Canlı, cana yakın, candan.

Zihniye
Zihinle ilgili.

Zikri
Anma ile ilgili.

Zilan
Kürtçe; yeniden doğuş anlamına gelmektedir

Zinet
Bezek, süs

Zinnur
Nurlu, ışıklı

Zinnure
Nurlu, ışıklı, aydınlık.

Zişan
Tanınmış, şanlı

Ziver
Süs, bezek.

Ziyafet
Yemekli toplantı.

Ziynet
Süs, süs eşyası

Ziyneti
Süslü.

Zıkra
Anma, hatırlama.

Zıren
Dinç, sağlıklı. .

Zöhre
Zühre, çoban yıldızı

Zozan
Kürtçe yayla demektir.

Zübeyde
Öz, cevher

Zuhal
Satürn gezegeni

Züheyra
Küçük çiçek

Zühre
Venüs gezegeni, çoban yıldızı

Zührenaz
Güzelliği dillere destan

Zühtiye
Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren.

Zulal
Hafif, güzel, soğuk su

Zülbiye
Arapçada gezegen anlamına gelir

Züleyha
Su perisi / Hz. Yusuf’ un eşinin ismi

Zülfibar
Zülfübar

Zülfiyar
Sevgilinin zülfü, saçı.- bk. Zülfüyar

Zülfiye
Güzel saçlı

Zulfiyye
Saçları güzel olan

Zülfizar
Zülfüzar

Zülfübar
Dağılmış, saçılmış saç.

Zülfünaz
Sevgilinin nazı.

Zülfüyar
Sevgilimin zülfü, saçı.

Zülfüye-Zülfiye
Sevgilinin saçı.

Zülfüzar
Saçı gür, bol saçlı.

Zülüf
Yüzün iki yanından sarkan saç lülesi. 2. Sevgilinin saçı.

Zümra
Güzel, iyi ahlaklı

Zümran
Ahirette yeniden canlanmayı başlatan kadın

Zümre
Topluluk, cemaat

Zümrüt
Değerli bir taş